Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ahmet B. ERCİLASUN
Ahmet B. ERCİLASUN

Matematiği şaşırtan sonuçlar

Siz 326 milletvekilinin % 49,95 olduğunu düşünüyorsunuz değil mi? Bakalım gerçekten öyle mi? Meclis’te 550 milletvekili var. 550’de 326 vekil yüzde kaç eder? 326’yı 100 ile çarpıp 550’ye bölersek sorunun cevabını buluruz. Ben işlemi yaptım, % 59, 27 çıktı. Şimdi 326, % 49,95 mi, yoksa % 59, 27 mi? Belki, her ikisi de diyeceksiniz. Demek ki % 49,95 = % 59,27. Matematik şaştı. Sadece bizdeki dâhilerin hazırlayıp uyguladığı seçim sistemi matematiği böyle şaşırtabilir.
Bir de 53 milletvekiline bakalım. Siz 53’ün karşılığının % 12,98 olduğunu düşünüyorsunuz. Daha doğrusu bütün açıklamalar böyle. Aynı hesabı burada da yapalım. Sonuç % 9,63. Şimdi 53, % 12,98 mi, yoksa % 9,63 mü? Demek ki burada da % 12,98 = % 9,63. Üstelik bu defa eşitliğin ikinci tarafı küçüldü. Matematiğin beyni felç oldu. Doğrusu dâhilerimizi Nobel’e aday göstersek yeridir. Matematiği ve mantığı felç eden bir sistemi başka hiçbir dâhi icat edemez.


Mefisto’yu bilir misiniz?
Mefisto’yu bilir misiniz? Hani şu Alman folklorunun “şeytan”ı. Goethe’nin Faust romanına girmişti de binlerce cin gönderip ruhları  esir etmişti. Cinler yüz yalanın arasına bir doğru sokuşturuyor, doğruyu allayıp pulluyor, böylece insanları peşine takıyor ve Mefisto’nun tutsağı hâline getiriyordu. Bugünlerde Mefisto bizim üstümüzde mi dolaşıyor ne? Cinlerini Altıkarış Beberuhi kılığına sokmuş da aramıza salmış gibi. Biz Beberuhi’yi biraz aptal biliriz ya, Mefisto’nun beberuhileri aptal görünen kurnaz cinler. Fıldır fıldır kara gözleri var. Bir tabureye çıkıp boylarını yükseltmeyi de çok iyi biliyorlar. Altı karışmış ha ha ha... deyip üstümüze gülüyorlar. Sonra da küçülüyorlar, küçülüyorlar; milimetrenin altmış altıda biri kadar küçüldükten sonra bilgisayarlara giriveriyorlar. En sevdikleri şey bilgisayar programlarında sayılarla top oynamak. Mefisto’nun beberuhi cinleri ya bunlar; sonunda oyunu bir program hâline getiriveriyorlar. Bir grup sayıda binler hanesinin ilk 6’sını gören program onu  9 yapıveriyor. Sonra bir başka grup sayı gelince oradaki binler hanesinin ilk 4’ünü de 3 yapıveriyor. Aşağıdan yukarıya bütün 6 000’ler 9 000 olarak, diğer gruptaki bütün 4 000’ler 3 000 olarak gidiyor. Eğlenceli oyun eğlenceli bir sonuca dönüşüveriyor. Bu işe çok sevinen beberuhiler tekrar altı karış olup efendilerinin yanına yükselmek istiyorlar. Bir de ne görsünler; Mefisto, Romeo kılığına girmiş ve Jülyet’in balkonuna çıkıvermiş. Jülyet nerede? Aaa, işte orada! Arkadaşlarından biri bir tabure üstüne çıkmış, Jülyet olup Romeo’nun ellerinden tutmuş. O lepiska sarı saçları yok ya her neyse... Kara kara, fıldır fıldır gözleri var. Hepsi birden etraflarında çember oluşturup oynamaya başlamışlar. Bir süre dans edip sonra gökteki yerlerine çekilmişler. Şimdi aşağıya bakıyorlarmış. O ışıklı parlak ekranlara. Masaların etrafına oturmuş sıra sıra adamlar ve kadınlar konuşup duruyorlar. Aman Allahım, ne akıl yürütmeler, ne mantıklar, ne deha ürünü yorumlar!.. Altıyı dokuz, dördü üç yapan beberuhiler kıs kıs gülmede. Sabaha kadar birbirlerine çak yapmışlar.
Ertesi gün Mefisto kendisine yeni bir taht kurmuş. Mağrur ve mütekebbir ve mütehakkim tahtına doğru yürümüş. Geriye dönüp tebeasına bakmış. Kolunu yetmiş beş derece kaldırıp hepsini selamlamış. Beberuhiler kaftanının eteklerini kaldırıp oturmasına yardım etmişler. Mefisto mutlak egemenliğini kurmuş artık. “İblis’i bilmiyorlardı” demiş, “İblis’in ateşten yaratıldığını bilmiyorlardı, şimdi öğrenmiş olmalılar; çamurdan bedenlerine bakmayıp beni yeneceklerini mi sanıyorlardı?” Böyle söylenmiş ve beberuhilerine yeni emirler vermiş.
Beberuhiler hâlâ aramızda dolaşıp yüz yalanın arasına bir doğru sokuşturmaya, yalanlarını allayıp pullamaya devam ediyorlar.

Yazarın Diğer Yazıları