CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu düzenlediği basın toplantısında deprem felaketinin sorumlusunun iktidar olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Açıkça söylüyorum, vatandaşlarımızın kanı bu iktidarın elindedir. Sorumlusu tek adam rejimidir” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Deprem bölgesini karış karış gezdim. Gördüklerimi unutamıyorum. Gecelerdir uyumak mümkün değil. Duygularım karmakarışık. Devlet nerede diye haykıranları duydum. Kulaklarımdan silinmiyor.
Acım tarifsiz. Deprem bölgesi karış karış gezdim. Duygularım karmakarışık. Ailesiz kalan çocuklar gördüm, evlat kaybetmiş anneler gördüm. Babalarla ağladım. Enkaz altında kalan sevdiklerinin sesini duyan çaresiz kalan kadınların feryadını dinledim. Devlet nerede diye haykıranları gördüm, her gittiğim bölgede. Bunlar kulaklarımdan silemiyorum. Tedbirsizlik, sorumsuzluk, rüşvet her türlü sorumsuzluktan kaçma. Açıkça söylüyorum, vatandaşlarımızın kanı bu iktidarın elindedir. Sorumlusu tek adam rejimidir.
“TÜM KOORDİNE SOSYAL MEDYADAYDI”
Asla koordine olamadılar. İnsanlarımız ölürken onlar nasıl bu işi siyaset üssüne taşırız diye özel çaba harcadılar. Nasıl bir korkaklıktır kendi askerinden korkmak. Asker bu konuda deneyimlidir. İlk 12 saat içerisinde işleri çözecek kapasiteye sahip ama askeri beklettiler. Zaten olmayan akli melekelerini kaybettiler. Tüm koordine sosyal medyaydı. Sosyal medyaya yasak getirdiler, ağırlaştırdılar. Soru soran gençler, gazetecileri, bilim insanlarını gözaltına aldılar. Haber kanallarına sorumluluğu hafifletme talimatı verdiler. Vatandaşlarımızın önünden mikrofonları çektiler. Onlara göre senin kader planında molozlar var.
"SEÇİMİ ERTELEMEK DEMOKRASİYE DARBEDİR"
Bu ülke için asrın felaketi tek adam rejimidir, Erdoğan''dır. Art arda felaketler yaşadık. Beceriksizliği ile bir önceki felaketi arar oldu. Asrın ihanetidir, asrın iş bilmezliğidir, asrın beceriksizliğidir.
Seçimleri ertelemeye çalışıyorlar. Açık ve net söylüyorum, seçimler zamanında yapılacak. Anayasa çok açık, afette seçim ertelenemez. YSK bu talebi dillendirirse demokrasiye darbe talebi olur."