Komandolarımıza “hazır ol” emri verildi..

Siyaset yazmayı çok özledim... “Memlekette siyaset mi kaldı? Neyini yazıp çizeceksin” diyeceksiniz. Çok haklısınız. Hep birlikte, ister istemez tek merkezli gündemin peşine takılıp gidiyoruz çoğu zaman. Tabi, buna yetersiz muhalefetin, ülkenin ihtiyacı olan siyaseti yeterince üretememesinden dolayı payı da çok büyük.
Olsun!..YENİÇAĞ okurlarına Pazar günü okuması da rahat olsun diye genel seçim öncesi siyasi kulislerdeki ittifak arayışlarını kaleme almayı planlıyordum. Dikkat edin; ittifak çalışmalarını değil, arayışlarını diyorum. Çünkü; siyasetin sağ yelpazesi diye tanımladığımız yerde MHP odaklı ittifak arayışları var. Seçime çok az bir süre kala tabandan gelen büyük arzu doğrultusunda iyi niyetli gayretler var. Gerçekleşmesi halinde AKP’nin bırakın anayasayı tek başına değiştirecek çoğunluğu bulması, iktidar olabilmesi için gerekli 276’nın önüne geçecek, büyük sinerji yaratabilecek ciddi arayışlar var. Yalnızca siyasi parti boyutunda değil,sivil toplum örgütleri kapsamında da..
Fakat ulaştığım bir son dakika bilgisi bu yazıyı öteledi;
Malumunuz,terör örgütü PKK’ya teslim olan AKP iktidarı en azından seçimleri kazasız belasız atlatabilmek için büyük ricacı olduğu Kandil’den “ateş-kes” garantisi beklerken,TSK’nın terör bölgesine yoğun bir şekilde komando sevkiyatına başladığı bilgisine ulaştım. Bu kritik bilgiyi doğrulatabilmek için bölgedeki komutanlar dahil askeri çevrelere sordum. Bilgi kısmen doğru çıktı. Şöyle;
TSK, seçim öncesi ve sonrası olmak üzere (iki aşamalı), ayaklanma hareketleri, kargaşa, mağduriyet oyunlarına karşı tüm planlamalarını tamamladı. Başta, Bolu ve Kayseri olmak üzere tüm komanda birliklerine “hazır ol” emri verildi. Geçen sene bölgeye intikal ettirilmeyen ve bekletilen komando birlikleri bu sene mutlaka gönderilecek. Komandoların intikali Mart ortasında başlayacak ve Nisan ayında tamamlanacak. Yapılan planlamanın ana hatlarına göre, terör bölgesine Bolu ve Kayseri Komando Taburlarından 8-10 bin, İstanbul ve Trabzon’dan -jandarma birliklerindekilerde dahil olmak üzere- 5 bin civarında iyi yetişmiş komanda gönderilecek.
İktidar, Kandil’in kanlı çetesi ile bebek katli Öcalan’ın “Türkiye’de silahı bıraktık” ortak açıklaması ile şefaatini beklerken askeri çevreler,PKK/KCK terör örgütünün sadece bölge içinde eli silahlı militan sayısının 10 bin olduğunu ve bunun büyük bölümün de ağır silahlı olduğuna dikkat çekiyor.
AKP-Kandil-HDP ve bebek katili Öcalan’ın yeni yol haritasının nasıl şekillendiği için geri sayılıyor ama askerdeki hakim havayı “çözüm süreci bitti” diye kısaca özetleyebilirim.
Terör bölgesinden gelen son sıcak haberlerle devam edelim;
Terör örgütü PKK, “Cizre Kantonu” ndan Sonra Yüksekova’da da özerkliği fiilen gerçekleştirdi. İlçede güvenlik güçleri, hükümet konağı ile emniyet müdürlüğü arasında dar alanda hapis olmuş durumda. Bütün ilçeyi ele geçiren örgüt güvenlik güçlerine zırhlı araçsız adım attırmıyor. Emniyet birimlerinden ulaştığım bilgilere göre; Yüksekova’yı ikiye bölen terör örgütü ilçenin yüzde 90’nını ele geçirmiş durumda. Terör örgütü, ilçenin bir kısmını “PKK” en ufak kısmını ise “AKP bölgesi” diye adlandırdı. Bu bölge; çarşının üst kısmı olan, hükümet konağı ile emniyet müdürlüğünün bulunduğu bölge.
Güvenilir kaynakların ifadesine göre; “Örgüt özerklik ilanından sonra güvenlik güçlerini şehirden silmek için her türlü eylemi yapıyor. YDG-H militanları aracılığı ile güvenlik güçlerini binalarından dahi çıkartmıyor. Emniyet müdürü, AKP bölgesinde bulunan ve vatandaşlar tarafından ’orası kurtarılmış’bölge diye nitelendirilen yere zırhlı araç ile gidiyor, yetmiyor, onu korumaya da 3 özel harekat polisi eşlik ediyor. Aylardır süren olaylardan sonra yetkililer, müdahale yetersizliği askeri konvoya güvenlik sağlayamadığı gerekçesi ile İl ve İlçe de bulunan askeri yetkililere yazı yazarak sevkiyatların gece yarısından sonra yapılmasını talep etti ve öyle karar aldırıldı. Bunun üzerine bütün sevkiyatlar gece yarısından sonra yapılmaya başlandı. Böyle karar aldırtan terör örgütü vatandaşa ’bak benim istediğim dışında devlet hareket edemez’ imajı oluşturdu. Ayrıca, gece yapılan sevkiyatlara pusu kurma veya taciz eylemleri yapmak için eline koz geçti ve yapıyor da. Devlet, askerini polisini Şemdinli’den veya Derecik’ten getirtemez oldu. Gündüz vaktinde sevkiyat yapılamayınca yollarda teröristler cirit atmaya başladı. Gece yapılan sevkiyatlarda ise taciz ateşi pusuya düşürme ve kazalar ...”
Şimdilik burada noktalıyorum.

Yazarın Diğer Yazıları