Ekonomik krizin derinleşmesiyle beraber yükselen enflasyon temel gıda ürünlerinden barınmaya kadar her kalem grubunu vurdu.
Vatandaşın yükselen enflasyon karşısında alım gücü eridi. Temel gıdasını alamayan vatandaş kirasını da ödeyemez hale geldi. Artık ev kiralama bir lük oldu onun yerine insanlar oda kiralamaya kadar yöneldi.
Öğrenciler ya da yalnız yaşamak isteyenler yurtları ya da kiralık odaları tercih ediyor. Fakat oda kiralarken dikkat edilmesi gerek bazı noktalar için uzmanlar uyarıda bulundu.
Üniversitelerin açılmasına ramak kala bazı üniversite öğrencileri maddi bütçelerine göre Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) yurtlarında, bazıları özel yurtlarda, bazıları evde kalmayı tercih ederken bazı öğrencilerin tercihi ise oda kiralamaktan yana oldu.
Oda kiralarken de aynı ev kiralar gibi sözleşme yapmanın şart olduğunu söyleyen uzmanlar, kiraladıkları odayı, kiralama ücretini ve kira artış tutarı net bir biçimde kira sözleşmesinde yer verildiği takdirde bir sıkıntının olmayacağını dile getirdi.
Uzmanlar, kiraya veren mülk sahiplerinin ise kiralama yaparken kefil koşuluyla ileride oluşabilecek sorunları bertaraf edebileceklerini dile getirdi.
HEM ÖĞRENCİ HEM MAL SAHİBİ KORUNUR
Avukat Sefa Coşkun, öğrencilerin oda kiralamalarında mutlaka sözleşme yapmaları gerektiğini söyleyerek “Öğrenci de olsa normal vatandaş da olsa bir yeri kiralarken kiralayan ile mutlaka yazılı kira sözleşmesi yapma mecburiyeti var. Öğrencinin eğer bir yer kiralaması, oda kiralaması söz konusu ise sözleşmede odanın yeri ihtilaf olmayacak şekilde yeri net belirlemek kaydıyla dilediği sözleşmeyi yapabilir. Hukuka ve ahlaka aykırı olmayan sözleşmeler yapılabilir ve geçerlidir. Sözleşme hem öğrenciyi hem de mal sahibini korur” ifadelerini kullandı.
YAZILI SÖZLEŞME ŞARTI
Ev sahipleri açısında bakıldığında sözleşme yapılmadığı takdirde sorunlara yol açılabileceğini belirten Avukat Coşkun, “Hukuken karşılaştığımız en büyük problem ev sahibi açısından parasının ödenmemesidir. Ev sahibi sözleşme yapmaması ve oluşabilecek aksi bir durumda muhatap bulamaması en büyük sorunlardan birisi. Hal böyle olunca da kiraya veren, kira parasını alabilmek için kefil isteyebilir. Eğer ki kefil alınamıyorsa kiraya verenin parası risk altındadır. Tahsil edememe imkanı var. Öğrenci aleyhinde yapılan icra takipleri ise genellikle sonuçsuz kalmaktadır. Eğer iki taraf da anlaşamazsa, sorunlar varsa olay ihtilafa dahil olur. Mecurun tamamını mı kiraya verdi, kiracı tamamını mı kiraladı, oda mı kiralandı? Bu durumlar yazılı bir kira sözleşmesi olmazsa ispatlanamaz. Kira parasının tespitinde bilirkişiler dava aşamasında yazılı bir durum olmadığı vakit neye karar vereceklerini bilemezler. Kira parası tahsili noktasında kiraya veren hem de kiracı sözleşme yapılmazsa risk altındadır. Yazılı sözleşme şart” değerlendirmesinde bulundu.
“MUTLAKA YAZILI SÖZLEŞME YAPSINLAR, KİRA PARASINI NET BELİRLESİNLER”
Öğrencilerin oda kiralarken nelere dikkat etmesi gerektiğini sıralayan Coşkun, “Öğrenciler, paylaşımlı ev ve normal ev kiralarken mutlaka yazılı sözleşme yapsınlar, kira parasını net belirlesinler. Özellikle şimdilerde çok ihtilaf konusu olan kira parasının artışı ile ilgili şartları da mutlaka sözleşmenin hususi şartları kısmında belirtsinler. Her iki taraf için de hem kiraya veren hem kiracılar için gelecekte bir güvence sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.