Meral Akşener'den Erdoğan'a 'Davutoğlu' göndermesi

Meral Akşener'den Erdoğan'a 'Davutoğlu' göndermesi

Parti çalışmaları kapsamında yurt içi ziyaretlerine devam eden İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in bugünkü durağı Kırıkkale oldu. Burada vatandaşlara seslenen Akşener, "Erdoğan Boğaziçi Üniversitesi'ne değil, Davutoğlu bağırdı" dedi.

Süha ÇARDAKLI - Bünyamin ÖZTÜRK / YENİÇAĞ

Fotoğraflar: Alp Eren KAYA

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in yurt içi ziyaretleri kapsamında bugünkü durağı Kırıkkale oldu.

Akşener’i divan üyeleri, GİK üyeleri ve Kırıkkale kurucu il Başkanı Mustafa Akyürek çiçeklerle karşıladı. Kendisini bekleyen vatandaşlar ve partililerle selamlaşan Akşener ardından seçim otobüsüne binerek, Kırıkkale şehir merkezinde bulunan il binasının açılışını yapmak üzere yola çıktı.

Meral Akşener, yol boyunca kendisini selamlayan ve sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlara el sallayarak karşılık verdi. Şehir merkezinden il binasına geçtiği sırada vatandaşlar sık sık otobüsün önünü kesti. Yoğun kalabalığın arasında kalan seçim otobüsünün üzerine karanfiller atıldı.

Kırıkkale'de vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaşan Akşener, partisinin il başkanlığı binasının açılışını gerçekleştirdi.

Burada Kırıkkalelilere seslenen Akşener, hükümete eleştirilerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Boğaziçi Üniversitesi'yle ilgili sözlerine de değerlendiren Akşener, "Erdoğan Boğaziçi'ne değil, Boğaziçi Üniversitesi mezunu Davutoğlu'na bağırdı" dedi.

Akşener'in açıklamaları şöyle:

"Erdoğan Boğaziçi’ne değil, Boğaziçi Üniversitesi mezunu Davutoğlu’na bağırdı.

İstiklal Marşı korkma diye başlar. Erdoğan’a 'sen korksan biz müsaade etmeyiz biz varız korkma' diye afiş yapmışlar.

Dünya lideri; Sudan’dan et aldı, Tunus’tan zeytinyağı aldı, Fransa’ya gitti uçak aldı. 'Eyy Hollanda' vardı meğer onlarla da iyi dostmuşuz. Ben bu havuz medyası yazarlarına acıyorum. Dönmekten belleri kırılacak. Adam kendi cebinden kendi parasıymış gibi ulufe dağıtıyor.

Fransa’dan yapılan bir açıklamaya göre; Suriye’nin kuzeyindeki Ayn-El Arab bölgesinin devlet olarak tanıdıklarını ilan etti. Erdoğan 'Dostum Macron' dedi. Şimdi o adam titriyordur. Kime öyle dese uçtu gitti. Umarım bir gün bize de demez. İYİ Parti, Türkiye’nin sorunlarını biliyor. İşe alımda liyakatin önemini biliyor.

'ÇALMAZSAK, ÇIRPMAZSAK GEREKLİ PARA BULUNACAKTIR'

Emeklilerimizin çoluğunun çocuğunun işi parası olmadan harcanabilir bir tarafı yok. Bu düzenlemeleri İYİ Parti sağlayacak. Emekliye de çalışana da yeterli maaş sağlanacak. Ben konuştukça karşımda duran Durmuş Bey sararıyor. Çünkü kaynağı o bulacak. Çalmazsak çırpmazsak gerekli para bulunacaktır. İYİ Parti iktidar olduğunda herkes bunu görecek.

Bonzai eğer 1 TL’ye düşmüşse eyy İçişleri Bakanı sen görevini iyi yapmıyorsun demektir. Eyy Erdoğan sen görevini iyi yapamıyorsun demektir.

Bundan sonra Kırıkkale’den oy almak zor. Daha önce ceket salladılar oy aldılar. Şimdi de alın da görelim. İYİ Parti rekabeti getirdi. Biz konuştukça titriyorlar, bu rekabet size iyi gelecek.

İstanbul’daki 2 köprü ve Avrasya Tüneli yapıldı. 'Yap İşlet Devret’le yapıldı. Bunlar devlet eliyle yapılsa çok daha ucuza mal olurdu. Bunlara garantiler verildi. Geçmeyen 8 milyonun parası sizin cebinizden geçiyor. Söyleyin bana Kırıkkale’den kaç kişi geçti Osmangazi Köprüsü’nden?

