"Kerkük'ü oldu bittiye getirmek istiyorlar"

"Kerkük'ü oldu bittiye getirmek istiyorlar"

Ortadoğu uzmanı Erkmen, Irak'ın kuzeyinde Eylül ayında peşmerge tarafından yapılması planlanan referandumda Kerkük'ün oldu bittiye getirilemeyeceğine dikkat çekti.

Deutsche Welle Türkçe'nin haberine göre, Ortadoğu Uzmanı Serhat Erkmen, Kerkük Kent Meclisi'nin peşmerge tarafından düzenlenecek sözde Kürdistan referandumuna katılma kararını şu sözlerle değerlendirdi:

"KERKÜK VİLAYET MECLİSİ SEÇİMLERİ 2005'TEN BU YANA YAPILMIYOR"

"Bu yılın ilk aylarında Bölgesel Kürt Yönetimi'nin bayrağının çekilmesiyle başlayan ve daha sonra Kerkük'te Kürtçe'nin resmi dil olarak yazışmalarda kullanılmasıyla devam eden süreçten sonra Bölgesel Kürt Yönetimi'ne Kerkük'ün dahil edilmesine ilişkin çalışmalar netleşmişti. 25 Eylül'deki referanduma Kerkük'ün dahil edilmesine ilişkin baştan itibaren birtakım girişimler vardı. Bu girişimlerin nihai noktasıdır. Bu anlamıyla bakıldığında şaşırtıcı değildir. Neden şaşırtıcı değil? Çünkü Kerkük Vilayet Meclisi seçimleri 2005 yılından bu yana yapılamamakta. O dönemden beri de 41 vilayet meclisi üyesinin 24 tanesi KDP ve KYB'ye yani Kürt partilere ait. Dolayısıyla bu kararı çıkartabilecek sayısal çoğunlukları var ve bunu da hayata geçirdiler”

"HAVİCE IŞİD’İN ELİNDE, REFERANDUM KERKÜK’ÜN TAMAMINI KAPSAMAZ"

Kerkük son dönemde demografik yapısı çok değişen bir kent. Kentteki son duruma da değinen Erkmen, şunları söyledi:

“Kerkük'ün demografi yapısı 2003'ten itibaren mütemadiyen değişti. Hem Kerkük'te daha önce burada yaşamayan insanların bu bölgeye kaydırılması suretiyle bir fiziki değişiklik oldu. Hem de Kerkük'teki nüfus kayıtlarının değiştirilmesi suretiyle bir değişiklik ortaya çıktı. 2003'ten sonraki bu planlı demografik değişim neticesinde Kerkük'te Kürtler çoğunlukta. Onu Türkmenlerin takip ettiği, Araplarla Türkmenlerin de birbirine yakın nüfuslara sahip olduğu söylenebilir. IŞİD'in Musul dahil olmak üzere bir takım Türkmen bölgelerine girmesi neticesinde, Musul'dan Selahaddin'den hatta Diyala'dan Kerkük'e Türkmenlerin göç ettiğini biliyoruz. Bir diğer nokta da şu; Kerkük'ün önemli bir Arap nüfusu barındıran Havice ilçesi bugün hâlâ IŞİD'in elinde. Ve muhtemelen referandumun gerçekleşeceği tarihe kadar da IŞİD'in denetiminde kalacağa benziyor. Kerkük'ün tamamını kapsayan bir referandum olmayacak.”

"IRAK'TA DEMOKRATİK GÖSTERİLER BARIŞÇIL OLARAK SONLANDIRILMIYOR"

Erkmen, “Referandum sonrası Kerkük'te ne gibi bir tablo ortaya çıkabilir?” sorusunu şu yanıtı verdi:

"Kerkük'te eğer bir ‘oldu bitti’ ortaya çıkarılmaya çalışılırsa Kerkük'ün içindeki unsurların bunu kabul etmeyeceğini söyleyebiliriz. Bu da Kerkük'te başta önemli gösterilerin olmasına neden olabilir. Bu gösterilerin barışçıl bir atmosferde başladıktan sonra ülkeyi daha ciddi sıkıntılara sokabilecek yönlere gitmesi bence mümkün. Bunu da aklımızda tutalım çünkü Irak'ta demokratik gösteriler maalesef barışçıl olarak sonlandırılmıyor. Gösterileri bastırmak üzere taraflar kuvvet kullanabiliyor ve sonunda çok kötü şeyler yaşanabiliyor. Dolayısıyla Kerkük'te Kerkük'ü oluşturan tüm unsurların ortaklaşa bir karar alması mümkün olmazsa ya da Kerkük'te yaşayan unsurların uzlaşısı üzerine bir siyasi gelecek belirlenmezse, Kerkük uzun vadede Irak'ta yeni bir çatışma kaynağı olabilir.

KERKÜK, IRAK VE BÖLGE İÇİN NE İFADE EDİYOR?

Kerkük’ün Irak açısından iki önemli özelliği olduğunu belirten Erkmen, “Bunlardan bir tanesi Irak'ın en zengin petrol yataklarından bir kısmı Kerkük'te bulunuyor. Çok ciddi bir ekonomik gücü elinde tutan bir şehir. İkinci olarak; Kerkük için sıklıkla kullanılan bir tabir vardır. Irak'ın küçük bir modeli gibidir. Yani Kürtlerin, Türkmenlerin, Arapların, Sünnilerin, Şiilerin yani Irak'ın bileşenleri olan farklı unsurların bir arada yaşadığı bir şehirdir. Bu anlamda herkes için önemlidir. Yani Türkmenler Kerkük'ün bir Türkmen şehri olduğunu iddia eder, Araplar Kerkük'ün bir Irak şehri olduğunu iddia eder. Kürtler de Kerkük'ün bir Kürt şehri olduğunu iddia eder. Irak'taki siyasi semboller açısından bakıldığında bir kesişim noktası. Irak anayasası açısından bakıldığında da tartışmalı bölgelerin içerisinde. Bu tartışmalı bölgeler hâlâ muallakta olan bir konu. Normal şartlarda 2007 yılının sonuna kadar Kerkük dahil olmak üzere tartışmalı bölgelerdeki sorunların çözülmüş olması gerekiyordu. Ancak, üzerinden on yıl geçmesine rağmen hala Kerkük'ün dahil olduğu tartışmalı bölgelere ilişkin sorunlar çözülememiş durumda. Ne Irak merkezi hükümetinin ne de Kuzey Irak'taki bölgesel yönetimin tam olarak üzerinde söz sahibi olmadığı, Irak Parlamentosu'nda da bu konuda tartışmaların devam ettiği bir şehirden bahsediyoruz” diye konuştu.

İlgili Haberler