Meral Akşener: Çalmadan, çırpmadan da belediyecilik oluyormuş

Meral Akşener: Çalmadan, çırpmadan da belediyecilik oluyormuş

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara’da Çankaya Belediyesinin programında konuştu.

Meral Akşener’in açıklamaları özetle şu şekilde:

Bugün buraya zaman zaman kardeşim dediğim çok da sevdiğim çok şey beklediğim Alper Taşdelen’in daveti üzerine geldik. Çok güzel hizmetler yapıldığını ve yapılacağını gördük. Alper Başkan bunları anlattın, kupon arazileri vatandaşın emrine vermişsin neden sinirlendiriyorsun sen şimdi. Çankaya’dan gidildi seni görmemek için. Neden sinirlerini bozuyorsun sen bazılarının. 750 dönüm kupon araziye oysa neler yapılırdı. Ne desem ki bizi çok onurlandırdı ama birilerinin sinirini bozdu. Mansur Yavaş da aynısını yapıyor. Bu gidişle İstanbul’a taşınır şey…

Gerçi orada da Ekrem İmamoğlu var. Bu konuşmayı yapmayalım diye ellerinden gelenleri yaptılar. Ama bizim Rumeli kızları çok başka. Ben bir de Rize’nin geliniyim çifte kavrulmuş. Bizler için, Türkiye’nin gençleri için umut oldunuz. Ben uzun zamandır gençlerle çalışıyorum. Birinci öncelikleri Türkiye’yi terk etmek. Sizlerin yaptığı çalışmalar, gençlerin umutsuzluğunu ortadan kaldıran çalışmalar.

Belediyecilik anlayışını o kadar raydan çıkardılar ki… Aslında yaptığınız iş göreviniz ama ortaya koyduğunuz tavır bu ülkenin çocuklarına bir umut. Onun için ben her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Evet çalıp-çırpmayınca, kupon araziler olmayınca böyle güzel işler ortaya çıkıyormuş. Bunlar iş bilmez dediler, yardımlar durur dediler. Yahu Mansur Başkan sen saatleri PKK’lılara okutmuyor musun tüh…

Temel Bey ile ben Kandil’le kağıt imzalamadım mı? İçişleri Bakanı söylemişti ama herhangi bir soruşturma yok… Sizlerin yaptığı hizmetlerle bu arkadaşlar gittiği zaman hırsızlık, israf son bulacak ve hizmet öne geçecek. Sağ olasınız var olasınız. Ben Türkan Saylan Hoca’nın ismini gördüm. Size teşekkür ederim. Kendisini yakından tanırım. Kocaeli Üniversitesine konuşma yapmak için davet etmiş eşimle birlikte evinden alıp geri evine götürmüştük. O ara uzun uzun sohbet ettik, Allah rahmet etsin. Lepra hastalığını o gündeme getirmişti. Felç geçirmiş yüzüstü yatmıştı. O haliyle örgü örerek hastalara vermişti. Anadolu’yu karış karış gezmişti.