Kol, bacak veya gövdede şişlik, sıkılık, ağırlık hissi, gerginlik, doluluk hissi, sertlik, karıncalanma, saat, yüzük ve bilezik gibi aksesuarların sıkması ve daha önce yapılan hareketlerde zorlanma gibi belirtilerle ortaya çıkan lenfödem tedavisinde geç kalmamak büyük önem taşır.
Prof. Ftr. Gül Baltacı, konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Lenf sistemi, lenf damarları ve lenf nodülleri, bademcik ve dalak gibi lenfatik organlardan oluşmaktadır ve bağışıklık sisteminin önemli bir ögesi. Lenf sisteminin en önemli görevi doku sıvısı ve içinde bulunan protein, su hücre, yağ gibi maddelerin venöz yani toplardamar sistemine drenajını yapmak ve taşınmasını sağlamaktır. Lenf sistemi yeterince çalışamazsa, taşımakla yükümlü olduğu maddeleri taşıyamaz ve bu maddeler dolaşıma katılamaz. Bu duruma bağlı olarak, hastada şişlik oluşarak lenfödem gelişmektedir.
Lenfödem hastalarda doğuştan veya herhangi bir dış faktöre bağlı olarak gelişmektedir. Lenfödeme sebep olan başlıca dış faktörler arasında; radyoterapi alınması, özellikle lenf bezlerinin alınması gibi bir cerrahi operasyon geçirilmiş olması ve lenf sistemine zarar veren travmalara maruz kalınması yer almaktadır.”
NELERE DİKKAT ETMELİ?
Prof. Ftr. Gül Baltacı lenfödem hastalırının şunlara dikkat etmesini istedi:
Etek, iç çamaşırı, pantolon, kemer gibi giysilerin cildi kesmemesine ve sıkı olmamasına özen gösterilmelidir. Omuza baskı yapmayan, geniş askılı iç çamaşırı kullanılmalıdır.
Kızarıklık, ateş, şişlik, ısı artışı gibi enfeksiyon belirtilerine karşı dikkatli olunmalı ve böyle belirtiler olduğunda doktora başvurulmalıdır. Tatil için çok sıcak ve tropikal bölgeleri tercih edilmemelidir. Uçak seyahatlerinde ve uzun süren araba ya da tren yolculuklarında fizyoterapiste danışarak kompresyon giysisi giyilmelidir.
Lenfödem riski altındaki bölge ayda bir kez mutlaka ölçülmelidir. Anlamlı bir değişiklik olması durumunda fizyoterapiste mutlaka haber verilmelidir.
Travma ve yaralanmalardan kaçınılmalıdır.
Kolda lenfödem olması durumunda bu koldan kan alınmaması, tansiyon ölçülmemesi, ilaç uygulanmaması, akupunktur yapılmamasına özen gösterilmelidir.
Bacakta lenfödem olması durumunda bu bacağa enjeksiyon ve iğne yaptırılmamalıdır.
Lenfödemli kolla ağırlık kaldırmaktan kaçınılmalıdır.
Dikiş dikerken, ütü yaparken, fırın kapağı açarken ya da herhangi bir yaralanmaya neden olabilecek işlerle (bahçe işi, tamirat vb.) uğraşırken mutlaka koruyucu önlemler alınmalıdır.
Lenfödemli kolla fırçalama, itme, çekme, silme gücü gerektiren hareketleri yapmaktan kaçınılmalıdır.
Lenfödemli bölge; böcek ısırıkları, kesikler, spor yaralanmaları gibi çarpma ve travmalardan korunmalıdır.
Lenfödemli bölgede bir kesi olduğunda sabun ve suyla yıkanmalıdır.
Cilt daima temiz tutulmalı ve tahriş edici ürünlerden uzak durulmalıdır. Bacakta lenfödem varsa uzun süre ayakta kalınmamalı ve çıplak ayakla dolaşılmamalıdır.
Enfeksiyon riskini taşıyan durumların azaltılması adına; mümkünse manikür yaptırılmamalı, yaptırılacaksa da tırnak etleri kestirilmemeli, geri ittirilmelidir. İstenmeyen tüylerin alınmasında elektrikli tıraş makinesi kullanılmalıdır.
Banyo sonrasında ve gün içinde nemlendirici kullanılmalıdır. Cilt nemlendiricisi alırken alerji riski yüksek kozmetik ürünlerden uzak durulmalıdır.
Cilt güneş ışınlarından ve yanıklarında korunmalıdır. Uzun süre çıplak kolla güneşte kalınmamalıdır.
Duşta sıcak su kullanılmamalı, keselenmekten ve liflemeden kaçınılmalıdır.
Sıcaktan uzak durulmalı, sauna ve hamam kesinlikle kullanılmamalıdır.
Aşırı zorlayıcı aktivitelerden uzak durulmalıdır. Yürüyüş, yüzme, su içi egzersizler, bisiklet (dirençsiz), kişiye özel planlanmış yoga ve pilates yapılabilir. Ancak egzersiz yapmak için mutlaka fizyoterapiste danışılmalıdır.