‘Mazlum Abdi’ İmralı bilgisini kimden aldı?
Suriye’nin yeni yönetiminde söz sahibi olabilmesi için ABD’nin ardından iteklediği “Mazlum Kobanî” veya “Mazlum Abdi” dedikleri, çeşit çeşit isimli PKK militanı Vikipedi’de nasıl tanıtılıyor, biliyor musunuz? Okuyalım:
“Mazlum Kobani: (Kürtçe: Mazlûm Kobanî, Arapça Mazlûm Abdî) [Arapça harflerle yazılmış], Ferhat Abdi Şahin veya kod adı ile Şahin Cilo (d. 1967, Kobani), Suriyeli Kürt askeri komutan ve Suriye Demokratik Güçleri lideri. Kendi açıklamalarına göre 2012 yılına kadar PKK’ya mensup olan Kobani, örgüt içerisinde yöneticilik dahil birçok pozisyonda görev aldı...”
Tarafsız olması gereken bu bilgi kaynağı, PKK militanının doğum yerini “Kobani” diye gösteriyor. Suriye’nin resmî haritasında “Kobani” diye bir yer var mı? Etnisitenin dilinde elbette “Kobanî” denebilir. Ama resmiyette de “Kobanî” dediğiniz an maksat değişir.
O yerin resmî adı Aynülarab (Ayn el-Arab).
Vikipedi’nin resmî adı vermesi gerekmez mi?!
Hakkarî’de doğan biri için biz “Çölemerik” diye yazabilir miyiz?
Vikipedi, bizdeki Hakkâri için başka isim vermiş mi diye baktım. Gerçekten vermiş. Aynen şöyle giriyor: “Hakkâri, (Kürtçe: Colemêrg) Hakkâri ilinin merkezi olan şehirdir.”
Çelişkiyi görüyor musunuz?! Suriye’de Aynülarab “Kobani” diye veriliyor, bizde herhâlde “devlet” itiraz eder diye önce “Hakkâri” diye giriliyor. Sonra “Kürtçe” addan bahsediliyor. Tarihi anlatılırken, “Colamêrg” diye yazabilirsin ama aslında etnisitenin yaşadığı yer. Başkaları geldi, ismi böyle verdi, demeye gelen cümle kurulabilir mi?
“Vatan” kavramı üzerinde durmak lâzım.
Arif Nihat Asya’nın şu mısralarını hatırlarsınız:
Ben ki ateşle konuşurdum. selle konuşurdum
İdil’le Tuna’yla Nil’le konuşurdum
“Sangaryos”u “Sakarya” yapan
“İkonyom”u “Konya” yapan
Dille konuşurdum
***
Vikipedi’de Mazlum” mu neyse artık o kişi hakkında “Kürt askeri komutan ve Suriye Demokratik Güçleri lideri.” cümlesi de yer alıyor.
Suriye parçalanmış, adamları resmen ayrı bir devlet kurmuş, eşkıya başlarından biri resmî sıfat çalarak “komutan” olmuş. Böyle bahsedilmesi mümkün mü?
O zaman Abdullah Öcalan için şu cümleler Vikipedi’de niye kurulur? Hepsinin başındaki o değil mi?
“Abdullah Öcalan (d. 4 Nisan 1949 Halfeti) veya zaman zaman kullanılan kısa adıyla Apo, çeşitli uluslararası kuruluşlar ve ülkeler tarafından terör örgütü olarak tanımlanan ayrılıkçı örgüt PKK’nın kurucu lideridir.”
Çelişkiyi görüyor musunuz?!
Vikipedi yasaklanır korkusuyla olsa gerek, Abdullah Öcalan için yerli yerince giriş yapılmış.
***
Diyeceksiniz ki, “Dersim”de bazen siyesîler bile inatlaşıyor. “Tunceli” hemen hiç kullanılmıyor.
Mahallî olarak “Dersim”den vazgeçemezsin, kullanırsın. Önce inatlaşanların maksadına bakmak gerek.
