Dünya genelinde ekonomik aktiviteye ilişkin endişeler ve para politikasına yönelik belirsizlikler, varlık fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ediyor.
ABD'de devam eden borç limiti krizinin yanı sıra ABD Merkez Bankası'nın (Fed) para politikasına ilişkin soru işaretleri de fiyatlamalara dahil olmayı sürdürürken, Fed Başkanı Jerome Powell'ın cuma günkü sözle yönlendirmeleri başta olmak üzere hafta boyunca Fed yetkililerin yapacağı açıklamalar yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, ülkede iş gücü piyasasında ve enflasyonda yavaşlama eğiliminin ortaya çıkmasına karşın istenilen seviyede olmadığını belirterek, bu durumun Fed'in gelecek dönem para politikalarına ilişkin belirsizlikleri beslediğini ifade etti.
Geçen hafta açıklanan verilere göre, Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi, mayısta aylık 5,8 puan azalışla 57,7'ye gerileyerek son 6 ayın en düşük değerini alırken, tüketicilerin uzun vadeli enflasyon beklentisi ise yüzde 3,2 ile 2011'den bu yana en yüksek seviyesini kaydetti.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Banka'nın büyük ihtimalle politika faizini sabit tutacağı öngörülürken, 25 baz puan faiz artırabileceğine yönelik beklentiler yüzde 17 seviyesinde bulunuyor.
Analistler, ülkede borç limiti krizine ilişkin gelişmelerin de yakından takip edildiğini aktararak, ABD Kongresi Bütçe Ofisi'nin (CBO), "borç limitinin artırılmaması halinde haziran ayının ilk iki haftasında hükümetin borçlarını ödeyemeyebileceğine" yönelik uyarısında bulunduğunu hatırlattı.
Yoğun veri gündemi öncesinde emtia fiyatları da yeni haftaya karışık bir seyirle başlarken, altının ons fiyatı yüzde 0,4 artışla 2.018 dolardan, Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 0,3 azalışla 73,8 dolardan işlem görüyor.
Cuma günü New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 0,16, Dow Jones endeksi yüzde 0,03 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,36 geriledi. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya sınırlı yükselişle başladı.
Avrupa'da ekonomik aktiviteye ilişkin endişeler artmaya devam ederken, enflasyonun hala istenilen seviyenin oldukça üzerinde olması gelecek dönem para politikasına ilişkin fiyatlamaları zorlaştırıyor.
Bu hafta bölgede açıklanacak makroekonomik verilerde ekonominin durumuna ilişkin sinyallerin piyasalarda oynaklığı artırması bekleniyor. Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın cuma günü yapacağı açıklamalar da yatırımcıların odağında bulunuyor.
Cuma günü Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,50, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,31, İtalya'da MIB 30 endeksi 0,92 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,45 yükseldi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya yükselişle başladı.
Asya'da pay piyasaları haftaya karışık seyirle başlasa da kapanışa yakın alış eğilimi öne çıkarken, Çin'de yarın açıklanacak makroekonomik veriler öncesi yatırımcıların temkinli hareket ettiği görülüyor.
Analistler, ülkede ekonomik aktiviteye ilişkin endişelerin giderek arttığını aktararak, yarın açıklanacak verilerden alınacak sinyallerin piyasaların yönü üzerinde etkili olmasının öngörüldüğünü bildirdi.
Öte yandan, bugün Japonya'da açıklanan verilere göre, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) yüzde 5,8 artarak beklentilerin oldukça altında kaldı.
Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,7, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,4 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,4 değer kazanırken, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,1 geriledi.
Yurt içinde cuma günü satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü önceki kapanışın yüzde 1,08 altında 4.795,61 puandan tamamladı.
Dün yapılan Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri'nde henüz resmi sonuç ortaya çıkmazken, oy sayımı da devam ediyor.
Dolar/TL, cuma günü yüzde 0,2 artışla 19,5783'ten kapanmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 19,6220 seviyesinden işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt dışında Avro Bölgesi’nde sanayi üretimi ve ABD'de New York Fed imalat endeksi verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 4.900 ve 5.000 seviyelerinin direnç, 4.750 ve 4.600 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.
