Timuçin MERT / İSTANBUL
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Yeniçağ Gazetesi'ni ziyaret ederek parti çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Meral Akşener'e ziyareti sırasında İstanbul İl Başkanı Ersin Beyaz ve Basın Müşaviri Murat İde eşlik etti. Ziyareti sırasında Akşener'i; Yeniçağ gazetesi imtiyaz sahibi Ahmet Çelik, İcra Kurulu Başkanı Ahmet Yabuloğlu, Genel Yayın Müdürü Hayri Köklü, yazarlar Özcan Yeniçeri, Kenan Akın, Burhan Ayeri, Ahmet Takan, Hulki Cevizoğlu, Arslan Bulut, Yavuz Selim Demirağ, Mehmet Faraç, Remzi Özdemir, Orhan Uğuroğlu ve Gülay Tunçel karşıladı.
İYİ Parti lideri Akşener, burada yaptığı konuşmada; yurt gezilerinden edindiği izlenimde vatandaşın korku duvarını yırtmaya çalıştığını söyleyerek; "Cesaret bulaşıcıdır. İYİ Parti ile korku duvarlarını yıkıyoruz" dedi.
Hedeflerinin 81 ili dolaşarak, vatandaşla kucaklaşmak, vatandaşın derdini birebir dinleyerek onun derdini hafifletmek olduğunu belirten Meral Akşener, "Şimdiye kadar 40 ili dolaştım. Buralardaki il ve ilçe binalarının açılışlarını gerçekleştirdik. Bu ara 4 ile daha gideceğim. Nisan ve Mayıs başında Doğu ve Güneydoğu illerimizi yeniden ziyaret edeceğim. Kısmet olursa Temmuz ayında 81 ili tamamlayacağım. Bugüne kadar yaptığım yurt gezilerinde vatandaşın bizlere ve dolayısıyla İYİ Parti'ye büyük rağbeti var. Hele hele Tunceli'de çok şaşırdım. Orada gördüğüm ilgi beni çok şaşırttı."
İYİ Parti'nin geçtiğimiz 25 Ekim'de kurulduğunu, dolayısıyla daha 3-4 aylık bir parti olduğunu hatırlatan Meral Akşener, "Gerçi iki buçuk yıldır bu faal siyasi atmosferin içindeyiz. Ancak parti binamız, genel merkezimiz bile yoktu. Birbirine omuz vermiş, birkaç arkadaşımızla birlikte hareket ettik. Adeta reklam şirketi gibi çalıştık. Çok şükür 3-4 ay gibi kısa bir sürede büyük mesafeler aldık. Şimdi seçimlere girecek durumdayız" dedi.
İşe başladıklarında vatandaşın bir türlü korku duvarını aşamadığını tekrarlayan Akşener, "Bu korkunun izlerini hala gözlüyoruz. Bir yere gittiğimizde bazı vatandaşlar, fotoğraf makinalarından, kameralardan kaçıyor. Niye kaçtıklarını sorduğunuzda, 'Kızım veya oğlum falan yerde çalışıyor. İşinden olmasın!..'diyor. Bir esnafı ziyaret ettiğinizde gazetecilerin yanında 'İşler nasıl?'diye sorduğunuzda, 'Çok şükür" diyerek geçiştiriyor. Herkes gittikten sonra ise, işlerin berbat olduğundan, daha siftah yapmadığından yakınıyor. İnsanlar korku duvarına sıkışmış kalmış. Kulaktan kulağa konuşur olmuş" ifadelerini kullandı.
Yine de kadınların ve gençlerin İYİ Parti'ye büyük rağbet gösterdiğini belirten Akşener, " 35-45 yaşındakiler de biraz çalışmamız lazım. Bu yaş aralığında bazı eksikliklerimiz var " diye konuştu.
Meral Akşener, "Türkiye, genç işsizlerle dolu, bu da endişe verici bir durum. Edirne'nin de Şırnak'ın da derdi evlerine kapanan genç işsizler. Bu da anneye de babaya da hem maddi, hem manevi büyük yük. Bu meselenin çözümü için acil tedbir alınması gerekir" dedi.
HODRİ MEYDAN
Meral Akşener, kendisini çeşitli karalama kampanyalarıyla yıpratmaya çalıştıklarını, bunların hepsinden yüz akıyla çıktığını söyledi. En son FETÖ'cü diye suçlandığını belirten Akşener, "Ben de 'Değil ben, sülalemde tek bir FETÖ'cü bulursanız, siyaseti bırakırım'deyince o iftiradan da vazgeçtiler. Çünkü aynaya baktıklarında kendilerini görürler" dedi.
Sözü cumhurbaşkanlığı seçimine getiren İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Erdoğan Bey'le oylarımızı yüzde 50, yüzde 50 görüyorum. Çünkü yüzde 65'lik merkez sağ seçmen, CHP'nin adayına kolay kolay oy vermez. Bunda geçmişte yatan ama yanlış, ama doğru bazı algılar var. Bu yüzden merkez sağ kendi içinden oy vereceği bir aday arayacaktır. Burada da Erdoğan Bey'le biz ön plana çıkıyoruz. AKP; ittifak arayışlarını sürdürüyor. MHP ve BBP yetmedi, Saadet Partisi'ni de yanına çekmeye çalışıyor.
Hani bu sistem koalisyonları önleyecekti. Kendi sözleriyle ters düştüler. 'Koalisyon'u da 'ittifak'diye ortaya attılar. İşte biz karşılarındayız. Hem de ittifak, mittifak yok tek başımıza... Azerbaycanlıların dediği gibi 'özü başına'giriyoruz. Hodri meydan; mahalli seçimlerde de, milletvekili seçimlerinde de, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de... Gücümüzü, cesaretimizi vatandaşın teveccühünden alıyoruz. Sonucu belirleyecek vatandaşın tercihidir..."