'OHALSİZ BİR TÜRKİYE VAAT EDİYORUZ'

Şimdi diyorlar ya ne vaadiniz var. Adalet vadediyoruz, demokrasi, dövüştüren değil barıştıran bir parti vadediyoruz. Size asla yalan söylememeyi vadediyorum. OHAL’siz bir Türkiye vadediyoruz. Kaynaklarımızı dışarıya peşkeş çektirmemeyi vadediyoruz. Korku ülkesi olmayan bir Türkiye vadediyoruz. Herkesin iş-güç sahibi olduğu bir Türkiye, bağımsız bir yargı ve kadro alımlarında parti mührü olmaksızın atamalar vadediyoruz. İtibarlı haysiyetli bir dış politika vadediyoruz. Dünya ile barış içinde ama Türkiye’nin çıkarlarını savunan bir politika vadediyoruz. Aldatmayan, aldanmayan bir siyaset vadediyoruz.

İyi adalettir, iyi cesarettir, sizler cesaretin taşlarını döşeyeceksiniz. Hepinize teşekkür ediyorum.

İş bulup çalışabilen gazetecilerimiz varsa aramızda onların da gazeteciler gününü kutluyorum."

ÇANKIRI

Kırıkkale'deki temaslarını tamamlayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, kara yoluyla Çankarı'ya geçti.

Burada Çankırılıların yoğun ilgisiyle karşılaşan Akşener, çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Son zamanlarda Erdoğan Amerikalılara 'eyytt' diyor ya. Buradan kendisine sesleniyorum; bedavadan yere 'eytt' yapmanın alemi yok. Yüreğin yetiyorsa mısır ithalatını bitir, İncirlik'i kapat. 

Mazotu kaça kullanıyor bizim çiftçimiz? 5 lira. Peki Amerikan çiftçisi ne kadara kullanıyor biliyor musunuz? 1 buçuk Türk lirasına kullanıyor. Çiftçiyi bitirdin kardeşim. Hayvancılığı bitirdin. Şimdi devletlü muhterem herkese para dağıtıyor. 

Türkiye'nin dış politikası iki paralık olmuş durumda. Çünkü bu muhterem kendisine 16 sene evvel demiştim ki Allah rızası için 100 sayfa tarih öğren demiştim. Bunların hiçbirini yapmadan geldi. Bu milletin sırtında kurban keserek öğreniyor. Şimdi bir baktık 80 senelik ezberi bozacağız. Cumhuriyet'in yaptığı işler doğru işler değilmiş. Bir baktık Kıbrıs elden gidiyor, bir baktım Merkel aldatmış, bir baktık Obama aldatmış. Bu milletin sırtında öğreniyor. 

Şimdi düşünün ki Atatürk bu dış politika işlerini beceremedi dediniz. Peki siz ne yaptınız? Dışişleri'ni FETÖ'cülere teslim ettin. Herkesle düşman olduk. Bir siyasetçi düşünün ki önüne gelen aldatıyor. Bu sabah yeni bir açıklama; meğersem UYAP'ı kaptırmışlar. UYAP ne biliyor musunuz? Hakimlerin hangi davayı yöneteceklerini bilgisayar üzerinden karar veriliyor. Peki o günden bugüne bu hakimler üzerinden yapılan mahkemelerin sonucu nedir kardeşim? Bıktırdınız bizi, düşün yakamızdan artık. 16 senede öğrenemediniz. Çıktınız bu ülkenin ordusunu tarumar ettiniz. Sayın Erdoğan, Sayın Başbuğ'dan özür diledin mi? O düzmece davalarla askeriyeyi tarumar ettin. Dönüp özür diledin mi?

Arkasından sorular çalındı. Hep suçlu başkası. Yahu ülkeyi yöneten sensin. Hanginizin çocukları devlete girebildi? Hepsine AKP'lilerin çocukları girdi.

Ben uzun zaman şehitlere ait bir vakıf yönettim. Nasıl çalıştığımızı herkes bilir. Şimdi söylemeye çalıştığım şey şu: Gittin PKK'yla masaya oturdun. Hendekler kazıldı. Sonra 'bunlar beni kandırdı' dedin. Peki o süre içerisinde şehitlerin anne babasından, nişanlısından, o kız kardeşten özür diledin mi?

Ülkenin ordusunu tarumar ettin, istihbarat birimlerini tarumar ettin. Yalnız gezemiyorsun. Bak ben burada yalnız geziyorum. Tunceli'de de gezdim. Size söz veriyorum bu işler bittiği gün benim çocuklarıma, torunlarıma bırakacağım şey odalar, saraylar değil bu millete hizmet olacak.

Macron seni davet etmemiş. Kendin gitmişsin. Fransız gazeteler 'zorla geldi' yazıyor. Yahu biz Türk'üz Türk. Rezil oluyoruz. 

İlgili Haberler