Ok yaydan çıktı. Milyonların umudu olan MHP'de değişim olmazsa olmazdır, bir dönüm noktası ve milattır. Aksi takdirde, MHP bugünkü haliyle tamamen marjinal bir parti konumuna girecek ve Türkiye'nin geleceği açısından telafisi mümkün olmayan bir kırılma noktası yaşanacaktır.
7 Haziran ve 1 Kasım sonuçlarıyla ilgili çok yazılıp çizildi. Durum her şeyiyle açıkça ortadadır. Yanlış idarenin ve hezimetlerinin nedenlerini, müsebbiplerini ve çözüm arayışlarını istişare etmek amacıyla genel başkan adaylarının başlattıkları süreçte üst kurulun 547 üyenin imzasıyla talep edilen olağan üstü kurultay çağrısı, Genel Merkezin yargı yolları dahil her türlü engellemelere rağmen Yargıtay'ın onaylamasıyla 19 Haziran'da 6. Olağanüstü Tüzük Kongresi yapılmasıyla sonuçlanmıştır.
Kongrede, tüzük değişikliği ve Genel Merkezin 10 Temmuz'da yapılması öngörülen Seçimli Olağanüstü Büyük Kurultaya katılım kararı oy birliğiyle onaylandı. Bu gelişmenin hemen ardından Genel Merkez'in yine yeni engeller çıkarmak üzere YSK'ya yapmış olduğu şu ana kadar da içeriği tam olarak belli olmayan müracaat sonucunda 19 Haziran kongresinde alınan tüm kararların yürütülmesi mahkemenin ihtiyati tedbiri ile durduruldu.
Medyaya sızan haberlere göre itirazların yine kongre yerinin Ankara Merkezi'ne 30 km uzakta olması, 3/2 hikayesi ve bir madde yerine 13 maddede değişiklik yapılması gibi konular üzerinde yoğunlaştığı görülmektedir. 10 Temmuza kadar seçimli kurultayın iptali dahil başka gelişmeler de yaşanabilir.
Öncelikle gerek Siyasi Partiler Kanunu, gerek Dernekler Yönetmeliği ve Medeni Kanuna göre ister olağan ister olağanüstü toplantılar üye sayısının salt çoğunluğuyla yapılır. Çağrıda çoğunluk sağlanamaması durumunda ikinci toplantı en az 7 gün içinde çoğunluk aranmaksızın yapılır.
Olağanüstü genel kurul toplantıları ise Siyasi Partiler Kanununun 14. Maddesinin F/6 fıkrasına göre üst kurulun 5'te 1 yazılı istemiyle yapılır. Bu durumda 6. Olağanüstü Kurultay yasaldır ve meşrudur.
3/2 meselesine gelince bazılarına göre Medeni Kanunun 78. Maddesiyle 81. Maddesi birbiriyle çelişkilidir. 81. Maddede tüzük değişikliği toplantıya katılan üyelerin 3'te 2 çoğunluğuyla alınabilir. 78. Madde ise toplam üyelerin 3'te 2sinin katılımıyla toplantının ertelenme durumunda çoğunluk aranmaz.
Kanun metninde 2 tür çoğunluktan bahsedilmektedir. Normal toplantılarda salt çoğunluk ve tüzük değişikliğinde 3'te 2 çoğunlukla ve cümlenin devamında ikinci toplantıda çoğunluk aranmayacağı belirtilmiştir. Buradan çıkan anlam salt çoğunluk ve 3'te 2 çoğunluğun aranmayacağıdır. Çoğunluğun sağlanmasıyla toplantı yeter sayısı gerçekleştiğinden Türk Medeni Kanunu'nun 81. Maddesine göre katılanların 3'te 2'sinin oyuyla karar alınmasında hukuka ayrılık bulunmamaktadır. Bu iki madde üzerinde yapılacak değerlendirmede 81. Maddenin esas alınmasının gerekli olduğu kanısındayız. Olağanüstü kurultaylarda başlangıç itibariyle tespit edilen gündem üzerine toplanılır. Ancak genel kurulların tüzüğe, gündeme madde ekleme hakları da yasaldır.
Türkiye'nin hemen hemen her alanda güçlü bir MHP'ye ihtiyacı vardır. MHP'de yeniden yapılanmaya gidilmeli ve mutlak ferdiyetçilikten kurtarılmalıdır. Genel Merkezi destekleyenlerle değişim sürecini savunanların destekçileri fedakar ve değerli ülkücülerdir.
Değişim süreci büyük bir demokrasi mücadelesinin zaferidir ve gerek Siyasi Partiler Kanunu, gerek Dernekler Yönetmeliği ve Medeni Kanunda ileri sürülen bazı çelişkilerin bertaraf edilmesi açısından Türkiye siyasi tarihi açısından bir ilke imza atılacaktır.