İYİ Parti Teşkilat Başkanı ve Ankara Milletvekili Koray Aydın, Fox TV'de canlı yayınlanan İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat programında gündeme dair açıklamalar yaptı.
Aydın, HDP'li Sırrı Süreyya Önder'in İYİ Parti'ye yönelik ifadelerine yanıt vererek, "Ne zaman İYİ Parti yükselişe geçiyor, o zaman bu tür saçma sapan açıklamalar gündeme getiriliyor." dedi. Aydın, "Ben bu sözlerin AKP ile karşılıklı anlaşma çerçevesi içerisinde dile getirildiğini düşünüyorum ve bu sözlere cevap verilmesi gereğini bile görmüyorum." şeklinde konuştu.
Koray Aydın'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Evde neler yapacağımız kurallara bağlı, evde onlara dikkat ediyoruz. Evin patronu da eşim olduğu için bu uygulamaların çok doğru bir şekilde yapıldığını söyleyebilirim.
Bu dönemde adete sahada Mehmetcik gibi çalışan bütün sağlık çalışanlarımıza teşekkürlerimizi sunuyorum. Sağlık çalışanlarının şehit sayılması için bir teklif götürmüştük gerekli adımların atılması çağrısında bulunuyorum.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER'E YANIT
Sırrı Süreyya Önder tanınan bir isim. Yeşiköy mutabakatı vardı, Dolmabahçe’de bunu okuyan, benim Türk Milletinin acı günü olarak gördüğüm bir mutabakatın sözcüsüdür kendisi. Masa yıkıldığında o zaman Meclis kürsüsünde neler söylediğini herkes biliyor. AKP’lileri tehdit ediyordu. ‘Kandil haber gönderen kimmiş, mahkemelerde bunları konuşacağız’ diyor. Aynı Sırrı Süreyya Önder, benzer bir konuşmayla, ‘Bize aracı gönderenler’ diyor. Böyle saçma sapan bir şey olabilir mi?
"NE ZAMAN İYİ PARTİ YÜKSELİŞE GEÇİYOR, BU TÜR SAÇMA AÇIKLAMALARA GÜNDEME GETİRİLİYOR"
Daha önce demişlerdi ki İYİ Parti bizim sayemizde Meclis’e girdi. Nasıl sizin sayenizde girdi? İYİ Parti CHP ile ittifak yaptı. Siz ilanlar vererek barajı geçme çabasında olan bir partiydiniz, nasıl oldu da İYİ Parti sizin sayenizde Meclis’e girdi? Ne zaman İYİ Parti yükselişe geçiyor, o zaman bu tür saçma sapan açıklamalar gündeme getiriliyor.
"BU SÖZLER AKP İLE KARŞILIKLI ANLAŞMAYLA DİLE GETİRİLDİ"
İYİ Parti mücadele ederek bu günlere gelmiş bir partidir. Yiğit insanların şanlı bir mücadelesiyle bu günlere gelmiş bir parti. Ben bu sözlerin AKP ile karşılıklı anlaşma çerçevesi içerisinde dile getirildiğini düşünüyorum ve bu sözlere cevap verilmesi gereğini bile görmüyorum. Sayın Genel Başkanımız bu konuda gerekenleri söylemiştir.
DARBE TARTIŞMALARI ÜZERİNE
Kim darbe yapacak? Şu anda asker iktidarın kontrolü altında devletin bütün istihbarat birimleri de. Polis, asker kadar güçlü tamamen onların elinde. Zabıtalar mı gelip ihtilal yapacak? Türkiye’yi yönetememenin, ekonomiyi dibe vurdurmanın, korona virüs ile gelen yeni zorlukların yükünden kurtulmak için ortaya atılmış bir gündem değiştirme hamlesidir. Stratejik bir hamledir bu. Muhalefet darbe mi yapacak gibi saçma bir tartışma ile vakit geçirmemizi istiyorlar. Ülkede o kadar sorun sıkıntı varken. Yardımlar gündeme geldiğinde insanların “açız” diye feryatlarını görmek, Türkiye’de gündem bunlar.
