Maske, Mesafe, Muska…

Koronavirüs salgını başlayınca Sağlık Bakanı Doktor Fahrettin Koca, "Bilim Kurulu" oluşturdu ve her gün test, vaka, vefat sayılarını açıklamaya başladı. Bilim Kurulu tavsiyelerine uyulmadı ve siyasi kararlarla Pandemi yönetilmeye başlandı…

- İdari kararlar; Maske zorunluluğu ile başladı, AKP iktidarının bedava maske dağıtma projesi skandala dönüştü…

- Hukuki tedbirler; İçişleri Bakanlığının genelgeleri ile yasaklar yağmaya başladı,

- Polisiye önlemler; Türk polisi, maliye memuru, zabıta memuru, trafik polisi gibi elde makbuz maskesiz vatandaş avlamaya başladı,

- Tıbbi önlemler; Cumhurbaşkanlığı sözcüsü de AKP sözcüsü de, "İktidar bizde güç bizde tıbbi değil siyasi kararları biz veririz" dediler… Yıllarını tıp eğitimine veren birbirinden kıymetli bilim adamlarını kukla yaptılar…

- Vaka - Hasta; Sağlık Bakanı "vaka" diye başladı ama bu tanımının altında kaldı. Belediyeler cenaze defin sayıları ile Türk Tabipler Birliği hastanelerinin raporları ile Sağlık Bakanının açıkladığı rakamların "eksik" olduğunu gerçek rakamların gizlendiğini ortaya koydular… Doktor bakan çark etti "Vaka - Hasta" diye bir karmaşa ile sıyrılmaya çalıştı…

Değerli okurlarım,

AKP iktidarı, Kovid 19 Pandemi mücadelesinde vatandaşı yüzüstü bıraktı.

Ölen ölür kalan sağlar bizimdir sloganı gerçek oldu…

Koca Doktor Bakan baktı ki bilim kurulu, hukuki ve idari kararlar, polisiye tedbirler ile vatandaşı koruyamıyor çareyi İslamiyet''te buldu.

Bir o önlem kalmıştı…

Sağlık Bakanı Doktor Fahrettin Koca, vatandaşı son olarak şöyle uyardı:

"Talebimiz, her vatandaşımızın istisnasız tedbirlere uyarak bu mücadeleye katkı vermesidir.

Bunu bir vatandaşlık görevi olarak görüyorum, kul hakkı olduğuna inanıyorum."

Törende bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Amin" diyerek alkışladı…

Özetleyeyim:

- "Maske takmamak kul hakkına girer…".

İyi mi?

Ali Erbaş''ın fetva alanına (!) girdi...

Ne yapsın Koca Doktor Bakan?

Baktı ki başında bulunduğu bilim kurulunun hiçbir önerisi hükümetinin başı tarafından uygulanmıyor, idari, hukuki, polisiye tedbirler fayda etmiyor ama…

Diyanet İşleri Başkanının fetvaları kabul görüyor; o da hemen "İslami Pozisyon" aldı...

Sıra şimdi cemaat ve tarikatlarda...

Onlar da yıllardır uyguladıkları yöntem ile Kovid 19 için devreye girerler

Kovid 19 salgınından cemaati korumak için, "Muska" üretirler…

O halde AKP iktidarı için de yeni sloganı sevabına açıklayayım:

- "Maske, Mesafe, Muska"

Ey cemaat;

- Kovid 19''un ruhuna El Fatiha…

Aşı peşinde olanlar da artık "muska" peşinde koşarlar…

Değerli okurlarım,

Kul hakkı nedir?

Diyanet''ten alıntıladım.

"Hz. Peygamber (s.a.s.), üzerinde kul hakkı bulunan kişilerin, hak sahibi olan mazlumlardan helallik almalarını öğütlemiştir.

Bunun yapılmaması durumunda hesap gününde haksızlık yapan kişinin salih amellerinin, haksızlığı ölçüsünde alınarak hak sahibine verileceğini, eğer verilecek salih amel bulunamazsa o zaman da mazlumun günahlarının zalime yükleneceğini belirtir (Buhârî, Mezâlim, 10).

Görüldüğü üzere kul hakkı, kişinin Cennet ya da Cehennem''e gidişinde önemli ölçüde belirleyici bir rol oynamaktadır.

Allah''ın huzuruna kul hakkı ile çıkmanın, çok ağır bir vebali vardır. Çünkü böyle bir günahın Allah tarafından bağışlanması, hak sahibinin affetmesi şartına bağlanmıştır.

Hak sahibi, hakkını almadıkça veya bu hakkından vazgeçmedikçe, Allah kul hakkı yiyenin bu günahını affetmemektedir.

Çünkü ilâhî adalet, bunu gerektirir."

Değerli okurlarım,

Görün bakın bu Cuma Diyanet hutbesinde cemaati, "Kul Hakkı" diyerek Kovid19 mücadelesinde maske takmaya davet eder…

Kul Hakkı yiyen Cehennem''e giderse;

- Maske takan Cennet''e, takmayan Cehennem''e mi gider?

Artık bunu Erbaş açıklasın da öğrenelim…

18 yıllık AKP iktidarı;

- Yandaş zengini zengin etti,

- Türk Milletini fakirleştirdi,

- Emeklilikte yaşa takılan EYT''lileri mağdur etti,

- Atanamayan öğretmenleri perişan etti,

- İşsizliği zirveye çıkardı,

- Türk Milletini fakirleştirdi, zamlarla belini büktü,

- Emeklileri, esnafı, tüccarı mağdur etti geçim sıkıntısına düşürdü,

- Özgür Medyaya baskı yaptı, özgür gazetecileri mahkemelerde süründürdü,

- Kahraman şerefli Türk askerlerini, FETO ile işbirliği yaparak yıllarca Silivri''de esir tuttu,

- Devlet sırlarını, devletin bekası için "Çok Gizli" olan dosyalarını Kozmik Odayı FETÖ''ye açarak anayasal suç işledi,

- Reza Zarrab''ın dağıttığı rüşvetlerin hesabını sormak yerine bakanlarını AKP oyları ile Meclis''te sözde akladı,

- İstanbul''a ihanet etti

- FETO tarafından kandırıldı, 15 Temmuz hain darbe girişimi yaşanmasına neden oldu,

- Saraylarda lüks içinde, pahalı kılık kıyafetlerle zevküsefa içinde yaşarken milletin derdini unuttu,

Değerli okurlarım,

Sizleri bilemem ama ben emekli vatandaş olarak da, 50 yıllık gazeteci olarak da kul hakkımı çiğneyen Erdoğan hükümetlerine hakkımı helal etmiyorum…

Yazarın Diğer Yazıları