Her yıl milyonlarca insan, dünyanın dört bir yanındaki maratonlarda bir araya gelerek ter döküyor, sınırlarını zorluyor ve toplumsal dayanışmayı güçlendirdi.
Londra, New York, Tokyo ve İstanbul gibi şehirlerde düzenlenen bu dev etkinlikler, sadece bir spor müsabakası olmanın ötesine geçerek sağlık, çevre bilinci ve hayırseverlik için birer platform haline geldi.
Maratonlar, rekor katılımlar ve yenilikçi teknolojilerle dikkat çekerken, bilim insanları ve uzmanlar bu etkinliklerin bireyler ve toplumlar üzerindeki etkilerini mercek altına aldı.
Bu yıl, Londra Maratonu 50 binden fazla koşucuyu ağırlarken, New York Maratonu 55 bin katılımcıyla kendi rekorunu kırdı.
İstanbul Maratonu ise Asya ve Avrupa’yı birleştiren eşsiz parkuruyla 40 bin koşucuyu buluşturdu.
Organizatörler, bu etkinliklerin ekonomik katkısının yanı sıra sosyal farkındalığı artırdığını vurguladı.
Örneğin, Londra Maratonu’nun geliri, hayır kurumlarına 70 milyon poundun üzerinde bağış sağladı.
Uzmanlar, maratonların çevresel ayak izinden fiziksel sağlık üzerindeki uzun vadeli etkilerine kadar pek çok konuyu tartıştı.
BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR NE SÖYLÜYOR?
Maraton koşularının insan sağlığı üzerindeki etkisi, bilim dünyasında geniş bir araştırma konusu. Oxford Üniversitesi’nden spor bilimci Prof. Dr. David Grey, “Maraton koşusu, kardiyovasküler sağlığı güçlendiriyor ve stresle mücadelede etkili. Ancak aşırı yüklenme, eklem ve kas yaralanmalarına yol açabilir” dedi.
Grey’in British Journal of Sports Medicine’de yayımlanan çalışması, düzenli maraton koşan bireylerde kalp fonksiyonlarının %20 iyileştiğini, ancak yetersiz hazırlık yapanlarda sakatlanma riskinin %30 arttığını gösterdi.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) Dr. Daniela Rus, teknolojinin maratonlardaki rolüne dikkat çekti:
“Akıllı saatler ve biyosensörler, koşucuların nabız, hidrasyon ve yorgunluk seviyelerini anlık olarak izliyor. Bu veriler, hem performansı artırıyor hem de sağlık risklerini azaltıyor.”
Rus’un ekibi, Boston Maratonu’nda test edilen bir yapay zekâ sisteminin, koşucuların bitiş çizgisine ulaşma olasılıklarını %95 doğrulukla tahmin ettiğini belirtti.
UZMAN GÖRÜŞLERİ: MARATONLARIN ÇİFT YÖNLÜ ETKİSİ
Japonya’daki Kyoto Teknoloji Enstitüsü’nden Prof. Dr. Hiroshi Ishiguro, maratonların toplumsal etkisini övdü:
“Tokyo Maratonu gibi etkinlikler, bireyleri bir amaç etrafında birleştiriyor. Japonya’da koşucular, depremzedeler için bağış topluyor; bu, dayanışmanın güçlü bir örneği.”
Ancak Ishiguro, etkinliklerin karbon ayak izine dikkat çekiyor ve organizatörlerin daha sürdürülebilir çözümler geliştirmesi gerektiğini vurguladı.
Londra Sanat Üniversitesi’nden Dr. Emily Thornton ise maratonların kültürel boyutuna odaklandı:
“Bu etkinlikler, şehirlerin ruhunu yansıtıyor. Londra Maratonu’nun geçtiği Tower Bridge veya İstanbul’un Boğaz manzarası, koşuculara unutulmaz bir deneyim sunuyor. Ancak kalabalık, yerel halk için bazen rahatsızlık oluşturabilir.”
Thornton, organizasyonların yerel topluluklarla daha fazla iş birliği yapması gerektiğini savundu.
MARATONLARIN YENİ YÜZÜ
Maratonlar, teknolojinin ve çevre bilincinin etkisiyle dönüştürdü. Berlin Maratonu, tamamen karbon nötr bir etkinlik olmayı başardı. Tüm lojistik elektrikli araçlarla yapılırken, koşuculara geri dönüştürülebilir malzemelerden yapılmış madalyalar verildi.
TARTIŞMALAR VE GELECEK
Maratonların popülaritesi artsa da, bazı eleştiriler eksik olmuyor. Çevresel etkilerin yanı sıra, yüksek katılım ücretleri ve elit koşuculara odaklanma, amatör koşucuların motivasyonunu etkileyebiliyor.
Aşırı kalabalık nedeniyle şehirlerdeki günlük yaşamın aksaması, yerel halkın tepkisine yol açabiliyor.
Dr. David Grey, “Maratonlar, kapsayıcı olmalı. Hem elit sporcular hem de amatör koşucular için eşit fırsatlar sunulursa, bu etkinlikler daha büyük bir etki oluşturur” dedi.
Maratonların sadece bir yarış değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı ve toplumsal hareket olduğunu kanıtladı.
Koşucular, her adımda hem kendi sınırlarını hem de dünyanın sorunlarını aşmaya çalıştı.
Uzmanlar, teknolojinin ve bilimin bu yolculuğu daha güvenli ve anlamlı kılacağını düşündü.
Prof. Dr. Hiroshi Ishiguro, “Maratonlar, insan ruhunun dayanıklılığını gösteriyor. Teknoloji bu ruhu desteklerse, gelecekte daha büyük zaferler göreceğiz” diyerek geleceğe umutla baktı.
Asfalt üzerindeki bu küresel koşu, sadece bir yarış değil; insanlığın ortak bir hedef için attığı adımların güçlü bir yansıması.