Berlin'deki Charite Tıp Üniversitesi Biyokimya Enstitüsü Direktörü ve Londra'daki Francis Crick Enstitüsü Grup Lideri Prof. Markus Ralser önderliğinde yürütülen araştırmada Kovid-19 hastalarını kanında hastalığın ciddiyetine göre farklı düzeylerde görülen 27 protein tanımlandı.
Yıl başından bu yana sürdürülen çalışmada 160 Kovid-19 hastasından hastaneye yatırıldıkları zamanda alınan kan örnekleri incelendi ve ortaya çıkan proteinin hastalığın ilerleyişi konusunda öngörüde bulunmak için kullanılıp kullanılamayacağı araştırıldı.
KAN TESTİ İLE MUTLU HİPOKSİ ÖNCEDEN TESPİT EDİLEBİLİR
Kan testi doktorlara hastanın ne derece ağır durumda olduğunu anlamak adına bir "dijital resim" sunması amaçlanıyor. Hastanın yüzüne bakarak anlaşılamayacak olan bu bilgi doğru tedavinin doğru zamanda başlatılması için çok önemli.
Örneğin, bazı Kovid-19 hastaları nispeten kendini daha iyi hissetmeye başlarken birden durumu kötüleşebiliyor. "Mutlu hipoksi" olarak bilinen bu tür durumların önceden tespitinde kandaki protein bilgisini ölçen kan testinin yardımcı olabileceği umuluyor.
Kan testinin hangi hastaların yoğun bakım ünitesinde yatırılmasına dair bir dayatmada bulunamayacağı, ancak doktorlar için zor durumlar karşısında kendilerinden daha emin şekilde karar vermelerini kolaylaştıracak ek bir bilgi kaynağı olabileceği belirtiliyor.
KAN TESTİNİN HASTANELERDE ONAYLANMASI İÇİN GİRİŞİMLER BAŞLADI
Yakın bir zamanda onaylanan yeni bir denemede 24 hasta üzerinde yapılan kan testleri ile 19 hastadan 18'inin hayatta kalacağının, beş hastanın ise kurtulamayacağının öngördüğü belirtildi. Bu denemeyle ilgili The Guardian gazetesine değerlendirmede bulunan Prof. Ralser, kan testi ile hangi hastanın oksijen desteğine ya da suni solunum cihazına ihtiyaç duyduğunu oldukça doğru bir şekilde tespit ettiklerini belirtti. Prof Ralsen ayrıca ilk başta ağır olmayan ama kötüleşme riski bulunan hastaların da anlaşıldığını açıkladı.
Yapılan çalışmada salgının ilk evrelerinden örnek toplandığını ve bu dönemde ağır hastaların ölüm riskini azaltan ve tedavide standart haline gelen deksametazon ilacının verilmediğini hatırlatan King's College öğretim üyelerinden Prof. Manuel Mayr, protein tespit eden kan testinin son tıbbi tedavileri de içerek şekilde yeniden bağımsız denemelere ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi. Mayr araştırma ekibinde yer almıyor.
Öte yandan kan testinin İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya'daki hastanelerde onaylanması için girişimlere başlandı. Buralarda önümüzdeki haftalarda başlaması beklenen çalışmalardan elde edilecek verilerin sağlıkla ilgili yetkili organlara sunulması ve kan testlerinin daha geniş kullanımının önünün açılması bekleniyor.
Kaynak: Euronews
Hamilelik döneminde hangi testler yapılmalıdır?
Meme kanserinde erken teşhisin önemi nedir?
Bebeklerde İshal hastalığının nedenleri nelerdir?
"Beni Türk Milletini kurtarmaya Cenab-ı Allah görevlendirdi" |Tarihçi Muhittin Nalbantoğlu anlatıyor
İskeçe Müftüsü Ahmet Mete'ye yapılan çirkin saldırının arkasındaki gerçekler
Temel Karamollaoğlu Cumhurbaşkanlığı sisteminden erken seçime soruları yanıtladı
