Kılıçdaroğlu "Ya bunlarda Allah inancı, ahlak var mı? Demokrasi ahlak üzerine inşa edilir. Devleti yönetenler partiyi devletleştirdiler. Sanki Türkiye Cumhuriyeti yok AK Parti devleti var. İletişim Başkanlığı AK Parti’nin yasa dışı organı gibi duruyor." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, gençlerin siyasetin içinde daha fazla yer aldığını ve baskıcı bir yönetim istemediğini belirtti. 5 milyon 300 bin genç seçime katılacak ve bu çok önemli bir durum. Kadınların da mutfaktaki yangını en çok hissedenler olduğunu ve gençler ve kadınlar tarafından iktidarın yolcu edileceğini söyledi.
Türkiye'nin ikiye bölündüğüne dikkat çeken Kılıçdaroğlu, bir yanda kadın ve erkek eşitliğini savunanlar, diğer tarafta kadını değersiz görenlerin olduğunu ifade etti. Ayrıca, demokrasi isteyenlerin bir tarafta olduğunu, diğer tarafta ise demokrasiye karşı olanların olduğunu sözlerine ekledi. Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin yalnızlaştığını ve yoksulluğun kaynağının burada yattığını vurguladı.
Eskiden çatışmaların yaşandığına işaret eden Kılıçdaroğlu, şimdi ise çatışmalardan kaçınıldığını belirtti. Seçmenlerin tahriklere kapılmadığını ve el broşürlerinin dağıtıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, demokrasinin ahlak üzerine inşa edildiğini söyledi. Devleti yönetenlerin partiyi devletleştirdiğini savunan Kılıçdaroğlu, İletişim Başkanlığı'nın AKP'nin yasa dışı bir organı gibi durduğunu ifade etti.
Kılıçdaroğlu, ülkede hala bozulmamış bürokratlar olduğunu ve bu bürokratların kendilerine bilgi getirdiğini belirtti. Her gelen bilgiyi hemen kullanmadıklarını, ahlaksızlık yapan anlayışın iktidarda olmasının kabul edilemez olduğunu ifade etti. Toplumun artık bu duruma inanmadığını ve parayla matbaada basılan broşürlerin olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, bir şey söylemek istenirse TELE1 ya da başka bir yerde oturup konuşulabileceğini belirtti.
Kılıçdaroğlu, montajcılara inanılmaması gerektiğini ve bu tür ahlaksızlıklarla mücadele etmenin her vatanseverin görevi olduğunu söyledi. Türkiye'nin bu tür ahlaksız yapıları açığa çıkaracak gücü olduğunu belirtti ve dijital ortamda iz bıraktığınız zaman bunun kolayca saptanabileceğini ifade etti.
Seçim sonuçlarının YSK tarafından açıklanmadığı takdirde, CHP'nin sonuçları kendi açıklayacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, bu konuda hazırlıklarını aylardır yaptıklarını ve seçim güvenliği için her türlü önlemi aldıklarını söyledi. Seçim günü sandık başına gitmek için herkesi komşularını ve yakınlarını da ikna etmeye çağırdı. Dijital altyapının güvenliğinin sağlandığını da belirten Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin bazı unsurlarının ya da tahrik ettiği unsurların sokaklarda ateş açabileceklerine dikkat çekti ve bu durumun çatışma ortamı yaratabileceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, deprem bölgesinin tamamının yeniden ele alınması gerektiğini vurguladı. Bu bölgenin ayağa kalkması için 1 milyon konut yapılacağını ve üretimlerin deprem bölgesinde yapılacağını belirtti. Ayrıca özel yasa çıkarılacağını ve konutların maliyetlerinin daha az olacağını ifade etti. Bu şekilde bölgede istihdamın artacağını söyledi ve kanun teklifinin hazırlandığını belirtti. Çok sayıda insanın bölgeden ayrıldığını ve geri gelmeleri gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, depremzedelerin yeniden hayatlarına dönebilmeleri için ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti.