Şu anda devletin gücünün ve kudretini elinde bulunduranların böyle bir söylemden medet umanları nasıl küçüldüklerini de tarihe not düşelim.
"BAHÇELİ AKP İÇERİSİNDEKİ ÇALIŞMALARDAN HABERDAR OLDUĞU İÇİN MESAJ VERİYOR"
Bunla tesadüfen yapılmış açıklamalar değil. 2011 yılında yapılmış bir açıklamanın tekrara gündeme gelmesi neden yapılmıştır? Mevcut sistemden vazgeçerek en çok oya alanın Cumhurbaşkanı olacağı bir sistemin alışmaları sürüyor. Yüzde 50+1 ile Cumhurbaşkanı seçilemeyeceğini görenler parlamenter sistem için çalışma yaptığını düşünüyor. Sayın Devlet Bahçeli’de bu çalışmalardan haberdar olduğu için “Ben de yok olurum ortada kalırsınız” mesajı verdiğini görüyorum.
2011’de söylenmiş bu sözlerin yeniden söylenmesi bir strateji olduğunu düşünüyorum. İktidar sıkışmış yeni bir yol arıyor kendisinde ne kadar başarılı olacak göreceğiz.
MERAL AKŞENER'İN 'MEMLEKET MASASI' ÇAĞRISI ÜZERİNE
Türkiye korona öncesi de büyük bir ekonomik kriz yaşıyordu. Virüsün gelmesiyle birlikte bu kriz derinleşti. Genel Başkanımızın bu teklifini Türkiye adına ciddiye alıyorum. Neden kavga edeceğiz? Bir araya gelip birlik gösterisi vermek milyonlarca insana moral olur. Dışarından bize kötü gözle bakanlara da oluşan bu birlik tesir eder. “Ben ne olacağım?” sorusu soran vatandaşımızın içine bir oh dedirtir. Bu teklif ciddi bir tekliftir. Ben ülkeyi yöneten bir insan olsam bunu kesinlikle yaparım. Buradan Sayın Cumhurbaşkanına da sesleniyorum.
Şöyle söylemekte fayda var. Bu hükümetin uzunca bir zamandır yaptığı bir çalışma. Haberimiz vardı. Ankara Barosu'nun Diyanet’le ilgili konuya girmesini kişisel olarak tasvip etmiyorum. Onu bir kenara koyalım böyle bir hamle yapmak için fırsat kollanıyordu. Hedef alınan ne, STK’ların tamamı.
Onlara muhalefet ettiğini düşündükleri her kurumu bu alana taşıyarak stabilize etmek içindir. Sayın TBB Başkanına da katılmıyorum. Onlarla görüşülmüş iyi niyetlilermiş. Bunlar hile ustasıdırlar. Böyle düşünüyorsa eğer bu işin sonunun hüsran olduğu görülecektir. Bu işin sonu tek sesliliğin elde edilmesidir. Saflığın anlamı yok bu parti devletine doğru bir evrilmedir.
"ŞU ANDA ABD'DE SWAP İŞLEMİ PAZARLIĞI YAPIYORUZ"
Muhalefete karşı takılan tutum, düşman görülmesi. Geriye baktığımız süreçte PKK’lı FETÖ’cü ilan edilmesi… Devletin başındaki bir kişinin böyle bir açıklama yapması bizi gerçekten çok üzüyor. Adam bir kutu mermiyi sosyal medyadan paylaşıyor. Ahmet Maranki denen adam “Dolmabahçe’ye silah gömdüm” diyebiliyor. Nefret dili bir araya gelmekle çözülür. Sayın genel Başkanımızın çağrısı da buna yöneliktir. Bu devam ettiği taktirde ağır sancılarını ilerleyen süreçte çekeceğiz. Öyle bir döneme geldik ki Merkez Bankası’nın kasası eksiye düştü. Şu anda ABD’de swap işlemi pazarlığı yapıyoruz, bu gerçekleri görelim.
