Üstelik bununla da kalmayıp muhtemel soruları da mercek altına yatırıyorlar. Gazeteciler de bu duruma teslim olunca ortaya “çanak soru” denilen durumlar çıkıyor.
Yani gazeteci pası veriyor, lider golü atıyor, ekranda dilediği gibi propogandasını yapıyor. Oysa yurt dışında ister seçim dönemi olsun, isterse “icraat dökümü”, liderlere onları zor duruma düşürecek sorular yöneltilebiliyor. Bu, Putin için de geçerli, Obama için de... ABD’nin çizdiği yol haritasıyla ülkeyi yönetmeye soyunanlar, iş hesap vermeye gelince yan çiziyorlar ve örnek aldıkları sisteme ihanet ediyorlar. Ama, “demokrasi”den söz açılınca da, bayrağı kimseye bırakmıyorlar.