İran medyasına konuşan Mansuri'nin ismi açıklanmayan bir kardeşi, cesedin teşhis için gösterildiğini ancak İranlı yetkililerin açıkladığının aksine halen kendilerine teslim edilmediğini söyledi.
Mansuri'nin kardeşi, cesedin teşhisine ilişkin, "Cesedi bize gösterdiler ancak yüzü teşhis edilemeyecek derecedeydi. Gördüğümüz cesedin ne başının boyutları ne de cesedin ebatları kardeşimle uyuşmuyordu" dedi.
Bu yüzden ailesi olarak cesedin yüzde 50'sini dahi teşhis edemediklerini belirten Mansuri'nin kardeşi, adli tıp testlerinin sonucunu beklediklerini ifade etti.
Yargıda yolsuzluk ve rüşvet davasının sanıklarından firari yargıç Romanya'da ölü bulunmuştu. Eski Yargı Erki Başkanı Sadık Amuli Laricani'nin Yardımcısı Ekber Taberi'nin yargılandığı davada 500 bin avro rüşvet almakla suçlanan Mansuri, insan hakları aktivistleri tarafından da 2013 yılında en az 20 gazetecinin tutuklanarak işkence görmesinden sorumlu tutuluyordu.
İranlı eski yargıç, 9'uncu Kültür ve Medya Mahkemesinin Başkanı olduğu dönemde de gazetecilere yönelik hak ihlalleriyle suçlanıyordu.
Ülkenin en büyük yolsuzluk davalarından biri olarak nitelenen Taberi'nin yargılandığı davadaki firari 5 yargıçtan biri olan Mansuri, haziran başında sosyal medya hesabından yayımladığı görüntülü mesajında, yargılanmaktan çekinmediğini ve ilk fırsatta İran'a giderek mahkemede ifade vereceğini söylemişti.
Mansuri, 13 Haziran'da firar ettiği Romanya'da polis tarafından yakalanarak Interpol'e teslim edilmişti. Yakalandıktan sonra Bükreş'te çıkarıldığı mahkemede, adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Mansuri'nin 19 Haziran'da aynı kentte kaldığı otelin penceresinden düşerek öldüğü açıklanmıştı.
Bükreş Başsavcılığı, 24 Haziran'da yayımladığı açıklamada, otopsi raporlarının Mansuri'nin yüksekten düşme sonucu hayatını kaybettiğini gösterdiğini duyurmuştu. İran ise Mansuri'nin Romanya'da adli gözetim altındayken ölmesi nedeniyle olaydan Romanya hükümetinin sorumlu olduğunu savunmuştu.