"Kim kim?" diye soracaksınız
Böyle muhalefet olmaz.
Önünüzde, çelişkileri bu kadar açık bir iktidar varken böyle muhalefet olmaz.
Karşınızda, hatalarını itiraf eden bir iktidar varken böyle muhalefet olmaz.
Birkaç günde çıkarılan KHK'ler ile ülkenin düzeni baştan başa değiştirilirken böyle muhalefet olmaz.
Baskın basanındır zihniyeti ve uygulamaları karşısında böyle muhalefet olmaz.
Her gün, her saat soracaksınız. Bıkmadan, usanmadan, "Bunları söylemiştim, tekrar olmasın" diye düşünmeden tekrar tekrar soracaksınız.
Et-tekrârü ahsen, ve-lev kâne yüz seksen. 180 defa da tekrar etmiş olsanız yine soracaksınız.
"16 yıldır Adnan Oktar çetesinin üzerine gitmeyenler kim kim?" diye ısrarla soracaksınız.
"Yıllarca FETÖ ile iş birliği yapan kim kim?" diye soracaksınız.
"Ne istediler de vermedik diyen kim kim?" diye ısrarla soracaksınız. Sesinizin en yüksek tonuyla soracaksınız.
Videolardan, telefon ekranlarından gösterip "Bu konuşan kim, aldandık diyen kim? Bu konuşan kim, sen değil misin, kim kim?" diye 180 defa soracaksınız.
"İmralı ile görüşmeler yapan kim kim?" diye soracaksınız.
"Oslo'da PKK liderleriyle görüşenler kim?" diye soracaksınız.
"Oslo'da PKK liderleriyle görüşen müsteşar yardımcısı kimi temsil ediyordu?" diye soracaksınız
"21 Mart'larda, Diyarbakır meydanında terörist başının mesajlarını okutan kimdi?" diye soracaksınız.
"Diyarbakır'da megri megri çekenler kimlerdi?" diye soracaksınız.
Videolardan, telefon ekranlarından gösterip "Bu sen değil misin?" diye soracaksınız.
"Kimmiş PKK ile iş birliği yapan?" diye soracaksınız.
"Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldığını söyleyen kim kim?" diye en yüksek sesle soracaksınız. Görüntüsünü gösterip soracaksınız.
"Türk'üm, doğruyum, çalışkanım diye başlayan andımızı okullardan kaldıran kim kim?" diye soracaksınız.
"Neyden rahatsız oluyorsunuz? Türk değil misiniz, doğru değil misiniz, çalışkan değil misiniz, küçüklerinizi sevmez, büyüklerinizi saymaz mısınız? Andımızda sizi rahatsız eden nedir?" diye soracaksınız.
"Ne mutlu Türk'üm diyene" sözünü silenler kim kim?" diye soracaksınız.
"Türk değil misiniz, Türk olmaktan mutlu değil misiniz?" diye soracaksınız.
Bütün bunlar ve daha yüzlerce soru ortada dururken böyle muhalefet olmaz.
Ülkenin kökünden değiştirilmeye kalkışıldığı şu günlerde susmakla muhalefet olmaz.
İnsanlar unutur. Türkler daha çok unutur. Bunu bileceksiniz ve sürekli olarak hatırlatacaksınız. Her gün, her saat soracaksınız. Size oy veren milyonlarca insanın vebali üzerinizdedir. Sahayı boş bırakmayacaksınız. Her gün bir değil birkaç faaliyetiniz olacak. Yılmak yok, şoka girmek yok. Dağılmak, küsmek yok.
Yukarıdaki soruların muhatabı, muhatapları bellidir. Ne yapmak istedikleri açıktır. Memleketi Türksüzleştirmek isteyenlere meydanı bırakmak yok. "Türkiye Türklerindir." Birisi, birileri bu söze karşı çıksa da, bu sözü terbiyesizlik olarak nitelese de Türkiye Türklerindir. Bu sözü kim terbiyesizlik olarak nitelemiş, onu da soracaksınız.
Meydanı boş bırakmak yok. Meclis, meydan, salon, sokak, medya, sosyal medya... Her yerde; her zaman, her yerde olacaksınız ve 180 defa da olsa soracaksınız.
Bunlar sürekli sorulmadan, suçlular her gün teşhir edilmeden muhalefet yapılamaz.