MHP, affa gerek kalmadan Öcalan'ı çıkarmanın formülünü buldu! Feti Yıldız'ın paylaşımı her şeyi açıkladı

MHP, affa gerek kalmadan Öcalan'ı çıkarmanın formülünü buldu! Feti Yıldız'ın paylaşımı her şeyi açıkladı

MHP'nin Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, çarpıcı bir çıkış yaptı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “DEM-İmralı görüşsün” çağrısı sonrası DEM Partili Sırrı Süreyya Önder ile Pervin Buldan’ın 28 Aralık’ta İmralı’ya giderek terör örgütü PKK Elebaşı Öcalan ile yaptığı yankıları devam ediyor.

DEM Parti konuya ilişkin siyasi partilere ziyaretlerine devamederken, MHP cephesinden çarpıcı bir çıkış geldi. MHP'nin Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, dikkat çeken bir hamlede bulundu.

Paylaşımında, Anayasa'nın 17. maddesini ve İnsan Hakları Sözleşmelerini işaret eden Yıldız, “Hapis cezasının infazı, mahkûmun hayatı için kesin bir tehlike teşkil ediyorsa , iyileşinceye kadar infazın geri bırakılması tartışma konusu olmamalıdır. İnsan Hakları Sözleşmelerinde ve Anayasamızın 17. maddesinde belirtildiği üzere; “her insan doğuştan gelen yaşama hakkına sahiptir” ifadelerini kullandı.

thumbs-b-c-e7b9a0e6f946c9c61e7b5b98ae155164.jpg

"YAŞAMA HAKKI DİĞER TÜM HAKLARIN VARLIK SEBEBİDİR"

“İnsan hakları içinde değer sırası bakımından ilk sırada yer alan yaşama hakkı diğer tüm hakların varlık sebebidir” diyen Yıldız, şu ifadelere yer verdi: “Devlet bu hakka saygı göstermekle yükümlü,etkin olarak korumakla görevlidir. Hükümlü ve tutuklular ile gözaltına alınan kişiler bakımından yaşama hakkı özel bir öneme sahiptir. Çünkü, bu kişiler devletin denetimi ve gözetimi altındadır.”

Yıldız'ın paylaşımı sonrası "MHP, affa gerek kalmadan Öcalan’ı İmralı'dan çıkarıp, ev hapsine almanın formülünü buldu" yorumları yapıldı.

ANAYASA'NIN 17. MADDESİ

I. Kişinin dokunulmazlığı, maddî ve manevî varlığı

MADDE 17- Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.

Tıbbî zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbî deneylere tâbi tutulamaz.