Açlıktan şehir merkezine inen hayvanlar gittikçe çoğalıyor. Mardin’de de tilkilerin açlıktan sokağa indiği görüldü.
Ayı, yabani domuz ve tilki gibi hayvanların sık sık ormandan merkeze inip yiyecek araması ile ilgili konuşan D.Ü. Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıç "Yabani hayvanları, insana bağımlı hale getirirsek, bunlar doğada avlanmayı bırakır ve bu yavrular için tehlike arz eder. Aynı zamanda çift yönlü bir tehlike söz konusu, yabani hayvanlardan insanlara, insanlardan da hayvanlara bulaşabilecek hastalıklar olabilir" dedi. Kılıç, Türkiye''nin çok iyi bir biyoçeşitliliğe sahip ülkelerden biri olmasına rağmen son dönemlerde tarım arazilerine yer açmak adına yaban hayvanların yaşam alanlarının daraldığını ve bu nedenle ayı, yabani domuz ve tilki gibi memeli hayvanların kent merkezlerine kadar indiğini söyledi.
Açlıktan şehir merkezine inen hayvanlar gittikçe çoğalıyor. Mardin’de de tilkilerin açlıktan sokağa indiği görüldü.
Ayı, yabani domuz ve tilki gibi hayvanların sık sık ormandan merkeze inip yiyecek araması ile ilgili konuşan D.Ü. Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıç "Yabani hayvanları, insana bağımlı hale getirirsek, bunlar doğada avlanmayı bırakır ve bu yavrular için tehlike arz eder. Aynı zamanda çift yönlü bir tehlike söz konusu, yabani hayvanlardan insanlara, insanlardan da hayvanlara bulaşabilecek hastalıklar olabilir" dedi. Kılıç, Türkiye''nin çok iyi bir biyoçeşitliliğe sahip ülkelerden biri olmasına rağmen son dönemlerde tarım arazilerine yer açmak adına yaban hayvanların yaşam alanlarının daraldığını ve bu nedenle ayı, yabani domuz ve tilki gibi memeli hayvanların kent merkezlerine kadar indiğini söyledi.
"SOYLARI TÜKENEBİLİR"
Memeli hayvanların insanlar tarafından beslenmesi halinde bunların yabani özelliklerini kaybetme durumuyla karşı karşıya kalabileceğini belirten Kılıç, şunları söyledi:
"Ülkemizde biyoçeşitlilik yönünden bayüyük bir zenginlik karşımıza çıkıyor. Memeliler, kuşlar, sürüngenler ve diğer türlerde büyük bir çeşitlilik var. Son yıllarda bu çeşitliliği artık şehirlerde de görebiliyoruz. Mesela şehirlere yakın yerlere ayılar, yaban domuzları ve tilkiler geliyor. Bu tilkiler maalesef yaşam alanlarına insan müdahalelerinden dolayı yiyecek bulmakta büyük bir sıkıntı yaşıyor. Yalnızca tilkiler değil. Yaban domuzları, ayılar ve diğer türleri de biliyoruz. Yaşam alanlarının tarım alanlarına dönüşmesinden dolayı yiyecek bulamadıklarından, sık sık şehir çöplüklerine, arka sokaklara veya kenar semtlere girebiliyorlar. Maalesef, bu olay türler için sıkıntının olduğunu gösteriyor.
Çünkü habitatlarında daralmalar var. İnsanların yapabileceği şey; bunların yaşam alanlarına müdahale etmemesi, ama maalesef bu konuda geç kaldık sayılır. Şehirlere gelen bu türleri mümkünse yiyeceğe, insanlara alıştırmamak gerekiyor. Yabani özelliklerinin kaybolmaması bu duruma bağlıdır. İnsanlar, beslemeye çalışırlarsa, bağımlı olacakları için tabiatta yiyecek aramayı bırakırlar. Bu yavruları için büyük bir risktir. Aynı zamanda insanlara da tehlikesi var; bunu iki şekilde belirtebiliriz. Birincisi bunlardan insanlara bulaşabilecek hastalıklar olabilir. Aynı zamanda insanlardan bu yaban hayvanlarına bulaşabilecek hastalıklar da olabilir. Bu iki yönlü zararı düşünecek olursak, insanların bunları yiyeceğe alıştırmaması lazım. İnsanlar eğer bunlara yiyecek vermek istiyorsa uzak yerlere gidip bırakabilirler. Niye? Çünkü bu hayvanların yabani özelliklerini kaybetmelerini istemiyoruz. Bunları korumak, hastalıklardan ve diğer sorunlardan korumak istiyorsak, yabani özelliklerini teşvik etmek üzere bunlardan uzak duracağız."
Kaynak: DHA