Cumhurbaşkanı olarak yaptığı ilk konuşmada ülkesinin anayasal adı olan “Kuzey Makedonya” yerine “Makedonya” adını kullanması Yunanistan ile yaşanan diplomatik bir tartışmayı yeniden alevlendirdi. Davkova’nın bu sözlerine karşılık Yunanistan Büyükelçisi Sophia Philippidou, açılış törenini terk etti. Törenin sona ermesinden sonra Yunanistan Büyükelçiliği tarafından yapılan yazılı bir açıklamada yeni cumhurbaşkanının söylemleriyle iki ülke arasındaki anlaşmayı ihlal ettiğini ve hem ikili ilişkileri hem de Kuzey Makedonya'nın Avrupa Birliği'ne katılma umutlarını tehlikeye attığı belirtildi.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de yeni cumhurbaşkanının isim seçimi konusunda sosyal medya platformu X üzerinden bir mesaj yayınladı. Mesajda 2018'de imzalanan bir anlaşmaya atıfta bulunan Leyen "Kuzey Makedonya'nın AB'ye katılım konusunda başarılı yoluna devam etmesi için reform yolundan dönememsi ve Prespa Anlaşması da dahil olmak üzere diğer bağlayıcı anlaşmalara saygı göstermesi önemlidir" ifadelerini kullandı.
Makedonya ve Kuzey Makedonya Tartışması
Yunanistan, Makedonya isminin kullanılmasına onlarca yıldır karşı çıkıyorlar. Bu tepkinin asıl nedeni Antik Yunan tarihiyle doğrudan ilgili. Makedonya isminin kullanılması Yunanlılar tarafından Antik Yunan Makedonya Krallığı'nın tarihini kendine mal etme olarak yorumlanıyor. Makedon isminin ve dolayısıyla da bu isimle oluşturulan kültürün Yunanlılara ait olduğunu düşünen Yunan kamuoyu ve ona karşı çıkan Makedon halkı uzunca yıllar bu gerginliğin tırmanması için ellerinden geleni yaptılar. Fakat onlarca yıldır süregelen anlaşmazlık, 2018 yılında imzalanan Prespa Anlaşması ile çözülmüş ve ülkenin ismi Makedonya yerine Kuzey Makedonya olarak tescillendi. Bu anlaşmanın en büyük getirisi Yunanistan’ın Kuzey Makedonya’nın NATO ve AB üyeliklerine onay vermesi oldu. Burada dikkat edilmesi gereken nokta Prespa Anlaşması’nın, Siljanovska-Davkova'nın da dahil olduğu merkez sağ muhalefet grubu tarafından hiçbir zaman kabul edilmemiş olmasıdır. Davkova'nın bundan sonra Makedonya adının kullanıp kullanmayacağı şahsi bir tercihin ötesinde Kuzey Makedonya'nın NATO ve AB üyeliği sürecinde kilit bir rol oynayacak.