Küresel sistemin geleceği okyanusun altında. Deniz altı kabloları ABD'nin en büyük korkusu oldu

Küresel sistemin geleceği okyanusun altında. Deniz altı kabloları ABD'nin en büyük korkusu oldu

Tayvan'ın işgalini başlatan şey bir mermi değil, bir tekne çapası olabilir. Şu anda küresel sistemin tamamı binlerce km uzunluğundaki okyanus altı kabloları. Günün birinde herhangi gücün bu gözünü karartıp bu kabloları hedef alması, uluslararası sistemi işgal etmesi ile eş anlamlı.

Bir balıkçı gibi sıradan bir şeyin kıtalararası bağlantıyı bir saniyeliğine kapatması, bir saldırı başlatmak için gereken en kolay yol olarak gözüküyor. Bunun nedeni, küresel telekomünikasyon ağının giderek daha fazla ABD'ye karşı manipüle edilebilen varlıklar tarafından sahiplenilmesi.

ABD ve müttefikleri, bu sektörde yenilikçi olarak hak ettikleri liderliği bir süre önce kaybettiler. ABD için, telekomünikasyonda teknolojik ve stratejik liderliği yeniden kazanmak, ulusal güvenlik için acil bir zorunluluk halini almış durumda. Sizi burada ikna etmeye çalışacağım şey, ABD'nin bu sektörde eskiden gerçekten tekel olduğu ama artık değil.

Amerikan endüstrisinin, özellikle optimizasyon, özel ağlar ve serbest uzay optikleri konusunda, ABD Savunma Bakanlığı'nın büyük yardımıyla bir sonraki derin ufka odaklanması kritik öneme sahip; dahası, yeni yatırımlar için de harika bir fırsat kapısı. Hem kamu hem de özel sektörün aktörleri mevzu bahis zorluğun üstesinden gelmek için şimdiden çalışmalarına başlamış durumdalar.

the-most-vulnerable-place-on-the-internet-security-gettyimages-1362710800.webp

ABD'NİN BİR B PLANI VAR MI?

Amerikan hükümetinin söz konusu alandaki ikilemi, en büyük iki rakibi olan Çin ve Rusya tarafından şimdiden oldukça detaylı incelemelere konu edildi. Şubat 2023'te Çin bandıralı deniz araçları, Tayvan'ın Matsu Adası'na internet erişimini devre dışı bırakarak, takımadaların 13.000 sakininin internetini kesti. Operasyonu altı gün arayla Çin balıkçı ve nakliye gemileri tarafından gerçekleştirildiği iddia edildi. Ukrayna'yı işgalinin bir parçası olarak, Rusya'nın ilk hareketi ülkenin internet hizmetini kapatmak oldu. Matsu Adası'ndaki olaydan altı ay sonra, Ukrayna'nın Rus denizaltılarına karşı yaptığı bir karşı saldırı, görevin ortasında tek iletişim noktası aniden kesildiğinde engellendi. Hiçbir alternatif olmaksızın, yerdeki savaşan güçler geri çekilmek zorunda kaldı ve askeri harekat iptal edildi. Buradaki mesaj açıktı: "Bu savaş yapılacaksa, tek bir telekomünikasyon sağlayıcısının şartlarına göre yapılmamalıdır." Bu faaliyetlere "görünmez ablukalar" adı verildi. ABD ve müttefiklerinin bu olayları daha büyük bir savaşın taktik provasından başka bir şey olarak ele almaları aptallık olduğu konusunda uzmanlar hemfikir.

Amerikan inovasyonu son on yıllar içerisinde ciddi bir sektör yarattı. Ancak inovasyon giderek daha fazla meta haline geldikçe, ABD dip yarışında çok geride kaldı ve işlerin gerektiği gibi yürümesini sağlamak için giderek daha fazla uyumsuz aktörlere bağımlı hale geldi. Bu nedenle özgür dünyanın, ABD Savunma Bakanlığı'nın sektör için en iyi yaptığı şeyi yapması gerekiyor: "Bir sonraki harika teknolojilerin ortaya çıkması için kısa vadeli giriş engellerini ortadan kaldırmak ve bunların küresel olarak kesintisiz ve bozulmamış bir şekilde çalışmasını sağlamak."

Buradaki önyargılar oldukça açık: Bir girişim sermayedarı ve birçok şeyin yanı sıra küresel telekomünikasyona odaklanan bir firma yöneticisi bu teknolojilere yatırım yapmak istediğinde, bu kadar büyük ve önemli bir alan için, ABD ve müttefikleri arasında burada iyi işler yapan yenilikçiler bulmak eskiden olduğundan çok daha zor hale gelmiş durumda.

who-owns-the-undersea-internet-cables-tiny-lights-glowing-around-the-fiber-1024x574.webp

ENDÜSTRİNİN BU HALE GELMESİNDEN ABD Mİ SORUMLU?