İnatlaşanların bir kesimi, “Dersim” diye ayırıma kesin gitmek istiyorlar. Devlete isyan ediyorlar. Devleti yönetenlerin gafletinden istifade, o “Dersimciler”in adları bile caddelere veriliyor, heykelleri dikiyor.
Bırakın heykelleri dikmeyi, caddelere isim vermeyi, devlete isyan etmiş adamı, yargılıyorsunuz, hapse atıyorsunuz, kendisine, yazlık tahsis eder gibi bir adaya götürüyorsunuz, ne isterse veriyorsunuz. Sonra ondan medet umup, hadi aslanım bir mektup yaz, oy alalım, hadi aslanım, kurduğun “PeKeKe”yi iptal et, ayağının türabı olalım, demeye gelen cümleler kuruyorsunuz.
Böyle çelişkiler ülkesinde yaşıyoruz.
Çok acı. Yukarısı böyle ederse, yabancı kaynaklı Vikipedi’de ayırıcı daha nice bilgelerle karşılaşırız.
***
ABD Başkanı Trump’ın “General”i “Mazlum”un İmralı’dan ayrıntılı haber aldığınızdan haberiniz var mı? “Kürdistan24”, PKK’nın sesi gibi haber aktarıyor.
İtalyan gazeteciler Chiara Cruciati ve Giansandro Merli, “Rojava” dedikleri PKK’nın ABD desteğinde var olageldiği Fırat’ın doğusunda “Mazlum” mu “Abdi” her ne ise onunla görüşmelerini İl Manifesto gazetesine yazmışlar.
Cruciati ve Merli, geçtiğimiz pazartesi günü İtalyan ve Fransız siyasî temsilcilerinden bir heyetin Rojava ziyareti sırasında “Mazlum”la bir araya gelmiş. O “Mazlum”un, dediğine göre Abdullah Öcalan, Türkiye’nin yanı sıra “Batı Kürdistan’ı (Rojava)” da ilgilendiren bir açıklamayı, tutuklanmasının 26. yıl dönümü olan 15 Şubat'ta video konferans yoluyla kamuoyuna duyuracakmış.
“Mazlum” dedikleri PKK’lı, bu bilgiyi nasıl almış? Bizim istihbarat mı vermiş, yoksa İmralı’ya gönderilen Pervin’le Süreyya, “Muzlum Abdi”ye telefon edip bilgi mi aktarmış? Nasıl oluyor bu dayanışma?!
***
Söz açılmışken...
İtalyan gazeteciler kendi ülkelerinin gazetesi İl Manifesto’da PKK’yı yazmışlar.
Biliyor musunuz, daha Abdullah Öcalan Roma’da villada ağırlanırken, ben de gelişmeleri takip için Roma’daydım ve İl Tempo gazetesine PKK’nın içyüzünü yazdım. İkinci sayfada, başa fotoğrafım da konarak yayınlanmıştı.
Bizim gazeteciler de Abdullah Öcalan’la röportaj yapma yarışındaydılar. Acaba İtalyan gazetelerine PKK’nın içyüzünü yazmak neden akıllarına gelmemişti?! Demek ki, istenirse, yazılabiliyor. Ve ben yazdım.
Suriye’de ‘Öcalanistan’a adım adım...
Suriye PKK’sıyla Şam’ın antlaştığına inanalım mı?!
Nusayrîler, Alevîler derken...
‘Aramıza hoş geldin Sayın Apo’
‘Ülkücü Şehitlerin Evlatları’
PKK istedi bir göz Binali verdi iki göz!
‘Adem-i merkeziyet’ ile 'demokratik çözüm’ aynı mı?
PKK’nın ‘demokratik çözüm’ tuzağı
‘Serok Apo’ Kandil’e gelsin
Öcalan’ın açıklaması bir şey ifade ediyor mu?!









