Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya''da katıldığı toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu''na seslenerek başörtüsü konusunda yeni anayasanın ''referanduma götürme'' çağrısında bulundu. Erdoğan, "Sıkıyorsa gel bu işi referanduma götürelim" dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın çağrısına sosyal medya üzerinden yanıt verdi.
“Ne oldu, çakma Orban’lık mı yapacaksın Erdoğan?” diyen Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı: “Burası Türkiye, Macaristan değil. Kanun teklifini destekle, ne referandumu… Kaçmazsan bu iş çözülür; erkekler kadınların giyim kuşamını konuşamaz hale gelir. Var mı sende o cesaret?”
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ
“Geçtiğimiz günlerce CHP Genel Başkanı milletimizin kabuk bağlamış başörtüsü tartışmasını yeniden açtı. Bu tartışma vesilesi ile milletimizin sahip olduğu tüm haklar gibi eğitimdeki ve kamudaki başörtüsü özgürlüğünü de halen hazmedemeyenlerin yüzlerindeki sahte maskenin aralandığını gördük. Biz kadınlarımızı asla başı açık veya başörtülü diye ayırmadık. Ama birileri kafasında bu ayrımcılığı hala aşamamış. Bay Kemal senin yanındakiler üniversitelerde ikna odaları kurdular ve bu odalara girerken o yavrularımızın başörtülerini başlarından çekerek aldılar. Benim kendi kızlarım maalesef imam hatip okulu öğrencisi olduğu halde okullarına girme noktasında sıkıntıya girdi. Ben kızlarımdan birini aldım bir müdür olan arkadaşımın imam hatip okuluna gönderdim. İstanbul’dan bir başka şehre. Niye çünkü zulmediyorlardı. O zulümden kurtarmak için. Bay Kemal siz busunuz bu. Sizi biz iyi biliriz. Sizin bu noktada ciğerinizi iyi biliriz. Ama artık bunları yapamıyorsunuz Şuanda devletin tüm kurumlarında başı açık, örtülü böyle bir ayrım var mı? Şimdi devletin kurumlarında başı açığı da kapalısı da var. Tüm bunlarla birlikte okullarda böyle bir sıkıntı var? Baş örtülüsü de açığı da kardeş kardeş üniversitesinde, orta öğretiminde okuyor. Bu barışın kardeşliğin özgürlüğün simgesidir. İşte biz bunu başardık. Bay Kemal senin böyle bir derdin yok bunun için kızlarımızın ve hanım kardeşlerimizin gönüllerinin tamamen rahatlatmak için gel anayasa güvencesi altına alalım. Bakalım gelebilecek mi? Göreceğiz. Biz şimdi hazırlıkları yaptık Anaysa değişikliğini Meclise göndereceğiz. Gelir veya gelmez maksat tüm milletimiz bunu görsün. Bunun yandaşları da tanısın, altılı masa da tanısın. Hayati diğer bir konu olan sapkın akımların dayatmalarına karşı ailelerin korunmasını da ekleyerek bir anayasa değişikliği teklifinin hazırlığına başladık. Bakalım konu meclise gediğinde kim nasıl bir tavır sergileyecek. Meclise sunacağımız teklif yeterli çoğunluk sağlanarak kabul edilirse Türkiye için önemli bir kazanım olacaktır. Aksi yönde bir durum ortaya çıkarsa ülkemizin yeni bir sivil özgürlükçü bir anayasa kavuşturma mücadelemizi seçimden sonra sürdüreceğiz. Hatta şunu da yapabiliriz. İlk defa Malatya’da açıklıyorum. Hadi sıkıysa gel bu işi referanduma götürelim. Öylemi parlamentoda bu iş çözülmüyorsa millete götürelim. Kararı millet versin. Türkiye 100 yılı artık bu tür tartışmaların aşıldığı yeni bir devrin adı olacaktır. Ülkemizi dünya liginin ilk sıralarına çıkaracak milletimizin refahını en üst seviyeye çıkaracak 2053 vizyonumu hayata geçirebilmemizin önünde hiçbir engel bırakmamaya kararlıyız”