II. Dünya Savaşı'ndan sonra Amerikan deniz hakimiyeti, dünyanın şu an sahip olduğu telekomünikasyon sektörünün önünü açtı. Yaklaşık 750.000 mil uzunluğundaki yaklaşık 500 deniz altı fiber optik kablonun, mevcut haliyle Amerika Birleşik Devletleri'ni 22 kereden fazla geçebilen bir yerel geniş bant kablo ağıyla eşleştirilme mucizesi sayesinde, şu anda internet denen fenomenden yararlanabiliyorsunuz. Hatta muhtemelen cebinizde, 2022 itibarıyla yalnızca ABD'de 142.100 çekirdek kulesine ve 452.200 küçük çekirdek düğümüne bağlı bir bilgisayar taşıyorsunuz.

Gelişmekte olan ülkelerdeki istatistikleri saymak daha zor. çünkü her şeyi birbirine bağlayan binlerce kabloyu görmek için sadece yukarı bakmanız yeterlidir. Bunun nedeni, bilginin güç olması ve bilginin iletilmesidir, bu nedenle ABD ordusunun II. Dünya Savaşı'ndan sonra baskın güç olarak sahneye çıktıktan sonra bilginin iletilmesiyle ilgilenmesinin mantıklı bir açıklamasıdır. Bu endüstrinin babası, ilk telefonu, ilk büyük telefon şirketini (AT&T) yaratan ve ardından New York'tan San Francisco'ya ilk kıtalararası telefon görüşmesini yapan Alexander Graham Bell'dir. Ancak bu endüstri, 1950'lerde Bell laboratuvarının etkisi altındaki Fairchild Semiconductor şeklinde girişim sermayesiyle çarpışana ve ABD ordusuyla iç içe geçene kadar çok da büyük bir etkiye sahip değildi.

Şirket, önemli miktarda hükümet araştırma ve geliştirme fonlarıyla finanse edildi ve Minuteman Nükleer Balistik Füze güdüm çiplerine olan ihtiyaçla güçlendirilen bir B-70 Bombardıman Uçağı güdüm Anlaşması'yla önemini arttırdı. Artık koltuğunuzdan Instagram'da gezinebilirsiniz. Bu teknolojinin önemi varoluşsaldır ve bu nedenledir ki dünyadaki herkes bugün Tayvan'ın potansiyel geleceğin hakkında fikir sahibi olabiliyor.

cables-submarinos-destruidos-1024x683.webp

DİP NOKTAYA KAYBEDİLEN BİR YARIŞ

Hissedarlar ucuzu sever. Çünkü üç aylık zaman aralıklarıyla ölçülen bir dünyada bu daha fazla kar anlamına gelir. Amerika kar görürken, yaşam süreleriyle etki ölçen despot rakipleri fırsatlar görür. İtiraf edelim ABD birçok şeyde dünyanın geri kalanına göre üstündür.

Bu sorunun telekomünikasyonun şu anki hali için ne kadar kötü olduğunu abartmak zor. İnternet için küresel trafiğin çoğu deniz tabanı kabloları üzerinden gerçekleşiyor, bunların çoğu bir bahçe hortumu büyüklüğünde ve bir hortum kadar kırılgan olabiliyor, bu da durumu iki kat daha kötü hale getiriyor. Arızalar, Çinli şirketlerin açık ara en aktiflerinden biri olduğu belirsiz bakım şirketleri tarafından karşılanıyor.

Yani Amerika, küresel güvenlik anlayışını sürdürme motivasyonu veya sorumluluğu olmayanlara hem teknolojiyi hem de bakımı emanet etti. Aksi takdirde Tayvan kıyılarındaki dinamik kablolamanın şüpheli bir şekilde kopmaya en yatkın olanlardan biri gibi görünmesinin nedeni ne olabilir? ABC'nin bir raporuna göre, Tayvan'ı dünyanın geri kalanına bağlayan kablolamada son beş yılda 27 kopma yaşandı. Aynı raporda bu sayı "çok" olarak kategorize edilmiş durumda. Doğrudan kablo hizmeti rakibi daha önce Huawei Marine Networks olarak bilinen ve Çin'in Tianjin kentinde bulunan HMN Tech'in kablo sabitleme alanında en hızlı büyüyen şirket olması şaşırtıcı olmamalı.

Amerika'nın gerçekleştirdiği tedavileri hastalıktan daha kötü neticelere kapı aralıyor. ABD, kamu ve özel sektörler dahil daha kalın kablolar inşa etmeye ve bu kabloları jeopolitik olarak hedef alınmayan farklı ülkeler üzerinden yönlendirmeye çalışıyor. Dahası, genel görüş uyduları her derde deva olarak görüyor ancak uyduların kendilerinin ABD'nin odaklanması gereken şeye giden bir kanal olduğunu takdir etmiyor. Uzmanların görüşüne göre alçak dünya yörüngesine dayalı ışınlama teknolojisi bizi özgürleştirecek, ancak en iyi ihtimalle her artan kullanıcıyla hızla kötüleşecek. Uyduların kablolu internetin yerini hiçbir zaman almamasının ve uzun süre almamasının bir nedeni var ve en kötü ihtimalle devletin "diplomatik ilişkilerinin" sadece birkaç şirkete dayanması onları askeri açıdan çok kötü bir duruma sokuyor, bkz: Ukrayna Karşı Saldırısı.

