Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Adayları Meral Akşener, Koray Aydın, Sinan Oğan ve Ümit Özdağ Fox'de İsmail Küçükkaya'nın hazırlayıp sunduğu Çalar Saat programının konuğuydu. Başkan adayları, Küçükkaya'nın 16 Nisan'da yapılacak olan yeni Anayasa değişikliği referandumu ile ilgili sorularını yanıtladılar.
İKTİDAR BENDEN KORKUYOR
Referandum çalışması yaparken büyük sıkıntılar ile karşılaştıklarını anlatan Sinan Oğan, şöyle konuştu: "Bize yönelik fiziki saldırı ve salon tahsis edilmemesi gibi bir durum var. Diğer arkadaşlarımıza haksızlık gibi olmasın ama iktidarın ciddi şekilde çekindiğini görüyorum. Örneğin Kars’ta bizzat Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan devrede. MHP Genel Merkezi Kars’ta devrede… Bizim memleketimiz, Kars’ta ciddi bir etkimiz olduğunu biliyorlar. Kars’ta ‘Hayır’ çıkaracağız ama bir gidebilsek. Kültür merkezi salonlarını vermediler, otel vermediler, düğün salonunu da vermediler. Biz de Dostlar Kıraathanesi’nde konuşacağız.
PARTİ DEVLETİ OLACAK
Daha başkanlık çıkmadan bu kadar milletin tepesine çıkan bir devlet, devlet demeyelim AK Parti devleti, başkanlık çıkarsa ne yapar? Vallahi kimseye adım attırmaz, parti devletine dönüşürüz. Ben eski Sovyet coğrafyasında yaşadım bir süre, çalıştım oralarda. Bilirim parti devletinin ne demek olduğunu, Türkiye hızla parti devletine gidiyor. Yani şimdi hiç Anayasa falan tartışmayalım. Her gittiğimiz yerde anlatıyoruz. Ama sadece şunu bilsin vatandaşlarımız. Bu Anayasa’ya Evet dendiği takdirde AK Partilisi, CHP’lisi ve MHP’lisi içinde herkes için tek bir şahıs ve ona bağlı bir rejim kuvvetleri ve ona bağlı parti devleti olacak. Kurulacak olan budur."
YARGIYI TAMAMEN ELE GEÇİRECEKLER
Yeni Anayasa değişikliği ile kuvvetler ayrılığı tamamen ortadan kalacağını söyleyen Aydın, "Meclis’i fesih yetkisi dünyanın hiçbir anayasasında yok, hiçbir başkanlık sisteminde yok. Bu ucube bir tek bizim 18 maddelik değişikliğimizin içine konulmuş. Deniliyor ki karşısında Meclis’in de hakkı var ama Meclis 367 kişi ile bu kararı alabiliyor. Demek ki tek esas, arzu başkan tek başına bu kararı alabilir. Eğer de bir ihitmal partisi çoğunluk olamazsa, çoğunluğun sağlanması. Niye önemli Meclis? Çünkü yargı atamaları Meclis’e bırakıldı. Ne olursa olsun birinci parti olup çoğunluğu sağlaması her şeyden önemli. Yasama ile yürütmeyi birleştirdik, bir de bunun yargı ayağı var. Bu da çok önemli. Vatandaşımızı çok ilgilendiriyor. Bir ülkede kuvvetler ayrılığı yoksa o ülkede hürriyet yoktur" diye konuştu.
ORTAK AKIL VE DANIŞMA MECLİSİ
Türk kültüründe ortak akıl ve danışma meclisi olduğunu söyleyen Aydın, "Liderin güçlü olması her zaman istenir ama bizim kültürümüzde istişare vardır. Türklerin tarihinde toy, kurultay kültürü vardır. Kağan, geleneklere ve göreneklere göre, yine kurultaya göre kararlar verir. Eğer kağan örfe aykırı bir karar verirse, ona uyulmama hakkı vardır. Yine kurultay kararı ile de o karar kaldırılır. Böyle istişare temelli bir gelenekten geliyoruz, aslında bu İslam’ın da temelidir" dedi.
DİKTATÖRLÜK VE BÖLÜNME GETİRİR
Yeni Anayasa değişikliğinin diktatörlük ve bölünme getireceğini belirten Özdağ, şu ifadeleri kullandı:Saray’ın baskıcı bir rejim oluşturmak ve Türkiye’yi eyaletlere bölmek için yürürlüğe koymaya çalıştığı Anayasa değişikliğine karşı çok haysiyetli bir mücadele yürütüyor. Bütün olumsuzluklara rağmen, bütün korkutma çabalarına rağmen, büyük reklam çalışmalarına rağmen gelen gümbür gümbür bir Hayır var. Ve bu Hayır çok açık söylüyorum, ne sadece MHP seçmeninin, ne Saadet Partisi, ne Demokrat Parti ne de HEPAR… Bütün siyasi parti mensuplarının ortak şekilde parlamentolarına, egemenliğine, özgürlüğüne sahip çıkması sonucunda oluşmuştur.
AKP'LİLER DE HAYIR DİYOR
Anadolu’da bir yerde konuşma yapıyorum. Uzakta bir grup insan beni dinliyor. Sessiz ve sakin. Konuşmam bitince bu kişiler kimler dedim, bu kişiler AKP’li yöneticiler ve Hayır diyorlar. Dedim ciddi misiniz? Beni tanıştırın. Gittik, tanıştık. Partilerini seviyorlar, partileri için çalışırız diyorlar. Ama referanduma Hayır diyeceğiz diyorlar. Bakın son günlerde Cumhurbaşkanı her şeyi kullanıyor. Artık kontrolden çıkmış bir şekilde… Dün kendisini Hz. Peygamber ile karşılaştıran Hz. Ebu Bekir’in ve Hz. Muhammed mağaranın örümcek ağı ile kaplı olduğu anı anlatıyor. 15 Temmuz’da da darbeciler beni böyle bulamadılar. Hiç kabul edilmez bir durum. Nasıl o noktaya getirdi işi, inanmak mümkün değil. Haddi aşan bir açıklama.
