Kürt sorunu mu? Devletleşme sorunu mu?

Değerli dostumuz İrfan Sönmez Bey'in 'Kürt sorunu mu? Devletleşme sorunu mu?' başlığıyla yayınlanan kitabı 'Bilgeoğuz Yayınları'ndan kısa bir süre önce çıktı.

Kitap, uzun bir mesâinin ürünü, aynı zamanda Kürtçe bilen bir bölge insanı olarak, 12 Eylül darbesiyle birlikte çok uzun yıllar aralarında Diyarbakır Cezaevi de olmak üzere hapis yatan Ülkü Ocaklı İrfan Sönmez'in şahsî tefekkürünün ve tecrübelerinin de hülasaası kitap.

Konuyla ilgili kitap literatürü, süreli yayın ve internet siteleri olmak üzere pek çok kaynağın taranarak bir otoröportaj tekniğiyle okuyucuya sunulan 'Kürt sorunu mu? Devletleşme sorunu mu?' kitabı, Güneydoğu/Kürt Meselesi olarak adlandırılan ve 1983 yılından bu yana Türkiye Cumhuriyeti devletini meşgûl eden en önemli sorununa, yani terör sorununa tarihî arka planıyla da ışık tutuyor, aydınlatıyor.

'Kürt sorunu' başlığı altında gerçekleşen PKK terörünü, 'Ne demokrasi, ne geri kalmışlık ve ne de mağduriyetler sorunu olmadığını, aksine devlet talebine meşrûiyet kazandırmak için bazen gerçeklere, bazen yalanlara dayanılarak ama olayların hep çarpıtılarak üretilen bir sorun' olarak tanımlıyor ve bunu çarpıcı örneklerle kitabında temellendiriyor İrfan Sönmez.

Etnik Kürt milliyetçiliğinin en büyük sıçramalarını siyasetçilerin hataları yüzünden gerçekleştirdiğini ve son yıllardaki 'çözüm süreci' ve 'Suriye poltikaları'nın içinde güçlendiğini ve merkezî yönetimlerin zaafa uğratılması hâlinde bir ülkenin ne hâle geleceğinin Irak ve Libya örneklerinde görülmesine rağmen, Suriye'yi parçalayacak poltikalarda ısrar edilmesi sonucu Kanton devletçiklerin önünün açıldığını, 'çözüm süreci' denilen süreçte PKK'nın hiçbir sözünü yerine getirmemesine rağmen siyâsî irâdenin masadan kalkmayarak 'Hendek terörü'ne çanak tutulduğu, kitabın sonuç bölümünün çarpıcı tespitlerinden.

PKK etnik Kürt milliyetçiliğinin uzun yıllardır sorun olarak ortaya attığı anadilde eğitim, özerklik, öz savunma gücü, bölgeselleşme, yetki devri, yerel yönetimler özerklik şartları, ulus devletten vageçilmesi, anayasal vatandaşlık hakkı gibi argümanların, devletleşme yolunu açmaya yönelik talepler olduğunu, bu argümanların devletleşme yolundaki engeller olarak kaldırılması taleplerinin 'bırakın devletimizi kuralım' demek olduğundan hareketle, çözümün de bu çerçevenin doğru anlaşılmasında ısrar ediyor ve mücadeleyi terörle mücadele ve ideolojik mücadele olarak iki boyutta ele alıyor İrfan Sönmez.

Bir ülkenin parçalanmasının sosyal ve psikolojik ayaklarını gözler önüne serdikten sonra çok âşina olduğumuz bir süreci anlatıyor; "Önce zihinlerde parçalanmışlık duygusu oluşturulur, ardından bu duygu haritalara işlenir, alıştırma safhası medya üzerinden yürütülür, toplum her sonuca hazır hale getirildikten sonra sınırlar çizilir" diyor. Ve bu satırlarla okuyucuyu tarihin derinliklerine değil, şunun şurasında bir kaç yıl geriye götürerek 'açılım süreci' denilen süreçte olan bitenleri getiriyor gözlerinin önüne...

Kitaptaki bazı hatıralar ve tarihi arka plana dair anektodlar ise hususen çok çarpıcı bölümler…

İrfan Sönmez'in zihnine, emeklerine sağlık…

Henüz daha iki gün önce dokuz evlâdımızı daha kaybettiğimiz ve maalesef görünen o ki, önümüzdeki dönemde de Türkiye Cumhuriyeti'nin başını ağrıtacak ve evlâtlarımızın hayatına mâl olacak PKK terörünü anlamak ve çözümler üzerine kafa yormak için başucu kitaplarımızdan birisi artık 'Kürt sorunu mu? Devletleşme sorunu mu?'.

İrfan Sönmez'i tebrik ediyor ve daha nice kitaplara diyerek sağlık ve esenlik diliyorum…