Brüksel'de 26-27 Ekim'de gerçekleştirilecek AB Liderler Zirvesi öncesinde Meloni, bu sabah parlamentonun üst kanadı Senatoya, zirve gündemindeki konular ve İtalyan hükümetinin bu konulara yaklaşımına dair bir konuşma yaptı.
Konuşmasına, Orta Doğu'daki gelişmelere değinerek başlayan Meloni, yapısal çözüm gerektiğini, onun da iki halk ve iki devlet temelinde bir çözüm olduğunu söyledi.
Meloni, "Hamas'ın amacının; Filistin'i savunmak değil daha geniş bir çatışmayı kışkırtmak olduğunu" ileri sürerek, "Doğru taraftaki herkes, çatışmanın tırmanmasını önlemek için birlikte nasıl çalışılacağını bilmelidir. İtalya, Avrupa ile Akdeniz arasında, hayal dahi edilemeyecek sonuçlara yol açabilecek bir medeniyetler çatışmasının tuzağına düşmemizi önlemek için bir köprü görevi görüyor." diye konuştu.
Mısır'da 21 Ekim'de yapılan Kahire Barış Zirvesi'ne özellikle katıldığını aktaran Başbakan Meloni, "G7 ülkeleri arasından lider olarak katılan tek ülke olmayı seçtim. Bu aşamada, Arap ve Müslüman ülkeleriyle diyalog kurmanın hayati önem taşıdığını düşünüyorum." dedi.
Meloni, İsrail'in saldırıları sırasında ibadet yerlerinin de vurulmasına değinerek, "Hükümet olarak, İsrail'e 'Hristiyanlarınkinden başlamak üzere Gazze Şeridi'ndeki ibadet yerlerinin korunması' çağrısında bulunuyoruz." ifadesini kullandı.
"DÜZENSİZ GÖÇ VE UKRAYNA SAVAŞI" KONULARI
Orta Doğu'daki krizin, yasa dışı göç sorunu ve buna bağlı güvenlik riskleri açısından AB Liderler Zirvesi'nde ele alınacak hususlardan olduğunu, konunun kendilerini yakından ilgilendirdiğini belirten Meloni, "Tüm Avrupa sınırları, özellikle Atlantik'ten Kızıldeniz'e, Hint Okyanusu'na kadar uzanan bir istikrarsızlık kuşağı nedeniyle benzeri görülmemiş bir göç baskısına maruz kalıyor." dedi.
Meloni, düzensiz göç ve terörizm arasında bir bağlantı olabileceğini dile getirdi.
Slovenya ile sınırlarında Schengen Anlaşması'nı geçici süreliğine askıya alarak sınır kontrollerini aktifleştirmelerine de değinen Meloni, "İstihbarat, bizim için en büyük riskin Balkan rotasından gelebileceğini doğruluyor. Hükümeti, Schengen'i askıya alarak harekete geçmeye iten sebep de budur." değerlendirmesinde bulundu.
Meloni, İtalya öncülüğünde AB ile temmuzda imzalanan göç anlaşmasının uygulamaya geçmesi gerektiğini dile getirerek, Tunus’a üstten bir bakış açısıyla yaklaşmadıklarını, eşit gördüklerini, bu nedenle de Afrika’dan İtalya’ya daha farklı bakıldığını söyledi.
Ukrayna'da adil bir barışın ulusal çıkarlarına uygun olduğunu, Ukrayna'nın barış, refah dolu Avrupa'da bir geleceği olması gerektiğini vurgulayan Meloni, şunları kaydetti:
"Gıda güvenliği konusunda, Moskova'nın Karadeniz Tahıl Girişimi'ni yenilememe kararını kınamaya devam ediyoruz ve tarım ürünlerinin uluslararası pazarlara ulaşmasını sağlamaya yönelik tüm çabaları destekliyoruz. (Rusya'nın bu kararı) Çünkü bu tercih, özellikle en savunmasız ülkeleri etkiliyor. Bu, yoksullara karşı yürütülen bir savaştır."