Metin Feyzioğlu'ndan Suriye ile diyalog çağrısı

Metin Feyzioğlu'ndan Suriye ile diyalog çağrısı

Suriye ile aracısız diyalog kurulması gerektiğini ifade eden TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, "Esad hükümetiyle oturup örtüşen milli menfaatlerimiz için birlikte hareket etmeyi aracısız konuşmaktır" çağrısında bulundu.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu oldu. Feyzioğlu, terörle mücadele ve Suriye'deki gelişmeler konusunda değerlendirmelerde bulundu.

Feyzioğlu,  "Devletler arasında düşmanlık olmaz. Devletlerin ve milletlerin milli menfaatleri olur. Şu an da Türkiye'nin milli menfaati insan haklarını saygılı çizgiye çekmek zorunda olduğu ve çekeceğine inandığım Esad hükümetiyle oturup örtüşen milli menfaatlerimiz için birlikte hareket etmeyi aracısız konuşmaktır" dedi.

"DEVLETLER ARASINDA DÜŞMANLIK OLMAZ"

Suriye'de yaşanan gelişmeleri değerlendiren Metin Feyzioğlu, "Mutabakatlar sağlandıktan sonra, emperyalistler asla mücadelelerinden ya da emellerinden vazgeçmezler" dedi. Cenevre'de Suriye anayasasının yazıldığını ifade eden Feyzioğlu şöyle devam etti:

"Cenevre'de şu anda Suriye anayasası yazılıyor. Suriye anayasasında eğer Türk Silahlı Kuvvetleri'nin temizlediği bölge Suriye ülkesi içerisinde özerk bir bölge olarak tanımlanacak olursa, ki ABD bunu istiyor. Diliyorum ki Ruslar istemez. Avrupa Birliği istiyor, kuşku yok. O bölge özerk bölge olarak tanımlanacak olursa, kendi elimizle PKK'ya birkaç sene sonra dikensiz gül bahçesi misali devlet kurdurmuş oluruz, Allah muhafaza. Şu hâlde bizim yapmamız gereken şudur. Devletler arasında düşmanlık olmaz. Devletlerin ve milletlerin milli menfaatleri olur. Şu anda Türkiye'nin milli menfaati insan haklarını saygılı çizgiye çekmek zorunda olduğu ve çekeceğine inandığım Esad hükümetiyle oturup örtüşen milli menfaatlerimiz için birlikte hareket etmeyi aracısız konuşmaktır. 7, 8 sene öncesine dönmüyoruz. ABD'nin Suriye'yi bölme projesi Türkiyesiz de gerçekleşirdi. Türkiye en başta yanlış bir dış politika olduğunu düşündüğüm bazı adımlar attı ve Suriye iç savaşının bir şekilde içinde maalesef en azından önlememek suretiyle yer aldı. Önleyebilir miydik? Bilmiyorum. ABD bunu yapacaktı. Esad da tabii kendi halkına ayrımcılık uygulayarak bunu tetikledi. Bugün yapmamız gereken Esad'ı kendi Kürt vatandaşlarına kimlik vermeye zorlamak, mezhep ayrımcılığı yapmadan herkesi'  bir rövanş alıyorum' düşüncesinde olmadan ülkesinden ayrılanları kucaklamayı sağlatmak, 30 kilometrelik bir güvenli bölge yerine Suriye'nin tamamını güvenli bölgeye çevirtmek."