31 Mart yerel seçimlerinde Kilis Belediye Başkanlığı koltuğuna oturan Hakan Bilecen, CHP Genel Merkezi'nde başlayan, “İktidar Yolunda CHP Belediyeciliği Çalıştayı”na katıldı.
Belediye borçlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Bilecen, toplam borcun 520 milyon TL olduğunu söyledi.
Bilecen, şöyle konuştu:
''Bizim ödenmeyecek bir borcumuz yok. Bizim borçları gündeme getirmemizin sebebi Kilis Belediyesi'nin ödenmeyecek bir borcu var, biz hizmet veremeyeceğiz, çalışamayacağız buna sığınacağız değil. Bizim bunu gündeme getirmemizin sebebi; vatandaşa seçim propagandasında, seçim süreci boyunca borçsuz belediyeye veriyoruz, hiç borcumuz yok, tertemiz bir belediye diye bahsettikleri için biz Kilis Belediyesi'nin borçsuz olmadığını, 502 milyon gibi bir yıllık bütçemizden daha fazla bir borcu olduğunu vatandaşın görmesini istedik. Burada biz kimseye itirafta bulunmuyoruz. Ama Kilis Belediyesi'nin ödemesi gereken vadeli ve vadesiz borçları var. Bunun dışında Kilis Belediyespor'un olsun ufak tefek esnaf borçları olsun bir 10-15 milyon da o şekilde borcumuz var. Yani yaklaşık 520 milyon gibi bizim bir borcumuz var. Bizim ödenmeyecek bir borcumuz yok. Biz bunu öderiz. Belediyeyi kara da geçireceğiz, ödeyeceğiz de.
"PARTİZANLIK KAYBETTİ"
20 yıl sonra kazanılan Kilis Belediyesi'nin önüne geçti bu borç konusu. Olsun önemli değil. Kilis'in artık bilimle, tarımla, üretkenlikle anılmasını istiyorum. Ben kendim avukatım. Kilis'in eğitiminin alınmasını istiyorum. Çocuklarımın Kilis'te yaşaması için Kilis'te büyümeleri için bizler gibi Kilis'te rahat büyüyüp, kendini ifade edebilen nesiller olması için ben aday oldum. İnşallah artık Kilis'te kütüphaneler dolup taşacak. Şu an Kilis'te kütüphanemiz yok. Bunların hepsi olacak. Bana herkesten fazla güvenen eşim ve genel başkanım var. Genel başkanım ve eşimin bana güvendiği kadar hiç kimse bana güvenmedi ve şans tanımadılar. Beni seçenlere karşı mahçup olmayacağım. Bunun hedefindeyim. İnşallah bize oy veren hiç kimse 'Ben Hakan Bilecen'e oy verdim pişmanım' demeyecek. Oy vermeyenler bile pişman olacaklar. 'Keşke verseydik' diyecekler. Biz artık bütün Kilis'in belediye başkanıyız. Siyasi partileri bir tarafa bırakmak zorundayız. Yerel yöneticilerin siyasi partisi olmaması gerekiyor. Partizanlık kaybetti. Birçok şehir kazandı.
Sadece borçları bildirdik. Borçlar zaten dediğim gibi 2019 yılından önce olmuş borçlar, yapılandırılmış borçlar. Yapılandırılmış borçlar. Ama bizi bir şey üzdü. Ayın birinde GAZDAŞ'ın doğal gaz tedarikçisinin Kilis Belediyespor'a ait 19 aylık doğal gaz faturası yüzünden daha mazbatamı almadan, doğal gazını kesmesi ve futbolcularımızın, çocukların, gençlerin soğuk suyla duş almak zorunda kalması bizi üzdü. Görüşme yaptık, borcun yarısını ödedik bütçemiz nezdinde doğal gazı geri açtırdık. Akabinde İller Bankası'ndan kesinti yapılıp gelen 980 bin liralık bir ödemenin Sosyal Güvenlik Kurumu'na olan borcun birkaç günlük gecikmesi sebebiyle o da bizden kaynaklı değil bayram sırası olduğu için İller Bankası'nın ödeme günlerinin değişmesinden kaynaklı, Sosyal Güvenlik Kurulu'nun bizi icraya koyması, 980 bin lira için. Bunlar bizi üzdü. Bunları çözdük. Ödemeyi yaptık. İller Bankası'ndan tekrar isteyeceğiz ama artık bunları bırakmamız gerekiyor bir tarafa. Bu durumu kabullenip ne yapabiliriz Kilis'e diye Kilis'in milletvekilleri, sayın Valimiz, emniyet müdürümüz, ben kim varsa her bireye görevler düşüyor.
Artık kurumların kralından çok kralcılık yapmadan bizden yani dolayısıyla vatandaştan intikam almaya çalışmadan bir an önce bu durumu kabullenmeleri ve gösterilen, genel başkanımın söylediği gibi sarı kartı iyi anlamaları gerekiyor. Aksi taktirde vatandaş ikinci sayıyı hemen gösterebilir. Önlerinde çünkü üç dört sene sonra seçim var. Bakarsınız erken seçim olur, bakarsınız rutininde gider ama ikinci sarı kart vatandaşın cebinde duruyor. Bence biraz daha dikkatli olsunlar. Hem kendi siyasi gelecekleri için hem de vatandaşa karşı mahçup olmamak için.
"KİLİS İÇİN NE GEREKİYORSA ONU YAPACAĞIZ"
Çalıştay verimli geçiyor. Genel başkanımın Kilis'le ilgili söylediği her şey bizi çok duygulandırdı. Hatta gözlerimiz doldu. Benim de yandaki arkadaşlarımın da bizden bahsederken ayağa kalkıp 'Buradayım başkanım' diyesim geldi. Çünkü Kilis özellikle son 10 yıl mültecilerle, sınır ticaretiyle, kaçakçılıkla, gayriresmi işlerle anılıyordu. Eğitimle, ticaretle ve bir başarıyla anılmıyordu. Bence şu an Kilis halkı ümitli. Bu ümidi biz daha da arttıracağız. Boşa çıkartmayacağız. Kesinlikle kağıttan kaplan değiliz. Savaşacağız, Kilis için ne gerekiyorsa onu yapacağız."