Merakla beklenen programda neler var?

Milletçe uykularımızı kaçıran(!) "ne olacak şu Melih Gökçek'in hali" kâbusundan uyandığımıza göre, bugün sabah saatlerinde adıyla, sanıyla kuruluşu resmen ilan edilecek "yeni parti" yeniden "en çok merak edilenler listesi"ne girmiştir sanıyorum.

Hoş, Nazım Hikmet Kültür Merkezi'ndeki tören saat 10.30'da başlayacağından, muhtemelen sizin bu satırları okuduğunuz saatlerde neyin ne olduğu çoktan ortaya çıkmış olacak ama, gündemi geceden takibe başlayan okurlarımız için yazmış bulunalım;

Dün, bir kısmı yeni partinin "kurucular kurulu"nda olan, bir kısmı da son ana kadar kurucular arasında olacağı söylenirken çeşitli sebeplerle listede bulunmayan çok sayıda isimle konuşma fırsatı buldum.

***

Adları çok anıldığı halde listede bulunmayanların bir kısmının mazereti "evrak yetiştirememesi"; diğerleri ise parti programı merkezli tevatür üzerine "bekleyelim, görelim" moduna almışlar kendilerini. Partinin bundan sonraki siyasi mücadelesinin parçası olup olmamaya, açıklanmadan hayli tartışma yaratan "programa bakarak" karar verecekler;

İddialar doğru mu değil mi?

***

Konuştuğum parti kurucuları, eleştiri hatta saldırıya varan yorumlara cevaben, programın girişinde ilan ettikleri "amaçları"nı teminat gösteriyorlar.

Onlardan ilki:

- Cumhuriyetin kuruluş felsefesini, değerlerini ve üniter yapıyı korumak.

Zannediyorum bu yay gibi gerilmiş olma halinin etkisiyle "sevgi ve saygı dilini korumanın" üzerinde, özellikle duruyorlar.

En güncel iddialarından biri:

- Parlamenter sistemi yaşatmak... Denge ve kontrol ilkesi üzerine kurulu kuvvetler ayrılığını kurmak...

Böylece, 16 Nisan referandumunda "Hayır" tercihi etrafında, siyasi tarihimizde eşine az rastlanır bir sinerji oluşturan kitle selamlanmış olacak.

"Bağımsız, tarafsız, adil yargı", "inançlara saygı", "yolsuzlukla etkin mücadele" de yeni partinin öne çıkacak amaçları arasında.

***

Yeni partinin, bu amaçlara ulaşmak üzere takip edeceği ilkeler ise,

"Türk Milleti'ne güvenmek, açık, dürüst, hesap verebilir olmak, çoğulcu, katılımcı, kapsayıcı, pozitif siyaset yapmak, somut hedefe odaklanmak, çözüm üretmek, farklılıklara saygılı olmak, millî menfaatleri her şeyin önünde tutmak, milliyetçiliği kültürel ve ekonomik alanlara taşımak" olarak belirlenmiş durumda.

***

İyilik ve umut

Günlerdir yapılan çağrılarda, partinin kuruluşu ilan edilirken kullanılan en baskın vurgu "iyilik"ti. Bu kavram, parti programında da sıkça karşımıza çıkacak gibi.

Türkiye, iddia ettikleri gibi sayelerinde "iyi olur" mu bilmem ama, yeni parti üyelerinin her şeyden önce "iyi insanlar" olarak konumlandırılmaya çalışılacağı belli.

Partinin sır gibi saklanan adının ise "umut" ihtiva edeceği kesin gibi...

***

Eğitim şart!

İmaj her şeydir; dolayısıyla ilk anda beklenen güvenlik politikalarını öne çıkarmaları olsa da edindiğim izlenim yeni parti programında, üzerinde en geniş çalışılmış alanın "eğitim" olduğu yönünde.

***

Kimler... Kimler...

CHP'den Aytun Çıray, ANAP kökenli Devlet eski Bakanı Ahat Andican, DYP kökenli Devlet eski Bakanı Ayfer Yılmaz'ın yeni partinin kurucuları arasında olacağı yazıldı.

Keza, Yağmur; Kıyamet Çiçeği filmiyle, Altın Koza'da SİYAD Özel Ödülünü alan ve törendeki Berkin Elvan'lı konuşmasıyla çok tartışılan yönetmen Onur Aydın, Google'den transfer Taylan Yıldız, Aşık Veysel'in torunu Çiğdem Özer, Balyoz mağduru Ali Türkşen, 15 Temmuz gazisi Fatih Eryılmaz gibi dikkat çekici bir çok isim evvelce açıklandı.

Yusuf Halaçoğlu'ndan Şenol Bal'a, Nevzat Korkmaz'dan Hasan Hüseyin Türkoğlu'na çok sayıda eski MHP Milletvekili, Ülkü Ocakları eski Genel Başkanlarından Hakan Ünser, Uğur Tarhan, Yücel Coşkun, Mehmet Tolga Akalın, Veysel Güldoğan gibi Ülkü Ocakları kökenli genç siyasetçilerin yanı sıra bugün açıklanacak listede gazeteci Ruhat Mengi'yi, gazeteci Vedat Yenerer, Sözcü yazarı Ayşe Sucu, Türkiye Kamu-Sen eski Genel Başkanı Bircan Akyıldız, ekranların popüler polemikçilerinden avukat Uğur Poyraz, AKP'nin Ankara kurucu il başkanı Ersönmez Yarbay'ı da görmek kimse için sürpriz olmayacak.

***

Muğlak kavramlar tartışma yaratabilir

Programdaki ifade şekli de öyle midir bilmiyorum ama sohbetlerimiz, yeni partinin Doğu ve Güneydoğu'ya dair birincil vaadinin "eşit vatandaşlık" olacağını gösteriyor.

Eğer öyleyse...

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre, zaten "Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşit" sayılırken, bölge özelinde yeni/ayrı bir "eşitlik" bahsi açmak, son dönemde dolaşıma sokulan kimi dedikoduların da gölgesinde, kimi çevreler için "işkillendirici" olacaktır.

Ezbere yazmıyorum, nabız yokladığım için dikkat çekiyorum.

Dolayısıyla, özellikle kronikleşen sorun başlıklarında her yöne çekilmeye müsait kavramlardan uzak durmak, yahut içini tartışmaya mahal vermeyecek netlikte doldurmak gerek; umarım bunu görebiliriz bugün açıklanacak programda.

Yazarın Diğer Yazıları