KİTAP / AHMET YABULOĞLU 23-10-2016

KİTAP / AHMET YABULOĞLU 23-10-2016

Türk’e ve Türklüğe duyulan öfkenin tarihsel kaynakları

Araştırmacı yazar Metin Aydoğan “Yönetim Gelenekleri ve Türkler” adlı yeni kitabında Türk milletine yönelik önemli tespitleriyle çarpıcı gerçeklerin altını çiziyor

Türk aydınının, Atatürk’ün ölümünden beri 65 yıl boyunca baskı altında yaşadığını vurgulayan Metin Aydoğan, “Yönetim Gelenekleri ve Türkler” çalışması hakkında şu değerlendirmeyi yapıyor:

Araştırmalarım sürecinde beni, kimi zaman şaşırtan ancak çoğu kez öfke içine sokan gerçeklerle karşılaştım. Türk tarihine ve Türklere yapılan haksızlıkları, sistemleştirilen düşmanlığı, açık biçimde gördüm. Bunu yapanlara olduğu kadar, çok kapsamlı ve derinliğe sahip bu tarihi bize öğretmeyenlere de tepki duydum. Oysa bu konuda başarılı çalışmalar yapılmış, değerli yapıtlar üretilmişti. Atatürk, sağlığının bozukluğuna ve onca işine karşın yaptığı ve yaptırdığı çalışmalarla, Türk tarihini genel hatlarıyla ortaya çıkartmış ve bunları ders kitapları haline getirtmişti. Ölümünden bir yıl sonra bu kitapların eğitimden kaldırılmasına ve bunu yapanlara öfke duymamak nasıl mümkün olabilir?

Değişik kaynaklardan bulup çıkararak kitaba aldığım belge ve bilgileri, özellikle gençler okumalı, nasıl bir ulusun çocukları olduklarını öğrenmelidir. Bunu yaptıklarında, bugün ülke yönetme savındaki politikacıların, Türk yönetim geleneklerinden ne denli uzak olduğunu görecekler ve ülkenin olduğu kadar kendi geleceklerinin de gerektirdiği, yeni bir yöneliş içine gireceklerdir.

Ordu mensupları, Türk ordu geleneklerini; kadınlar, Türk kadınlarının sahip olduğu hakları; bilim adamları, Türk bilim adamlarının geçmişteki başarılarını; sanatkarlar, ahi geleneklerini; doktorlar, mimarlar, öğretmenler, ataları olan meslektaşlarının nasıl çalıştıklarını, neler yarattıklarını görecekler, kendilerine olan güvenlerini arttıracaklardır.

Kitabı okuyanlar, “biz adam olmayız”, “dünya biliminde yerimiz yok” diyerek kendini aşağılayan yaklaşımlardan artık etkilenmeyecek, Türk olduklarını yarım ağız ve kısık sesle söylemeyeceklerdir. Atatürk’ün deyimiyle, “Türkler’in güç yeteneğinin tarihte gerçekleştirdiği başarılar ortaya çıktıkça, Türk çocukları, gereken atılım kaynağını bu tarih içinde bulacaklardır. Gençler bu tarihte büyük başarılar görecek, bağımsızlık düşüncesini kazanacak ve harikalar yaratan bu adamlarla aynı soydan olduklarını öğrenerek, sahip oldukları yeteneklerle hiç kimseye boyun eğmeyeceklerdir.”

Resse Kitabevi Tel: (0212) 227 93 74

***

Her zaman güncel yazılar

Şeyhül muharririn Ahmet Kabaklı’nın; Türk sanatı, kültürü, fikriyatı ve toplum hayatı üzerine çeşitli dergilerde yayınlanmış değerlendirmeleri “İrfan ve İnsan” adıyla kitaplaştırıldı. Toplumun geniş kesimlerinde kabul ve hürmet görmüş olan Ahmet Kabaklı edebi kişiliğinin yanında; kalemin namusunu korumayı her zaman başarmış, söz ve fikir namusunu korumayı bilmiş bir düşünce adamıdır. Geçen zaman gösteriyor ki, merhum Ahmet Kabaklı’nın tespit ve teşhisleri güncelliğini korumakta ve o yüzden de kendisi on binlerce okur tarafından hala zevkle ve ibretle okunmaktadır. Türk Edebiyatı Vakfı tarafından yayımlanan bu eserde, şöhretini ve kalemini lüks bir hayat yaşamak için değil de, milletinin huzurlu ve gelişmiş bir istikbali için kullanan ve bu uğurda varını yoğunu ortaya döken bir ideal adamının şimdiki ve gelecek kuşaklarca örnek alınacak gayret ve çırpınışları yankılanıyor:

“Ben asla taviz vermedim. Bilerek taviz vermedim. Yazılarım 1960’tan bu yana ortadadır. Bunlara ben alnı ak olarak bakar ve güvenirim. Bir kimse kalkıp da bana ’Hoca, sen evvelce şöyle derdin, şimdi nasıl böyle konuşuyorsun?’ diyemez. Evet, yanılmış olabilirim. Bilmeyerek yaptığım yanlış olabilir. Ama bilerek veya çıkarım için yaptığımı kimse iddia ve ispat edemez.”

