Hafta sonu Konya'daydım. Sizin de öyle midir bilmem; her şehrin karşılığında bir isim kodlu benim zihnimde. Konya hanesinde de Hüseyin Oprukçu yazılı. Ereğli eski Belediye Başkanı.
Ahde Vefa Turan Birliği Derneği'nin Pazar günü Konya merkezde yapılan konferansına katılmadan önce Cumartesi Ereğli'ye gittim.
Oprukçu'nun Belediye Başkanlığı döneminde, bir mezbeleliği arındırıp da inşa ettiği Oğuz Ata Sosyal Tesisleri'ni gördüm. Genişlettiği ama ondan sonraki belediye başkanı döneminde, yaptıklarını unutturtmak ister gibi bakımsızlığa terk edilen yolları... Neredeyse bir çöplüğün ortasında, yok olmak üzereyken yeniden ortaya çıkarılan Çukur Camii ve aynı yere yaptırdığı muazzam Yunus Emre Camii'ni. Ulu Cami meydanını... "Olmaz, su tutmaz" denilen yerde yaptığı ve yıllardır Ereğli halkının nefes alma alanı olarak kullandığı göleti...
Oprukçu'nun açık açık övündüğü bir şey var;
Ereğli'yi "huzur şehri"ne dönüştürmesi.
"Görev sürem boyunca, Ereğli'de bir tane bile etnik temelli, inanç temelli kavga, dövüş, çatışma yaşanmadı" diyor.
***
Bir işe niyet edince kendini, "varıyla yoğuyla" adayanlardan Oprukçu. Öyle arsa, bina filan değil, sırf kurumun kendi kendini finanse edebilme kabiliyeti artsın, ilçe halkına hizmet imkanı oluşsun diye mal varlıklarıyla birlikte ailesine ait 0 borçlu şirket bağışlamış mesela başkanlığı döneminde Ereğli Belediyesi'ne...
Ufkunun sınırı yok;
Ereğli'de termal su olabilir mi diye düşünmüş; ETİBANK'tan, MTA'dan, Enerji Bakanlığı'ndan bürokratları davet etmiş, jeofizik etütleri yaptırmış, eşi dostunu da yönlendirebilecekken Ereğli kazansın diye şahıs değil belediye adına aldığı 2 termal su ruhsatıyla, 2 kuyuda biri 38, diğeri 40 derece suya ulaşmış. Çalışmalar sırasında suyun önce beyaz, sonra kırmızı traverten yaptığını ve ortaya bir doğa harikası çıktığını fark etmişler. "Pamukkale'yi, üstelik de çok daha muazzam şekliyle Ereğli'ye getirecektik" diyor; AKP iktidarına takılmış!
Bir başka kuyu projesinde 110 derece sıcak suya ulaşmış. "Bu bütün Ereğli'nin elektrik enerjisini karşılamak, artanla da şehri ısıtmak demekti" diyor; AKP iktidarına takılmış!
Termal suyla ısınan çiçek seraları, domates patlıcan seraları hayal ediyor Ereğli'de;
"Üretici, 1 lira harcayıp 60-70 katını kazanacak..."
Katı Atık Çevre Koruma Birliği kurmuş mesela. İhalesi yapılmış, ödemesi yapılmış, AB'den yüklü miktarda kredisi çıkmış; 4 ilçenin bütün katı atık problemini çözmek mümkünken "ondan sonra" tasfiye edilmiş!
Akgöl Havzası Belediyeleri Organik Tarım Araştırma Birliği'ni kurmuş; 40 bin hektar organik tarım alanı! AKP baskısı yüzünden "tahsis krizi" çıkmış; "Başarsaydım 200 traktör çalışacaktı, yılın 8 ayı 10 bin kişiye istihdam alanı olacaktı, ürünün paketlenmesi, depolanması, konsantre hale dönüştürülmesi; buralarda da ayrı istihdam imkanı..." diye yanıyor. Çünkü o da tasfiye edilmiş!
Organize Sanayi Bölgesi'ne mevcut alanının iki katı olan (158 hektar) ilave alanı "borçla" satın almış. Ama AKP'nin memuru gibi davranan mülki amir baskısı yüzünden yine "tahsis krizi" yaşanmış; çoğunu başarmış ama kalan birkaç iş adamına arsa tahsisi yapamamak hâlâ ukde içinde... Bu arada finansal olarak yönetilebilir hale gelince ödemiş bitirmiş bütün borçlanmasını da...
Ve bu Hüseyin Oprukçu şimdi MHP'nin Konya 3. sıra milletvekili adayı.
"Yarım bıraktıklarımı tamamlamam lazım, tamamlayacağım" diyor. Birçok ilçesinde halkın hâlâ "eşek çıkmaz" yollara mahkûm olduğu "Başbakan'ın memleketi(!)"nde (kaçtır gidiyorum üzerine ölü toprağı atılmış ve sonra da kaderine terk edilmiş gibi sahiden de Konya), Ereğli'nin geleceğine, Konya'nın geleceğine oy istiyor!
Aslında 7 Haziran'da da adaydı; 4. sırada. Seçilememesini "Ereğli halkında seçilebileceği algısını oluşturamamalarına" bağlıyor.
Yine oluşmazsa?
Dediğine göre -benim gördüğüm de o- oluşmuş bu sefer; delili yürüdüğü sokaklarda, girdiği evlerde, gittiği düğünlerde duyduğu o cümle:
"Bu sefer olacak" diyor seçmen gördüğü her yerde!
Kapatması gereken oy farkı bir büyükşehir için devede kulak aslında. AKP'nin kendi partisinin eski Ereğli Belediye Başkanı'nı 14. sıraya atmasını "hakaret" kabul eden Ereğli seçmeni, MHP'nin Oprukçu'yu üçe çekmesinden memnun, desteğini açıkça gösteriyor. Oprukçu'nun tek ihtiyacı "diğer ilçelerden bir omuz". O kadar.
***
"Muhalif belediyelere haksız-hukuksuz operasyon" furyasından nasibini almış biri olarak Hüseyin Oprukçu'nun seçmenle konuşurken söylediği bir şey var:
"AKP iktidarında ben öteki olduk. Çok acı çektim. Ötekisi olmayan bir ülke için çalışacağım. Bunun için neyim varsa harcamaya hazırım; bir tek itibarım kalsın, o bana yeter!"
Ne dersiniz, ötekisiz, gerilimsiz, "öfkeli kalabalıkları" azalmış bir ve itibarımızın ayaklar altına alınmadığı bir ülkeye çok ihtiyacımız yok mu sizce de!
NOT: Bu yazıyı Konya'ya ve Ahde Vefa Turan Birliği Derneği'ne teşekkür etmeden bitirirsem vefasızlık olur. Pazar günü konferans da sayılmaz çok içten bir sohbetteydik onlarla... Hem ilgileri, hem gösterdikleri sevgi ve sıcaklık için teşekkür ederim...
