Orta Doğu’nun batağına saplanıp kalan Türkiye’nin dış politikası en “felçli” yıllarını yaşıyor.
Buna paralel olarak, ne yapacağını şaşırmış kamuoyu da, iç ve dış gündemi sağlıklı olarak takip edemiyor.
Oysa bırakın gezegenimizde, buhranlı bölgemize yakın ülkelerde yaşananlar daha doğrusu gelişmelerden bihaber halkımız, “şaşkınlık” ve “endişe” içinde, sağlıklı ve güvenli günleri bekliyor.
Aslında, kamuoyumuz özellikle “Dış Türkler” ve “Türk Devletleri” nin durumunu yakından öğrenmek istiyor.
Nitekim, 15 gün önce YENİÇAĞ’da Kazakistan ile ilgili yayınlanan yazımızın bu kadar ilgi görmesi bile bunu ispatlıyor.
Gerçekten de halkımız; nerede olursa olsun, Türklerin yaşayışından ve başarılarından haberdar olmak ihtiyacını duyuyor.
Asya’da parlayan yıldız
İstek üzerine, Kazakistan ile ilgili fazla bilgi içeren bir yazı daha bize düşüyor.
Üstelik, 25. kuruluş yıl dönümünü yaşayan Kazakistan gibi bazı Türk devletlerinin “iyi niyet” yaklaşımlarını da hatırlatmak gerekiyor.
Her şeyden önce Kazakistan, bağımsızlığını kazandıktan bugüne kadar, büyük mesafeler kat ederek Asya’nın gerçekten de parlayan yıldızı konumuyla öne çıkıyor.
Bilinmelidir ki; ulusal bütünlüğünü sağlayan Kazakistan, kaynaklarını iyi şekilde kullanarak kalkınmayı sürdürüyor.
Denilebilir ki; Nursultan Nazarbayev, ülkesini sağlam temeller üzerine oturtarak istikrarlı bir Kazakistan hazırlıyor.
Unutulmamalıdır ki; Çin ve Rusya gibi dünyanın en önemli ülkeleriyle komşu olup, Çin ile 2 bin beşyüz, Rusya ile 8 bin kilometre sınırı olan ve hiçbir problemi bulunmayan Kazakistan sağlam adımlarla ilerliyor.
Önceki yazımızda büyük yer verdiğimiz Türkiye ile olan ilişkilerinin yanı sıra, Kazakistan istikbal vaat eden emin adımlarla yoluna devam ediyor.
28 Ocak 1993’te kabul edilen Anayasası’na göre ülke “Başkanlık” sistemiyle yönetiliyor.
Kazakistan üniter, laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti olarak tanımlanıyor.
İdari açıdan ise ülke, 14 idari eyalet (Oblast) ve iki özel bölge (Astana ve Almatı) olmak üzere 16 bölgeye bölünüyor.
Kazakistan Halk
Asamblesi’nin 20. yıldönümü
Tüzel kişiliği olmayan Kazakistan Halk Asamblesi’nin amacı, devletin milletlerarası siyasetin gerçekleştirmesi, toplumunda siyasi istikrarın sağlanması, etnik ilişkiler çerçevesinde devlet ve sivil enstitülerin iş birliğinin geliştirilmesi olarak biliniyor.
2008’de Kazakistan Cumhurbaşkanı, dünyada benzeri olmayan “Kazakistan Halk Asamblesi” hakkında kanunu imzalayarak, devletin siyasi birimi olarak hukuki temelini atmış bulunuyor.
Halk Asamblesi, Nursultan Nazarbayev Başkanlığında, Kurul Konseyi etnik kültür sendikaların temsilcileri, kamu adamları, Parlamento vekilleri, Bakanlar ve Valilerden oluşuyor.
Kazakistan
Devlet Başkanlığı seçimi
Kazakistan İstanbul Başkonsolosu Yerkebulan Sapiyev, Halk Asamblesi ve seçimler hakkında özetle şunları söylüyor;
“14 Şubat 2015 yılı Kazakistan Halk Asamblesi’nin Konseyinde olağanüstü Kazakistan Devlet Başkanlığı seçimi girişimi temsilcilerin oybirliği ile kabul edildi.
Halk Asamblesi, bu girişim Kazakistan halkının isteklerinden kaynaklanıp vatandaşlardan sürekli gelen yazılara dayanarak yapıldığını işaretledi.
Dünya çapında yer alan ekonomik kriz süresinde olağanüstü seçimlerin yapılması ülkemizde “Nurlu yol” programının gerçekleşmesine ve uzun vadeli planları hayata geçirmeye büyük katkı sağlayacaktır.
Kazakistan Halk Asamblesi, olağanüstü seçimler aracılığı ile ülkemizin ekonomik gelişimini, büyümesini pekiştirmeye ve gerçekleştirilen siyasetin sürekliliğini sağlamaya çağırdı.
2016 yılında Devlet Başkanlığı ve Parlamento seçimleri aynı zamana gelmesi Anayasamızın maddelerine uygun olması için seçimlerin farklı zamanlarda gerçekleştirilmesi doğru karar olacağına işaretledi.
Kazak Hanlığı’nın 550. yıldönümü kutlama amacı, tarihte yer alan çalkantı zamanları baştan geçerek, bölgesel karmaşık durumlara rağmen, bağımsızlık bayrağını yükseltip 1465 yılında Kazak Hanlığı’nın temelini oluşturan Kazak halkına hürmet gösterip kahramanlığına minnettar olduğumuzu teyit etmektir.”
Görülüyor ki, Kazakistan önemli bir ülke konumunu yıllarca koruyor.