82d7f6b9-1ccb-4c1a-a230-43b1bd0e690b.jpeg

ENDİŞELENMEYİN HER ŞEY DAHA DA KÖTÜLEŞİYOR

Telekomünikasyon devlerinin Çinli olma veya Çin düzenlemelerine tabi olma yüzdesi arttıkça, küresel bilgi ve bilgisayar teknolojisi pazarının büyüyen bir payı, bu şirketlerin tercih edilen ekipman sağlayıcılarına gidiyor ve bunların arasında Çinliler, gelişmekte olan ekonomilerde açık ara en iyi büyümeyi göstermeye devam ediyor. Bunu görmek için çok uzağa gitmeye gerek yok. Atlantic Council'in Afrika Merkezi bunu 2021'de açıkladı ve o zamandan beri, kıtanın 3G ağlarının %50'si ve 4G ağlarının %70'i tek başına Huawei tarafından inşa ediliyor.

2019'da, Afganistan'daki Amerikan askeri üslerinde Huawei puck'ları (telefonunuzu bağlayıp evinizi aramak, e-postanızı kontrol etmek vb. için küçük Wi-Fi erişim noktaları) alabiliyordunuz. ABD hükümetinin olup biteni fark edip ülke için açıkça kötü olan bir şirketi yasaklaması iki yıl daha sürecekti. Çekirdek kulelerine bağlanmanın casussuz ve verimli bir geleceğe giden yol olduğunu düşünüyorsanız, bir kez daha düşünün, çünkü bu sektördeki Çin bağımlılıklarının listesi bu makalenin kelime sınırını aşacaktır.

shutterstock-1034858527.jpg

ÇÖZÜM ARAYIŞLARI SÜRÜYOR

Amerika eski teknolojiyi rakiplerine kaptırdı ve geri alamayacak. Savunma Bakanlığı'nın inanılmaz araştırma ve geliştirme gücünün yanı sıra yenilikçi topluluk, bu endüstrinin bir sonraki nesline iki katına çıkmalı ve bunu özel olarak oluşturulmuş misyona uygun ortaklarla yapmalıdır. Amerika, eski yolları Pony Express gibi gösterirse iyi bir yere geri dönebilir

Birincisi, mevcut boruları daha etkili bir şekilde kullanmaktır. Tüm bu hücresel kuleler, teller ve altyapı, donanımın kendisi Çin ile maliyet açısından asla rekabet edemeyecek olsa da aslında hala birçok şey için çok daha faydalı olacağı açık. Ancak Amerika, ihtiyaç duyulduğunda bunları inşa etmek ve optimize etmek veya iletim sırasında korumak için yeterli şey yapmadı. Bunun nedeni, sürekli olarak gelişen ve ortaya çıkan dijital modülasyon tekniklerini ve kablosuz standartlarını benimsemek yerine, eski sistemlerin gerekenden onlarca yıl daha uzun süre tutulmasıdır. Bu, yavaş ilerleyen ancak yeterince hızlı olmayan kolay bir hedef olması.

Bunu bir adım öteye taşıyarak, birçoğu daha büyük işletmeler için geleneksel taşıyıcı veya Wi-Fi alternatiflerinden çok daha güvenli ve daha hızlı olan tamamen dijital ağlar ve özel 5G bile kuruyor. ABD Savunma Bakanlığı 2025 fa yılında bu alandaki çabalara 200 milyon dolardan fazla bir bütçe ayırdı. Buna çabaların sivil dünyaya geçmesine yardımcı olmak için "Çift Kullanımlı 5G kullanım durumlarını " çözen kişi için 80 milyon dolar da dahil.

Açık Radyo Erişim Ağları, Savunma Bakanlığı yaşamının giderek daha önemli bir parçası haline geldi ve tesisler, bilgisayarlardan üsteki depolara kadar her şeye güç sağlamak için özel 5G'yi benimsiyor ve hala tercih ettiğimiz bir taşıyıcı tanıtılmış değil.

Şimdiye kadar yapılan harcamalar küçüktü, ancak doğru çözümlerin olgunlaşmasına izin verildikçe bu yenilikler özel sektöre büyük ölçüde yayılacak ve özel sektörün Savunma Bakanlığı'nın gelecekte sektörün roket yakıtı olarak hak ettiği yeri alması pek çok uzmanı sukutuhayele uğrattı.

dataunderthesea-image02-07142020-1024x577.jpg