Kılıçdaroğllu’nun açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
“Gençler umduğumuzdan daha fazla siyasetin içinde. Baskıcı bir yönetim istemiyorlar. 5 milyon 300 bin genç gidip oy kullanacak. Bu çok önemli. Mutfaktaki yangını da en çok hisseden kadınlar. Gençler ve kadınlar iktidarı yolcu edecekler.”
“HER VATANDAŞ GİDİP OY KULLANSIN”
“Türkiye ikiye bölünmüş vaziyette. Bir yanda kadın ve erkek eşitliğini savunanlar, diğer tarafta kadını değersiz görenler. Bir tarafta demokrasi isteyenler, diğer tarafta demokrasi isteyenler. Hayatın her alanında farklılaşmayı görebiliriz. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir tablo yok. Biz dilimizin döndüğü kadar anlatmaya çalışıyoruz. Yoksulluğun buradan kaynaklandığını anlatıyoruz. Türkiye’nin yalnızlaştığını anlatıyoruz. Düne kadar hakaret ettiklerini kişinin ayağına gittiğini görüyoruz. Bunlara tanık oluyoruz. Bütün bunlardan çıkışın yolu sandık olacak. Her vatandaşımın pazar günü gidip oy kullanmasını ve sayımını izlemesini istiyoruz.”
“SANKİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEĞİL AK PARTİ DEVLETİ VAR”
“Eskiden çatışma olurdu karşılıklı. Şimdi çatışmadan özenle kaçınılıyor. Çünkü ne olduğunu biliyoruz, seçmen de biliyor. Seçmen tahriklere kapılmıyor. El broşürleri dağıtılıyor. Ya bunlarda Allah inancı, ahlak var mı? Demokrasi ahlak üzerine inşa edilir. Devleti yönetenler partiyi devletleştirdiler. Sanki Türkiye Cumhuriyeti yok AK Parti devleti var. İletişim Başkanlığı AK Parti’nin yasa dışı organı gibi duruyor. Bu ülkede halen bozulmamış bürokratlar var. Bürokratlar bize bilgi getiriyor. Her gelen bilgiyi hemen kullanmıyoruz. Ahlaksızlık yapan anlayışın iktidarda olması kabul edilemez. Bir şey söylenecekse TELE1 olur başka yer olur. Oturup konuşuruz. Ama toplum artık buna inanmıyor. Parayı verip matbaada bastırıyorlar.”
MUHARREM İNCE VE KASET İDDİASI
“Kimse montajcılara inanmasın. Bu ahlaksızlıktır. Bununla mücadele etmek de her vatanseverin görevidir. Çıkıp iftira atarlar. Türkiye’nin buradan çıkması lazım. Ahlaksız yapıları açığa çıkaracağız. Türkiye Cumhuriyeti’nin bu gücü var. Dijital ortama iz bıraktığınız zaman bunu saptamak kolay.”
SEÇİME MÜDAHALE OLURSA TAVRI NE OLACAK?
“YSK açıklamasa sonuçları biz açıklayacağız. Bizim tarihimizde ilk kez bir buçuk yıldır seçim güvenliği için çalışıyoruz. Bütün ayrıntılar hesaplandı. Eğitimler verildi. Altyapılar oluşturuldu. Denemeler de yapıldı. Dün de deneme yapıldı. Diğer partiler de yapıyor. Bayram havası içinde sandığa gideceğiz. Büyük bir eğlence içinde gidin. Komşularınızı, yakınlarınızı alın. Geçmiş dönemde AK Parti’ye, MHP’ye oy vermiş olanları da ikna edin. Dijital altyapının güvenliğini aldık. YSK, AA yayınlamasa da, seçim sonucu dursa da biz hepsini tek yayınlayacağız.”