Türk Edebiyatı Yayınları Tel: (0212) 526 16 15

***

İntihar mı? Cinayet mi?

Osmanlı’nın dikkat çeken padişahları arasında yer alan Sultan Abdülazîz Han’ın ölümü hala tarihçiler arasında tartışılan bir meseledir. Bir kısım tarihçi darbe ile tahtından indirilen Abdülazîz’in intihar ederek hayatına son verdiğini savunurken bir kısım tarihçi de O’nun tahttan indirildikten sonra cinayete kurban gittiği görüşündedir. “Darbe Kurbanı Abdülaziz Han” kitabının yazarı Ziya Nur Aksun da Abdülazîz’in öldürüldüğünü savunan tarihçilerdendir.

Abdülazîz Han, İmparatorluğumuzun yükselmeyi hedefleyen son pâdişahıdır; ondan sonrakiler, hep çökerken bir şeyler kurtarmak gayretinde olmuşlardır. Sultan Azîz zamanı, yeniliklerde kökümüze bağlı bir kurumlaşma yolu izlenen dönemdir: Mecelle onun zamanında hazırlanmaya başlamıştır. Modern müesseseler, bakanlıklar, ticaret ve sanayi alanındaki birçok teşkilatlanmalar onun zamanında yapılmıştır. Ordunun modernize edilmesi, donanmanın dünyanın ikinci büyük deniz gücü haline gelmesi onun işlerindendir. Eğitimde bugün halen devam eden birçok modern kuruluş onun zamanında başlatılmıştır. Abdülazîz Han, geleneksel yapımızla modernleşme arasındaki uyumun yollarını sezmiş, göstermiş ve halkın çok büyük sevgi ve takdirini kazanarak bu işleri başarmıştır. Amma bir darbe onu tahtından edip akıbetini bugün bile çözülememiş bir sır olarak bırakmıştır.

Tarihimizde gördüğümüz şudur: İçeride darbe girişimleri ve heveslileri varsa, mutlaka bunun dışarıdan da kışkırtıcıları, yönlendiricileri, destekleyicileri vardır. Darbe heveslilerinin safdillikleri, iyi niyetli olmaları bunu değiştirmez. Çağdaş bir “Osmanlı münevveri” olan Ziya Nur Aksun’un kaleme aldığı bu kitapta Sultan Azîz Han’a yapılan darbeyi, ardından gelen darbeleri, sonunda Yıldız’da kurulan mahkemenin seyrini ve kararlarını da bütün ayrıntılarıyla okuyacaksınız.

Ötüken Neşriyat Tel: (0212) 251 03 50

***

Çok önemli Makaleler

Osmanlı Devleti’nin küllerinden doğan yeni Türk Devleti’nin uluslaşma öyküsünü tarih yazımı bağlamında içinde barındıran “Milli Tarihin İnşası” adlı bu önemli çalışma, Osmanlı’dan Cumhuriyete doğru gelişen süreçte, tarih-ulus ekseninde ortaya çıkan “milli tezli” makalelerin bir derlemesi. Fikir hayatımızın önemli isimlerinin 20. yüzyıl Türk Uluslaşmasını konu alan kıymetli makalelerine yer verilen bu çalışmayla Türk milli tarih yazımı ve anlayışının ortaya çıkışı ve evriminin kavranmasına katkı amaçlanıyor.

Tarihçi Kitabevi Tel:(0216) 418 68 86

***

Tasavvuf Yolunda

Orijinal ismi “Tasavvuf Bi’t-Tarîkat” olan ve “Tasavvufa Dair” adıyla yayınlanan bu kitap, Anadolu’nun büyük mutasavvıflarından Eroğlu Nûrî’nin kaleme almış olduğu ve tasavvufun temel meselelerine gayet açık ve anlaşılır izahlar getiren bir eserdir. Tasavvuf meraklılarının ve araştırmacılarının mutlaka edinmesi gereken bu eser; zikir, tevhîd, nokta, biat, nefs, kalb-i selîm, devrân, sülûk, rüya ve sahte şeyhler gibi kavramlarda başvuru kaynağı niteliğini taşıyan eser Mustafa Tatçı tarafından yayına hazırlandı.

H Yayınları Tel:(0216) 532 33 13