İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu 100'den fazla kişi hakkında çeşitli suçlardan gözaltı kararı verildiğini duyururken, dün sabah saatlerinde İmamoğlu'nun gözaltına alınması büyük yankı uyandırmıştı.
Türkiye'de ve dünyada büyük ses getiren İmamoğlu'nun gözaltı olayına yönelik dün saat 11:00 sıralarında, yakın zamanda kalp kapakçığı ameliyatı geçiren ve fotoğrafı dahi paylaşılmasa da, bazı isimlerle telefon görüşmesi yaptığı şeklinde gündeme gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasına ilişkin açıklamalarında "İBB Başkanı hakkında yapılan adli tasarrufu sabır ve sağduyuyla karşılamak, hukukun vereceği her türlü karara saygıyla yaklaşmak, ortak sorumluluk olmalı." ifadeleriyle dikkat çekmişti. Bahçeli, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti'nin milli, üniter, demokratik, sosyal nitelikli bir hukuk devleti olduğunu vurgulamıştı.
Türkiye'de olduğu kadar tüm dünyada da çokça dikkat çeken İmamoğlu'nun gözaltı olayı konuşulmaya devam ederken, yeni bilgi ve haberler akmasına rağmen, daha önce telefon görüşmeleri gerçekleştiren MHP lideri Devlet Bahçeli, 24 saati aşkın süredir yeni bir açıklamada bulunmadı.
Bahçeli'nin 24 saati aşkın süredir tüm gelişmelere karşı sessiz kalması ise siyasi çevrelerde tartışma konusu oldu.
BAHÇELİ'NİN İMAMOĞLU AÇIKLAMASI
MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin, İBB Başkanı İmamoğlu'nun gözaltına alınmasına ilişkin dün yaptığı açıklamalar şu şekildeydi:
"Milli dayanışma ve adalet ölçüleri, her muamele ve müdahalenin belirleyici amilidir. Hukuki, insani ve inanç temelinde her insan eşittir. Görevi, makamı ve mevkisi ne olursa olsun normlar kümesinde herkesin eşit hak ve yükümlülükleri vardır. Hiç kimse ayrımcılığa, ayrıştırmaya maruz bırakılamayacağı gibi ideolojik, politik ve ekonomik üstünlüğe ya da imtiyazlı bir ayrıcalığa sahip değildir. Türk yargısı bağımsız, tarafsız ve objektiftir. Kanunen suç kabul edilen, takip ve tecziyesi gereken, bu çerçevede soruşturma ve kovuşturmasının temini lazım gelen eylem ve fiillerin göz ardı edilmesi, sürüncemeye bırakılması, kimi zaman da hasıraltına itilmesi, maşeri vicdanı derinden yaralayacak, devlet umurunu ve milletin hukuksal güvenliğini zedeleyecektir."
"HUKUKUN VERECEĞİ HER TÜRLÜ KARARA SAYGIYLA YAKLAŞMAK ORTAK SORUMLULUK OLMALI"
MHP Genel Başkanı Bahçeli, adalet ve hukuka karşı çıkılmasının, bu değilse bile tartışmaya açılmasının, asayişsizlik ve şiddet ortamına davetiye olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı hakkında yapılan adli tasarrufu sabır ve sağduyu ile karşılamak, hukukun vereceği her türlü karara saygıyla yaklaşmak, ortak sorumluluk olmalıdır. Hukuki bir tedbiri 'darbe' diyerek karalamak, hak arayışını sokağa taşırmaya hazırlık yapmak, cinnet geçirmiş, akıl ve ahlak seviyesini kaybetmiş bir siyasi yozluktur. Hiç kimse dokunulamaz, ulaşılamaz, erişilemez ve hesap sorulamaz değildir.
Hukuk ile demokrasiyi, adalet ile sandığı, milli iradeyle mülkün temelini cepheleştirmek, hatta çatıştırmak için 'beşinci kol' faaliyetine tevessül etmek, yaygın şiddet olaylarına, yoğun istikrarsızlık tablosuna ve yıkıcı krizlere çağrıdır. Türk yargısına güvenim tamdır. Mahkeme marifetince suç sabit görülesiye kadar masumiyet esastır. Türkiye'nin şiddetsiz, şikayetsiz, terörsüz, şüphesiz, refah ve huzur dolu bir yüzyıla adım adım ilerlediği şu günlerde içimizi karıştırmaya, düzen ve dirliğimizi bozmaya teşebbüs eden iç ve dış odaklara azami dikkat göstermemiz, devamlı tetikte beklememiz tarihi önemdedir."
MHP'DEN "BİREYSEL VE TOPLUMSAL ŞİDDETLE MÜCADELE" KİTABI
Bahçeli, açıklamasında, MHP'nin "Bireysel ve Toplumsal Şiddetle Mücadele" kitabına ilişkin de bilgi verdi.
Şiddetin insanlık onurunun hiçe sayılması, insanlık değerlerinin ayaklar altına alınması olduğunun altını çizen Bahçeli, şunları kaydetti:
"Terör de sistematik bir şiddettir. Terörsüz Türkiye aynı zamanda şiddetsiz bir Türkiye'dir. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde şiddetin önlenmesi öteden beri hassasiyet gösterdiğimiz, duyarlılık sergilediğimiz sıcak konu başlığıdır.
Milliyetçi Hareket Partisinin Araştırma-Strateji Geliştirmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımıza vermiş olduğum talimat kapsamında nadide bir çalışma, çok şükür muhtevalı bir eser mahiyetinde ortaya çıkmıştır. 'Bireysel ve Toplumsal Şiddetle Mücadele' çalışmamızın meydana gelmesinde eşsiz katkıları ve emekleri bulunan, zamanlarını ayırarak teşkil edilen komisyonumuza canlılık kazandıran muhterem hocalarımıza, değerli uzmanlarımıza ve fikir insanlarımıza, ayrıca böylesi mühim bir çalışmanın gerçekleşmesini koordine eden Araştırma-Strateji Geliştirmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımıza teşekkür ediyor, hepsini birden gönülden kutluyorum."