Koray Aydın: İktidarın en çok uğraştığı partiyiz

Koray Aydın: İktidarın en çok uğraştığı partiyiz

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın, “İktidarın en çok uğraştığı partiyiz, onun için 'İYİ Parti cesurlar hareketidir' diyoruz. Her görüşten insanın toplandığı bir siyasi akımız.” İfadelerini kullandı.

Devlet Bahçeli'nin ısrarıyla zoraki ayakta tutulan Cumhur İttifakı'nın MHP seçmeninin içine sinmediğine işaret eden İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın "Türk Milliyetçiliği ideolojisine gönül vermiş MHP seçmeninin kilit rol oynayacağını düşünüyorum. Yapılan anketler büyük şehirlerde MHP seçmeninin arayış içerisinde olduğunu göstermektedir. Seçimin neticesini de onlar tayin edecektir" dedi.

Karadeniz Ekspres Gazetesi'nden Fatma Yavuz'un sorularını cevaplayan Koray Aydın siyasi gündemle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İYİ Parti'nin Türk siyasetine yön veren bir parti konumuna geldiğini söyleyen Aydın, "16 yıldan beri ilk defa Türkiye'de toplumsal meselelere dayalı iktidarı sıkıştıran bir muhalefet anlayışı var. Bu partimize ivme kazandırdı. İktidarın en çok uğraştığı partiyiz, onun için 'İYİ Parti cesurlar hareketidir' diyoruz. Her görüşten insanın toplandığı bir siyasi akımız. Mahalli seçimlerden güçlenerek çıkıp, sonraki seçimlerin alternatifi partisi olacağız" diye konuştu.

Koray Aydın, yaptığı açıklamalarda şu ifadeleri kullandı:

ÇOK CİDDİ BİR KRİZ VAR

“Bugüne kadar yapılan mahalli seçimlerde adayların bu kadar erken açıklandığı bir dönem hatırlamıyorum. Henüz Aralık ayındayız, ay sonuna kadar bütün partiler adaylarını belirleyecektir. Bu da şunu gösteriyor; bütün siyasi partiler bu mahalli seçimlere çok önem veriyor. Özellikle iktidar partisi bu seçimleri bir imtihan olarak görüyor ki; adaylarını seçimden çok önce belirledi. Bunun bir nedeni olmalı? O da şudur; Türkiye'de şu anda bir kriz yaşanıyor. İktidarın saklamaya çalıştığı, adına kriz demediği ve bu işi dış güçlere havale ediyor. Sanki ekonomimizi dış güçler yönetiyormuş gibi bir algı yaratarak üzeri örtülmeye çalışılıyor. Ama vatandaşın yaşayarak gördüğü bir krizle ülkemiz karşı karşıyadır. Bu ciddi bir kriz çünkü vatandaşın cebini ilgilendirmektedir. Vatandaş şunu iyi bilsin; İktidar yalan söylüyor, halk kandırılıyor. Burada yüzde 50'lere yaklaşmış bir enflasyonla karşı karşıyayız. Şöyle söylemek daha doğru olur; Türkiye Ak Parti'nin teslim aldığı 2002 yılındaki enflasyon rakamlarının üstüne çıkmıştır. Türkiye'yi kötü yönettiler şimdi de gerçekle yüzleşiyorlar. “

“Hangi partiye oy vereceğini söyleyemeyen yüzde 20'lik yeni bir kitle oluşmuştur. Bu kitle nereye oy vereceğini söylemiyor ama belli ki bu ekonomik krizden etkilenmiş, kafası karışmış ve arayış içerisine girmiştir. Bunun hükümet de farkında, bu seçimde büyük illeri kaybetme korkusu yaşıyor. Çünkü onlar küçük yerlerle değil büyük yerlerle ilgileniyorlar, büyük illerle Türkiye'yi yönetiyorlar. Rant ekonomisi büyük şehirlerde dönüyor. Ve bu bir soygun düzenine dönüştü. Bu nedenlerle bu seçim kritik hale geldi.”

HANGİ DEVLETİN BEKASI?

“Birbirine söylenmedik söz bırakmayan MHP ve AKP tekrar bir araya gelmek lüzumunu hissetti. 'Devletin' bekası için bunu yaptılar ama bu bildiğimiz 'devlet' değil. Genel başkanın bekası için yapılmış bir girişimdir. Kendini kurtarmaya yönelik bir girişimdir. Bunula aslında Türk Milliyetçiliği fikriyatına ihanet edilmektedir. Çünkü, daha 15 gün önce 'Türküm' demeyi ırkçılık sayan bir Cumhurbaşkanına karşı, Türk Milliyetçiliği ideolojisini benimsemiş bir insanın bu sözleri dikkate almadan, 'her şey bitmiştir, kapılar kapanmıştır' dedikten sonra yapılan bu görüşmeler Türk Milliyetçilerinin gönlünde yer tutmamıştır. O bakımdan bu seçimde partisine hakim olabileceğini de düşünmüyorum. Büyük seçimlerin kaybedilmesinde Türk Milliyetçiliği ideolojisine gönül vermiş MHP seçmeninin kilit rol oynayacağını düşünüyorum. Yapılan anketler büyük şehirlerde MHP seçmeninin arayış içerisinde olduğunu göstermektedir. Seçimin neticesini de onlar tayin edecektir.”

“Yeni bir partiyiz. Sadece partiyi kurarken bize katılmış 9 belediyemiz var. Bu manada belediye meclis üyemiz, il genel meclis üyemiz yok. Dolayısıyla bizim kaybedecek bir şeyimiz yok, bizim kazanacağımız çok şey var. O nedenle biz İYİ Parti olarak daha rahatız. Biz seçime giderken milletvekilimiz yoktu, şimdi grubumuz var, Türk siyasetine yön veriyoruz. 16 yıldan beri ilk defa Türkiye'de toplumsal meselelere dayalı iktidarı sıkıştıran bir muhalefet anlayışı var. Bu da partimize ivme kazandırdı. Düne kadar yoksulduk, paramız yoktu. Şimdi ocak ayında para alacağız dolayısıyla kendi finansmanına da kavuşmuş bir siyasi parti olacağız. İktidarın en çok uğraştığı partiyiz, onun için 'İYİ Parti cesurlar hareketidir' diyoruz. İYİ Parti her görüşten insanın toplandığı bir siyasi akım oldu. Bulunduğu yeri bu mahalli seçimlerde güçlendirirse bir sonraki seçimin alternatif partisi haline gelecektir.”

İTTİFAK DEĞİL İŞ BİRLİĞİ

“Biz ittifak kelimesini reddediyoruz. Biz buna iş birliği diyoruz. Bu bir demokrasi iş birliğidir. Çünkü, Türkiye'de demokrasiye kast eden bir iktidar var. Kanun tanımayan, anayasa tanımayan, kendi düzenini kuran ve bunu yaparken de kendisine bir yandaş muhalefet partisi bulmuş, mevcut durumunu daha da kuvvetlendirmiş. Devlet gücünü zorbalık aracı haline dönüştürmüş, devletin çalışanlarını kendi çalışanı haline dönüştürmüş bir parti devletiyle karşı karşıyayız. Bu nedenle Demokrasinin yeniden tesisi için, insan hak ve hürriyetlerinin uygulanabilmesi için bir şeyler yapmak lazım. Bu iş birliği de bunlardan kaynaklanıyor. Yoksa partilerin bunların dışında bir arayışları yok. Böyle bir ihtiyaç olmasa partilerin bir araya gelmesi de çok mümkün olmaz.”

İlgili Haberler