SÖZLERİNE AÇIKLIK GETİRDİ
AK Partili bazı unsurlar, ya da AK Parti’nin tahrik ettiği bazı unsurlar sokağa çıkıp ateş edebilirler. Bir çatışma ortamı yaratmak isteyebilirler. Kast ettiğim buydu. Yoksa herkes sonucu takip edecek.
“HALKI DARBECİ YAPTILAR”
“En sonunda halkı darbeci yaptılar. Soğan üreticisini terörist, emekliyi terörist yaptılar. Şimdi de kalkıp vatandaşı darbeci yapıyorlar. Seçim tarihini belirleyen bunlar YSK’yı, oy pusulasını belirleyen bunlar. Beğenmedikleri zaman vatandaş darbe yaptı diyorlar. Bunların halkla ilgisi kalmadı. Dünyalıklarını yurtdışına götürdüler. Binaları, gökdelenleri orada. Hepsini biliyoruz. Hepsini getireceğim. Korktukları bunlar. Kul hakkı yemedim, yedirmeyeceğim de. Malvarlıklarını açıklasınlar. Ya da gelsinler televizyon programında ben onlara her şeyi anlatayım.”
‘KAZANSALAR BİLE BU MİLLET TESLİM ETMEZ’ NE DEMEK?
“Demek ki kazanacağımı o da kabul ediyor. Teslim etmez ne demek? Ne demek teslim etmez. Halkın iradesi her şeyin üzerinde. Parlamentoyu da Cumhurbaşkanını da belirleyen halk. Tıpış tıpış verecekler. Ben ondan tencere istemiyorum ki. Denemek istediler İstanbul’da. Seçim kurulundaki çetelerle halletmek istediler. Bizim hukuk tarihimizdeki en büyük rezaletlerden biridir. Ben onlara çete dedim dava açtılar. Bunun peşini bırakmayacağım.”
“İKİ İTTİFAK ARASINDA FARK VAR”
“Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı arasında fark var. Onlar dayatıyor. Biz ise kaynakları yerli yerinde kullanmak için, istihdam sorununu çözmek için mücadele ediyoruz.”
“BU İŞ İLK TURDA BİTECEK”
“Yayınlanan veriler var. Bu iş birinci turda bitecek. Toplumun her kesimi baharı hissedecek. Çok iyi durumdayız onu rahatlıkla söyleyebilirim.”
418 MİLYAR DOLARIN NASIL HESAPLANDIĞINI ANLATTI
“Yapılan ihaleler, alınan rüşvetler, projelerle vatandaşın açıkça soyulması, döviz endeksli projeler…. Bütün bunları üst üste koyduğunuzda 418 milyar dolar kayıp ortaya çıkıyor. Bu para da hukuk içinde gelecek.”
“SAVUNMA SANAYİ GÜÇLENMELİ AMA BİR KİŞİNİN ÖNÜNÜ AÇARSANIZ AHLAKİ DEĞİL”
“Savunma sanayisinin güçlendirilmesi lazım. Aselsan, Roketsan… Çok ciddi üretimler yapıyorlar. Eğer özel sektör girecekse rekabet ortamında girmeli. Kim daha nitelikli ürün üretiyorsa başımızın üstünde yeri var. Ama diğerlerini tasviye edip bir kişinin önünü açarsanız bu ahlaki değil.”
“EĞİTİMİN BAĞIMSIZ OLMASI LAZIM”
“Eğitimin kurallarını siyasetçiler değil eğitimciler belirler. Eğitimin bağımsız olması lazım. Dünya değişiyor, teknolojide ilerleme var. Bizim eğitim sistemimiz çok geride. Gel kreş aç deseler bana yapamam. Ama bunun uzmanları var. Her bir alanda özel yetişmiş insanlar var. Bakana göre eğitim sistemi. 7 Bakan değişti hepsine göre eğitim sistemi oldu.”
“TERÖRE KARŞI DURMAK İNSANİ GÖREVDİR”
“Terör bir insanlık suçudur. Kim destek veriyorsa Allah belasını versin. Hangi çağda yaşıyoruz biz. Teröre karşı olmak bu bir insani görevdir.”
