2015 yılında Şırnak’ta çıkan çatışmada hayatını kaybeden Ali Alkan’ın ağabeyi eski Yarbay Mehmet Alkan, kardeşinin cenazesinde söyledikleri nedeniyle görevinden ihraç edildi. Konuşmalarından dolayı medya ve iktidar tarafından hedef gösterilen Alkan, yaşadıklarını ‘Ali’m ve Sonrası’ adlı kitapta topladı. Alkan kitabında, askerlik yıllarında yaşadıklarını, kardeşinin cenazesinde sarf ettiği sözlerinden sonra iktidar tarafından hedef alınmasını ve KHK ile ihraç edilme sürecini anlatıyor.
BİZİM GÖREVİMİZ DEĞİL
Kitabının ikinci bölümünde askeriyede yaşadığı sorunlara değinen Alkan, Antalya Kemer İlçe Jandarma Komutanlığı’nda görev yaptığı sıralarda jandarmanın komutanlardan birinin eşinin jandarma personeline kendi şahsi eşyalarını sattırmak gibi işler yaptırıldığını ifade ediyor. Alkan kitabında yine aynı kadınla ilgili şu ifadelere yer veriyor: "...ürünleri jandarma aracılığıyla ücretsiz temin ederken bunları rantın ve gelirin yüksek olduğu yerlere göndererek paraya çevirmektedir."
Alkan yaşadığı olayı kitabında şöyle aktarıyor: “Karakol komutanı, o zaman jandarmanın önemli komutanlarından birinin eşi olan hanımefendinin satılmak üzere bazı malzemeler gönderdiğini söyledi. Malzemelerin satılarak paranın verilen hesaba yatırılması isteniyordu ayrıca dolar ve mark cinsinden olan fiyatlar gönderici hanımefendi tarafından belirlenmişti. İdealist bir subay olarak ‘vazife tanımımız içinde böyle bir görev olmamasını’ gerekçe göstererek gelen koliyi posta yoluyla göndericiye iade ettim. Daha sonra bu kadın tarafından 1998 yılında Denizli’ye geçici görevle tayin ettirildim.”
JANDARMADAN PIRLANTA
Birinci ağızdan dinlediği bir olayı kitabında anlatan Alkan, aynı paşanın eşinin turistik bir yerde dairesi olduğunu ve ilçe jandarma komutanlığı tarafından kiraya verildiğini ifade ediyor. Evin ücretinden dolayı kiraya verilemediğini ifade eden Alkan, satılması yönünde kadının ikna edildiğini ancak, değerinden iki kat yüksek para istediği, jandarmanın kendi aralarında para toplayarak evi almaya niyetlendiğini belirtiyor. Aynı kadının olmayan pırlantayı, denize düştüğü bahanesiyle jandarmaya aldırdığı da kitapta yer alıyor.
CENAZEDE NE OLDU?
Alkan, kardeşinin cenazesinde yaşadıklarını şu sözlerle aktarıyor: “Ön saftayken bir baktım epey gerilere gitmiştim. Cenaze namazı başlayacakken bir milletvekili korumalarının kalabalığı ite kaka ön safa geçmeye çalıştığını, buna karşın kalabalıktan tepki verildiğini, itişme sırasında elimin üst tarafında çizilmeler olduğunu farkettim. Fiziki ortamın hareketlenmesiyle o tarihe geçen sözleri sarf ettim.”
ÖNCEKİ İKTİDARMIŞ
Cenazede yaşanan olayların sebebini Alkan şu şekilde anlatıyor: "O gün orada gelen olayların başta gelen sebebi ‘askerlik yan gelip yatma yeri değil’ derken siyaseti şehit cenazelerinde ön safta yer tutma yeri olarak gören siyasilerdir."
Çözüm sürecine ilişkin Erdoğan’ın tutumunu eleştiren Alkan, 7 Haziran seçimlerinde AKP’nin tek başına iktidar olamamasıyla çözüm süreci öncesi söylediklerinin yalan olduğunun ortaya çıktığını belirtti. Alkan “Niyet önce vatan değil önce iktidarmış, maksat analar ağlamasın değilmiş” ifadelerine yer verdi.
PAŞA: ÖZÜR DİLE
Cenaze töreninden bir süre sonra jandarmanın bir generalin kendisini ziyaret ettiğini belirten Alkan “İki sayfalık bir metin hazırlamış, özür metni, yok efendim ben dediğimi bilmiyorum da çok özür dilerim de ve benzeri bir metin. Dedim özür dileyecek bir şey yapmadım. İlla bir açıklama yapılacaksa siz bir açıklama yapın ve deyin ki ‘evet personelimiz haklıdır ve biz de arkasındayız” diye kitabında belirtti.
KORUMALARDAN NOT
Erdoğan’ın korumaları tarafından arkadaşının iş yerine not bırakıldığını ifade eden Alkan kitabında şu ifadelere yer veriyor: “Cenaze töreninden 2 ay kadar sonra bir arkadaşım aradı, çalıştığı büroya gelen Erdoğan’ın korumalarından birisinin ‘Reisin özür beklentisi içerisinde olduğunu’ yazan bir not bıraktığını söyledi.”
SAHTE KAHRAMANLAR
15 Temmuz darbe girişimine de kitabında yer veren Alkan “15 Temmuz üzerinden bir kahramanlık yaratılmaya çalışıldı, güney doğuda mermi yemesine rağmen yüzde kırk malul olmadığı için gazi olamayanlar varken o gece kaldırımdan düşenler, amcaoğlundan dayak yiyenler, Nene Hatun’la bir tutulan sahtekarlar kahraman ilan edildi” ifadelerini kullanıyor.