Sayın iktidar mensupları bu ülke hepimizin. Muhalefet olarak bizim de sorumluluklarımız var. Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı’ndan sonra herkesi kucaklayan geniş sevgi ve muhabbet ikliminin yeniden hayata geçirilmesi gerek.
Şunu ifade edeyim bu benim Meclis’te beşinci dönemim. Ben böyle bir şey hiç görmedim. Bir ilin ilçenin menfaatleri üzerinde birleşilir gereken yapılırdı. Biraz önce bahsettiğimiz o dilin ayrım üslubun getirdiği noktanın vatandaşa ve halka ne kadar olumsuz yansıdığı görülmesi bakımından ibretlik bir olaydır. Bütün büyük belediyeler için seçim zamanı AKP; “Bunlara oy vermeyin, yardımlar kesilir” dediler. Dönem değişti şimdi daha önceki döneme göre yardımlar arttı. Bir adalet düzeni getirildi. Yapılanlar bu saldırgan tavrı ortaya çıkardı.
Ankara’da 13 mahallenin borusunda aspes saptanmış. O dönemin belediye başkanı ben görünmeyen işe para harcamam demiş, vatandaşın sağlığı ile oynamış. Şimdiki başkan bunları değiştirmek istiyor. 300 milyon TL’lik bir teklif getirildi. Bunu hiç görüşmediler temmuz ayına attılar.
"ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMDE İKTİDAR BÜYÜK BİR DARBE YİYECEK. AKP DÖNEMİ BİTMİŞTİR"
Bütün belediyelerin gıda dağıtımı engellendi. Aşevlerini kapattılar. Bedava ekmek dağıtımına engellediler. Bunu hangi ahlaka sığdırabilirsiniz. Belediye bundan puan kazanır beni seçimde işim zora girer mantığını cevabını halk zamanında verecektir. İnsanlar seçim günün bekliyor. Ben önümüzdeki seçimde iktidarın büyük bir darbe yiyeceğini görüyorum. Bence AKP dönemi bitmiştir. Önümüzdeki günlerde yaşayıp göreceğiz.
"AKP İÇİN TEHLİKE SİNYALLERİ ÇALIYOR"
Bakın İmamoğlu, İstanbul’da su doğalgaz faturaları için askıda fatura sistemi getirdi. Adamın sitesine saldırdılar. Fakir fukaranın borcunun ödenmesine engel olmaya çalıştılar.
Benim yetiştiğim gelenek, biz devleti yöneten insanlara saygılı insanlarız. Sayın Erdoğan’ın böyle bir üsluba dönmek istediğinden şüpheliyim. Ama inşallah öyle olur. Tehlike sinyallerinin AKP için çaldığını hatırlatmak istiyorum.
Tarım desteği dağıtıyoruz diyorlar. Geçen seneki ödemedikleri destekleri bu yıl dağıtıyorlar bunu da yeni bir şey gibi göstermeye çalışıyorlar. Ben Tarım Bakanı’nı anlamıyorum.
İşsizlik rakamları açıklandı. Ama Şubat ayını kapsıyor, henüz Mart, Nisan devreye girmedi. İşsizlik rakamlarının çok daha büyüyeceğini düşünüyorum ama biliyorsunuz onlar ne kadar göstermek istiyorsa o açıklanıyor. TÜİK’de onlar ne isterse onu karşımıza çıkarıyor. Büyüme merkezli bir kalkınma planına geçmedikçe devletin paraları heba edilmeye devam ediliyor. Biz şehir hastanesinin Ankara’da onlarca hastaneyi kapattık hepsinin bir yerde topladık. Bu bir ihtiyaç değildi.
Ayrıntılar geliyor...