“AİLE DESTEKLERİ SİGORTASI’NI BİZ ÇIKARACAĞIZ”
“Aile Destekleri Sigortası’nı anlatıyoruz. 1971’de Türkiye çıkarmayı garanti etmiş. Fakat bunu çıkarmıyorlar. Bu çıktığında bugün ‘ben sana yardım sen bana oy ver’ rezaleti bitecek. Biz garanti ediyoruz çıkaracağız. Aile hekimlerinin olduğu yerlerde sosyal hizmet uzmanları olacak. Bunlar bölgelerdeki bütün yoksul aileler ile görüşecek. Çoğu kadın olacak. Gelir düzeylerine bakılacak. Belirlendikten sonra kadının hesabına para yatacak. Sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Bu destek olduktan sonra hiçbir ailenin elektriği suyu kesilmeyecek. Sosyal konutlardan da faydalanacaklar. Artık yoksulluğu yaşayan bir ülke olmaktan çıkacak Türkiye.”
DEPREMZEDELERİN SORUNU NASIL ÇÖZÜLECEK
“Deprem bölgesinin tamamı yeniden ele alınmalı. Bu bölgenin ayağa kalkması lazım. 1 milyon konut yapılacak. Üretimler de deprem bölgesinde yapılacak. Özel yasa çıkarılacak. Konutların maliyetleri daha az olacak. Orada istihdam olacak. Kanun teklifi de hazırlandı. Çok sayıda insan gitti bunların geri gelmesi lazım.”
“ALACAĞIMIZ KARARLARI TOPLUMSAL DESTEK İLE ALACAĞIZ”
“İlk olarak durum ve hasar tespit komisyonu kuracağız. Gerçek tablonun ne olduğunu bilmiyoruz. Rakamlar afaki. Ardından stratejik planlama teşkilatını kuracağız. Türkiye’nin kaynaklarının nereye harcanacağını planlayacağız. Ekonomi sosyal konseyini toplayacağız. Herkes yer alacak. Alacağımız bütün kararları toplumsal destekle alacağız.”
“NİTELİKLİ İNSANLAR KALACAK”
“Kadro çalışmalarımız devam ediyor. Şu an kamuda görev yapan nitelikli insanlar yerinde kalacaklar. Birikimli insanlar kalacak ama politize olanlar ayrılacak. Birisi yolsuzluk yaptıysa bağımsız mahkemelerde yargılanacak. Yargı ne derse o olacak. Merkez Bankası’nın Başkanı çok önemli. Finans çevrelerine güven verilmeli.”
DIŞ POLİTİKADA NASIL BİR YOL İZLENECEK?
“Arap dünyasının işine karışmak doğru değil. Türkiye’ye görev düşerse hakemlik görevi üstlenebilir. Türkiye o alana girmemekle her zaman kazançlı çıkmıştır. Kalktı Mısır’a hakaret etti, araya adam koydu adam ‘barışmıyorum’ diyor. Suriye ile kavga etti. Neden kavga ettin? Kaybeden Türkiye oldu. Sınırlar yol geçen hanı oldu. Uygar toplumdan koptuk. Yurtdışındaki yatırımcı gelmiyor. Kimsenin malvarlığı güvencesi yok. İstedikleri kişinin malvarlığına el koyuyoruz diyorlar. Avrupa için de vizeler kalkacak. Rusya ile ilişkilerimiz var. İş insanlarımızın yaptığı yatırımlar var. Ama bir ülkenin bizim içişlerimize karışmasını istemeyiz. Binlerce turist geliyor buraya. Başımızın üzerinde yerleri var. Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın bitmesini isteriz. Büyük teknolojileri de Rusya’dan aldık. Mustafa Kemal Atatürk’ün sözü var; Yurtta Sulh Cihanda Sulh. Herkesi kapsayan bir dış politika yapacağız.”
