Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, ekonomide ciddi bir toparlanma olduğunu, ABD ve AB ülkelerinin aksine, Türkiye’deki ekonomik göstergelerin salgın öncesindeki seviyeyi de aştığını kaydetti. Bakan Elvan, pazartesi günü yapılan AK Parti MKYK toplantısında ve önceki gün de bazı AK Parti milletvekillerine, ekonomideki son gelişmelerle ilgili bir sunum yaptı. Edinilen bilgilere göre Bakan Elvan, yaptığı sunumda “Ekonomik göstergeler olumlu gidiyor, dengeler düzeliyor. Ciddi toparlanma var. Bunda turizm ve ihracat gelirlerinin katkısı büyük. Kamu tasarrufuna azami özen gösteriliyor. Aldığımız tedbirler olumlu sonuçlar veriyor. ABD ve AB ülkeleri pandemi öncesindeki seviyeye henüz gelebilmiş değil. Ama Türkiye olarak pandemi öncesi durumdan daha iyiyiz. Dövizdeki yükselişin bize bir yükü oldu. Ama dikkatli ve prensipli davranırsak bu yükü hafifletiriz” ifadelerine yer verdi.
BİREYSEL KREDİLERDE CİDDİ BİR ARTIŞ VAR
Bakan Elvan “Türkiye’de şu anda bireysel kredilerde ciddi bir artış var. Kurumsal kredilerde ise promlem yok. Ödemelerinde sıkıntı söz konusu değil. Bireysel kredilerin sınırlandırılması için bankalarla görüşmelerimiz var. Bu konuda bazı tedbirler aldık ama yeni tedbirler de gündeme gelecek. Bankalardan, bireysel kredilerin özenle takip edilmesini istedik. Ayrıca kurumsal olarak alınan kredilerin, yani bir yatırım projesi için alınan teşvik kredilerinin, gerçekte bu proje için kullanıp kullanılmadığı konusunda yeni bir prosedür oluşturacağız. Takibi yapılacak. Yeni kredi verilirken gerçek anlamda yatırım için kullanılıp kullanılmadığı dikkate alınacak. Alınan krediye konu olan yatırımın gerçekleşme durumuna bakılacak” şeklinde konuştu. Elvan’ın sunumu sırasında bazı MKYK üyeleri de, yatırım için çekilen kredileri dövize çevirenler olduğunu, bunun önüne geçilmesi gerektiğini dile getirdi.
BÜTÜN KESİMLERİN KREDİYE ULAŞMASI GÜÇLEŞTİ
Türkiye Gazetesi''nden Yücel Kayaoğlu''nun haberine göre geçen yıl TL kredi büyümesi 700 milyar TL’ye yaklaşmıştı. Özellikle 2020’nin ortalarında, pandeminin reel sektör ve hane halkları üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için düşük faizli, uzun vadeli kredi genişlemesine gidilmişti. Sadece temmuz, ağustos ve eylül aylarını kapsayan dönemde ise TL kredi büyümesi 160 milyar liraya dayandı. Sonradan 3. çeyrekteki bu kredilerin yaklaşık 80 milyar TL’ye yakın kısmının, amacı dışında kullanıldığı görüldü. İhtiyacı olmayanlar bu kredileri kullanarak; yüksek kâr hırsıyla altın, döviz ve otomobil aldı. Sonuçta dolar ve altın yükseldi. Altın ve otomobil ithalatı patladı. İki önemli denge olan enflasyon ve cari açıkta tırmanış yaşandı, makroekonomik dengeler bozulmaya başladı. Ardından ekonomiyi soğutmak için kaçınılmaz olarak yüksek faiz faturasıyla karşılaşıldı. Bütün bu süreçlerin ardından özellikle Kasım 2020’den itibaren, gerçekten de krediye ihtiyacı olan reel sektör başta olmak üzere, bütün kesimlerin finansmana ulaşması güçleşti.
PİYASALARDA NAKİT SIKIŞIKLIĞI İDDİASI
Bu arada, piyasada nakit sıkışıklığı olduğuna dair iddiaları da cevaplayan Elvan “Para arzı konusunda bir sıkıntı yok. ‘Para yok’ deniyor ama olması gerekenden fazla para var piyasada” dedi. Bazı milletvekili ve MKYK üyeleri de “Bu paranın tahvil gibi araçlarla piyasadan çekilmesi” önerisinde bulundu. Bakan Elvan, Kamu İhale Kanunu’ndaki istisnaların daraltılması için de çalışma yapıldığını, önümüzdeki dönemde ekonomiye ilişkin yapısal değişikliklerin Meclis gündemine getirileceğini söyledi.