Uyanınca bu kâbus bitecek ve kara günler geride kalacak diye umut ediyoruz ama bir türlü uyanamıyoruz!
Cennet vatanda cehennem hayatı yaşıyoruz!
Darbe, kavga kargaşa, ölüm mü? Hepsi bizde var!
Yoksulluk, sefalet mi? Açlık ve cehalet mi?
Eğitim, sağlık, adalet, güvenlik sorunları mı?
Bizde bol bol var!
Kahraman ordumuza, aslan Mehmetçiğe, cesur pilotlarımıza ne oldu? Nazar mı değdi hepsine?
Dünyanın en güçlü ordularından biri olan Türk Silahlı Kuvvetleri, içinden kemirildi, gövdesi boşaltıldı, neredeyse çürümüş bir ağaç haline getirildi. Sonuçta FETÖ'nün kurbanı olup kendi kendini vurdu.
Şimdi, en kısa zamanda tüm yaraların sarılması, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin eski gücüne kavuşması gerekiyor.
Düşmanları caydırıcı, güçlü bir ordumuz olmazsa, yabancılar bizi bu coğrafyada yaşatmazlar. Herkesin gözü var bu topraklarda...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız!" sözleri iyi ama balkon konuşmaları gibi lâfta kalmaz inşallah!
Rahmi Turan Sözcü
++++++
Bu araçlar zaten hiçbir işe yaramıyor muydu?
----
Başka illeri bilmiyorum ama İstanbul'daki askeri tesislerin hatta lojmanların önündeki "kamu araçları blokajı" halen sürüyor.
Yüzlerce kamyon, tanker, itfaiye aracı, çöp taşıyıcılar, iş makineleri binalara giriş çıkışı engelliyor.
Amaç asker yeni bir darbeye kalkışırsa bulunduğu yerden çıkamasın.
Böyle bir şey mümkün değil tabii. Eğer asker oralardan çıkacaksa bu araçların tankları engellemesi pek mümkün değil. Sadece bir iki dakika geciktirir o kadar.
Bunun belli ki "psikolojik etkisi" düşünülüyor.
Bu görüntülerle sanıyorum vatandaşa "Senin sayende demokrasiye sahip çıkabildik, direnişini sürdür" mesajı ile moral verilirken askere de "Bak halk ayakta ayağını denk al" deniyor.
Bunlara bir şey diyemem.
Ancak merakım 10 günü aşkın süredir yüzlerce araç hiç çalışmadan nasıl oluyor da duruyor?
Bir inşaat firması belediyenin emri ile 1500 aracını barikatlar oluşturmak üzere görevlendirdiğini açıkladı.
İyi de 10 günü aşkın süredir bu araçlar hiç çalışmadığına göre, işleri kim neyle yapıyor?
Bu araçlar zaten işe yaramadıkları için depolarda, parklarda mı bekletiliyordu bugüne kadar?
Eğer öyleyse bu kadar çok işe yaramaz araç millî servete zarar değil mi?
Can Ataklı Korkusuz
+++++
"B planı ürkütüyor"
------
Darbe gecesini Çankaya Köşkü'nde geçiren bir bakanla konuştum. "Darbe tehlikesi henüz geçmedi" dedi. Bunu neye dayanarak söylediğini sordum. "15 Temmuz'un üzerinden 13 gün geçti. Hâlâ çok keskin bir kırmızı çizgi çizemiyoruz. Şu, şudur diyemiyoruz. Bu darbenin A planı olduğu gibi B planı ve C planının ne olduğunu bilmiyoruz. Bu bizi ürkütüyor" dedi...
Abdülkadir Selvi Hürriyet
+++++
Bugün iktidara yalakalık yapan yandaşlardan dün Feto'ya methiye düzmeyen 3 kişi sayabilir misiniz?
Akif Kökçe Milliyet (Açık Pencere)
++++++
Yargı bağımsızlığı mı?
-----------
Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Başbakan, Cumhurbaşkanı ve Devlet Bahçeli ile yaptıkları toplantıdan sonra mutlu bir şekilde "Anayasa'da yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı konusunda yapılacak değişikliğe katkı vereceğiz" dedi.
Devletin eğitimden yargıya, ordudan polise tüm kurumlarının içine cemaatlerin on binlerce kişiyle yerleştikleri görüldükten ve acı sonucu yaşandıktan sonra insan hiç değilse bundan sonra kurumlar Meclis'teki tüm partilerin dikkatiyle ve liyakat esasına göre oluşturulsun istiyor.
Oysa Kılıçdaroğlu açıklama yapmadan önce HSYK Genel Kurulu Adalet Bakanı Bekir Bozdağ başkanlığında yapılan olağanüstü toplantıda Yargıtay'a 267, Danıştay'a 75 yeni üye seçti...
Güngör Mengi Vatan
+++++
Bu adamlar o görevlere böyle geldi
----
Darbe girişiminden sonra gözaltına alınanlardan biri de Anayasa Mahkemesi üyesi Alpaslan Altan..
Anayasa Mahkemesi üyesinin gözaltına alınıp alınamayacağı tartışma konusu.. (Bu da çok önemli mesele konuşup, tartışalım..)
*
Alpaslan Altan Cemaatçi mi değil mi; valla bilmem..
Alpaslan Altan darbeci mi değil mi; valla bilmem..
Benim size anlatmak istediğim başka..
Alpaslan Altan Anayasa Mahkemesi üyesi nasıl oldu?
Gelin buna bakalım..
*
Altan Anayasa Mahkemesi raportörüydü.. Meşhur Anayasa Mahkemesi raportörü Osman Can'ın da yakın arkadaşı...
Kankası!..
*
Osman Can AKP'li.. AKP yönetimine girdi, parti meclisi üyesi oldu.. 7 Haziran'da milletvekili seçildi.
1 Kasım seçimlerinde auta çıktı..
Nedendir bilemem!..
Osman Can'ın raportör kankası birileri tarafından Anayasa Mahkemesi'ne üye yapılmak isteniyordu da bu
iş nasıl olacaktı?
Formül bulundu..
26 Şubat 2010 tarihinde Denizcilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı yapıldı.
Ne alaka diyeceksiniz!..
Alakayı anlatayım..
Alpaslan Altan 31 gün sonra üst düzey bürokrat kontenjanından dönemin Cumhurbaşkanı Gül tarafından Anayasa Mahkemesi yedek üyeliğine atandı..
*
Aynı yılın eylül ayındaki anayasa değişikliğiyle de Anayasa Mahkemesi üyesi oldu..
Alpaslan Altan şu anda gözaltında..
Neden mi?
Darbecilikten, paralel yapı üyesi olmaktan, Fethullah'tan emir almaktan..
*
Şimdi soruyorum..
Bu koşar adım yükselişin izahı ne?
Mehmet Tezkan Milliyet