Ankara''da özel bir hastanede Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı olarak görev yapan Doç. Dr. Duran Tok, bağışıklık sisteminin vücuda giren yabancı olan mikroorganizmalara veya hastalık etkilerine karşı vücudu savunan vücut yapılarının bütünü olduğunu belirtti. Bağışıklık sisteminin önemli görevlerinden birinin de organize çalışması olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Tok, korona virüs enfeksiyonu geçiren kişilerde belirli miktarda sitokin artışının görüldüğünü kaydetti. Doç. Dr. Tok, "Covid-19 enfeksiyonu sonucunda oluşan sitokin artışı ve bu sitokin artışının bağışıklık elemanlarına T hücrelerinden tutun doğal öldürücü hücrelere kadar birçoğunu aktive etmesi neticesinde sadece bu saldırı virüse karşı değil, kanserli hücrelere de karşı olabiliyor" ifadelerini kullandı.
İKİ HASTADA KANSERLİ HÜCRE KAYBOLDU
British Journal of Haematology dergisinde yayımlanan makaleyi örnek olarak gösteren Doç. Dr. Tok, "61 yaşında bir erkek hasta lenf kanserine yakalanıyor. Lenf kanseri ile ilgili temel tedavileri henüz almadan, belirli bir süre sonra hırıltılı solunum, nefes darlığı, öksürük benzeri tabloyla hastaneye başvuruyor. Yapılan tetkiklerde Covid-19 olduğu öğreniliyor. Burada her şey ortaya çıkmıyor. Hasta taburcu oluyor. Destek tedavileri veriliyor. Daha sonra lenf kanseri kontrolü için yaklaşık 3-4 ay sonra tekrar hastaneye başvuruyor. Bu başvuru esnasında lenf kanserinde bir gerileme, oluşan ''lenfomatoid'' dediğimiz düğme şeklindeki şişliklerde sayı ve kıvam olarak azalma tespit ediliyor" diye konuştu.
Bir diğer vakanın da İspanya''da olduğunu söyleyen Tok, "Onkoloğun takip ettiği metastazlı bir hasta Covid-19’a yakalanıyor. Yine Covid-19 enfeksiyonu geçirdikten sonra akciğer kanserine yönelik tetkiklerle durumu araştırılıyor. Buradaki amaç akciğer kanserinin durumu. Fakat İspanyol onkolog şunu tespit ediyor; akciğer kanserinde yapılan görüntülerde kanserli hücrenin kaybolduğunu, yani Covid-19’dan sonra bu metastazın kaybolduğunu tespit ediyor" dedi.
''KANSER HÜCRELERİNE DE SALDIRARAK GERİLEME SÖZ KONUSU''
Herkeste kanser hücresi potansiyeli taşıyan hücreler oluşmuş olabileceğini kaydeden Doç. Dr. Tok, "Bizim bağışıklık sistemimizde yabancı ve kanser potansiyeli oluşan hücreleri bağışıklık sistemimiz alt edebiliyor. Kanserli hücreyi vücut tanıyor. Buna karşı zaten bir reaksiyonu var. Ama yetersiz ve tamamen hepsini ortadan kaldıracak bir reaksiyon olmadığını düşünelim. Covid-19''dan dolayı bir tetiklenme ortaya çıkıyor. Artık sitokinlerin etkisiyle bağışıklıkta bu işlemi yapacak hücrelerin adeta çıldırdığını ya da çok fazla aktive olduğunu düşünelim. O aktive olduğu hedef hücrelere karşı daha fazla saldırıyor. Yani sitokin fırtınası, sitokin çoğalmaları neticesinde bağışıklığın bu kanser hücrelerini ortadan kaldıran komponentleri (bileşen) çok aktive olarak, sadece Covid-19’a değil, kanser hücrelerine de saldırarak onlarda bir gerileme, ortadan kaldırma söz konusu" diye konuştu.
Doç. Dr. Tok, böyle bir bağışıklık aktivasyonun bugün korona virüs ile olduğunu söyleyerek, "Bağışıklık aktivasyonun aslında sadece Covid-19 enfeksiyonuna karşı değil hatta vücudumuzdaki kanser hücrelerine karşı da olabileceğini ben vurgulamak istiyorum. Yapılan çalışmalar, Covid-19''a karşı oluşan bağışıklığın kanser hücrelerine karşı da etkili olabileceğini göstermektedir" ifadelerini kullandı. (DHA)
