Bir arkadaş BRICS hakkındaki fikirlerimi sormuş. Yazayım. Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika Cumhuriyeti ülkelerinin baş harflerinden oluşuyor (İngilizcede). Bildiğiniz gibi ben olaylara biraz ters bakarım. Bu olaya değişik açılardan baktığımda gördüğüm ilk şey Hindistan, Çin ve Güney Afrika'nın İngiltere'nin kolonyal arka bahçesi olduğudur. Dolayısıyla, daha ilk saniyede bazılarına göre "komplocu" kafam, İngiltere'yi görür burada. Peki, BRICS'in arkasında İngiliz aklı olduğunu iddia etmem için başka kanıtlarım var mı? Var tabii ki...
1. Hindistan, Çin ve Güney Afrika'nın İngiltere'nin kolonyal arka bahçesi. İki yüzyıllık derin bağlantıları vardır İngiltere'nin bu ülkelerle.
2. BRICS organizasyonunun fikir babası kimdir. Goldman Sachs şirketinin yatırım genel müdürü Jim O'Neill'dir. Goldman Sachs Amerikan şirketi ama Jim O'Neill Amerikan mı? Hayır değil. Peki ne? Evet, bildiniz İngiliz.
3. BRICS'in fikir babası İngiliz Jim O'Neill aynı zamanda İkinci Cameron hükümeti sırasında İngilterenin Hazine Bakanlığını yaptı. Ne kadar ilginç değil mi?
4. BRICS'in fikir babası İngiliz Jim O'Neill aynı zamanda yüz yıldır İngiltere'nin ve dünyanın en önemli think tanklarından biri olan Chatham House'ın da başkanlığını yapmıştır, ne kadar ilginç.
5. BRICS'in babası İngiliz Jim O'Neill'in diğer özelliği ise Baron olmasıdır. İngiltere'de devlet tarafından Baron ilan edilirseniz, yaşam boyu Lordlar kamarasında görev yapma hakkı kazanarak "devlet yönetiminde söz hakkı" alırsınız, yani "İngiliz devletinin yöneticileri" arasında yer alırsınız.
6. Peki O'Neill ne zaman ve niye Baron yapıldı? 2015'de yapıldı ve başta BRICS olmak üzere ekonomi fikirlerine katkıda bulunduğu için Baron ilan edildi. Dikkatinizi çekerim, esas neden BRICS'in babası olmasıydı baron yapılmasının nedeni.
7. Peki, İngiltere neden BRICS'i truva atı olarak kullanıyor? Yıllardır yazarım, beni takip edenler bilirler. Küresel yönetime talip iki ülke var. Amerika ve Çin. Çin'in arkasında ise İngiltere var. Kısacası, küresel yönetime talip iki ülke Amerika ve İngiltere'dir aslında. İngiltere, İkinci Dünya Savaşından sonra Amerika'ya devrettiği küresel yönetimi geri almak istiyor.
8. Ortadoğudaki karışıklıkların nedeni de bence çoğunlukla İngiltere'dir. Ortadoğuyu karışık tutmak istiyor ki, Amerika Ortadoğuya batsın, Çin'in üzerine yürüyemesin. İsrail'in bu çılgın halleri de bana İngiltere kokusu aldırıyor.
9. Türkiye'nin BRICS'e başvurduğu iddiasına gelecek olursak, 15 Temmuz darbesinden sonra Erdoğan ilk ziyaretini Rusya'ya ve ikinci ziyaretini Çin'e yaptı dikkatinizi çekerim. İkisi de BRICS üyesi.
10. 15 Temmuzdan beri Erdoğan İngiltere'ye yaklaşmış, Amerika'dan uzaklaşmışya başlamıştır. BRICS'e Türkiye'nin başvurusunu da İngiltere'ye yaklaşmayı sürdürme politikası olarak okuyabilirsiniz. İngiltere reisi çok seviyor.
11. Ayrıca Hakan Fidan'ın özgeçmişinde şöyle bir cümle var: "Verification Technologies Research Center'da akademik çalışmalarını sürdürdü." İlginç çünkü bu organizasyon uluslararası anlaşmalar organize etmek için kurulmuş bir organizasyon/araştırma merkezi. İlginç çünkü merkezi Londra ve dış işleri bakanımız ve eski MİT müsteşarımız Fidan, burada akademik çalışmalar yapmış. Neyse yazı uzuyor ve malum uzun yazılar okunmuyor. Bitirelim. Sonuç? Sonucu yok. Anlayan anlamıştır ne dediğimi.
NOT 1: Türkiye'nin BRICS'e başvurması, NATO açısından doğrudan legal bir problem oluşturmaz, çünkü NATO'nun tüzüğünde üye ülkelerin başka uluslararası organizasyonlara katılmasını yasaklayan bir madde bulunmamaktadır. Üstelik Nato askeri, BRICS ekonomik bir birlikteliktir. Nato'nun itiraz etme hakkı yoktur, asker değil Brics.
NOT 2: Brics'in (brick) İngilizcedeki anlamı "tuğlalar"dır. Kısacası, metafor olarak Amerika'ya karşı duvar örüyorum diyor herhalde İngiltere. Tesadüf mü bilmiyorum ama ilginç çağrışım yapıyor.
NOT 3: Bu yazı Türkiye BRICS'e girsin veya girmesin yazısı değildir. Aynı zamanda, İngiltere iyidir, kötüdür yazısı da değildir. Bu yazı sadece BRICS ile ilgili düşüncelerimi toparladığım bir analiz yazısıdır. Yargı dağıtmıyorum yani.