Kaz Dağları’ndaki Kirazlı köyünde Kanada firması Alamos Gold'un yerli ortağı Doğu Biga Madencilik şirketince yürütülen altın madeni projesinde, binlerce ağaç kesilmiş ve halkın her kesiminden büyük tepkisini çekmişti. Son olarak, AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından konuya ilişkin yaptığı açıklamada, kesimlerin 2 yıldır devam ettiğini belirterek, “Bugün şehrimize Kaz Dağları hassasiyeti için geldiğini iddia eden misafirlerimizin hiçbirinin aklına, 2 yıldır ağaç kesilirken eylem yapmadık da kesim bittikten sonra eylem yapıyoruz, bugün eylem yapmanın ağaçlara faydası yok. Peki kime faydası var?” diye sormak gelmedi mi” demişti.
“SÖZ KONUSU KIYIM 4 AY İÇİNDE OLDU”
Sözcü gazetesinin haberine göre, Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı Rebiye Ünüvar, söz konusu söylemler hakkında Sözcü’ye konuştu. Kıyımın 4 ay içinde gerçekleştiğini belirten Ünüvar şunları söyledi.
“Biz konuyla ilgili bir çevre meclisi kurduk. Bunun içinde her parti vardı. 31 Mart seçiminden bir ay sonra bütün meclis üyelerimiz ile bölgeye gittik. Manzara kesinlikle böyle değildi. Yol açma ve seyreltme yapıyorlardı. Söz konusu kıyım 4 ay içinde oldu. Biz bu belirttiğimiz süreler içinde bütün kurumlara gittik fakat olumlu bir sonuç alamadık. Biliyorsunuz bir yıl önce Vali bey Gayri Sıhhi Müessese Ruhsatı’nı imzaladı. Söylendiği gibi katliam 2 yıldır var durumu doğru değildir.”
ESKİ BAKANDAN TEPKİ GELMİŞTİ
Enerji ve Tabi Kaynaklar eski Bakanı Cumhur Ersümer, AKP'li Turan'ın bu iddialarına yazılı bir açıklama ile cevap verdi. Doğu Biga Madencilik ve ortağı Alamos Gold firmasının ruhsatını paylaşan Ersümer, ruhsatın kendisinin görev süresinden sonra verildiğini belirterek şunları kaydetmişti:
“Ruhsatlara dayalı olarak yapılan işlemlerin tamamı, benim görev dönemimden sonradır ve bu belgeyi düzenlemek için yapılan görevlendirmede yine 27/09/2012 tarih ve 4793 sayılı olup benim bakanlıktan ayrılmamdan 11 yıl sonradır."
Hiçbir maden arama ve işletme ruhsatının ağaç kesimine de onay vermediğine dikkati çeken Cumhur Ersümer'in şöyle devam etti:
“Her maden arama ruhsatının 30 ay süresi vardır. Aramacı aramayı yapma hakkına sahip olur. Sadece arama yapabilir. Ama bakır bulur, ama mermer, ama altın veya hiçbir şey de bulmayabilir. Arama ruhsatları birleşir düşer yeniden çıkarılır bu apayrı bir süreçtir. Yaptığı aramadan sonra ön işletme için başvurur ön işletme ruhsatı, sonra işletme ruhsatı alır ve sonunda Gayrisıhhi Müessese izni alır ve olayda olduğu gibi malum işler yapılır. Hiçbir arama ruhsatı; git 200 bin ağaç kes, katliam yap izni vermez. Çanakkale halkının içme suyunu görmemezlikten gel demek hiç değildir”
Hiçbir şeyin gizli kalmayacağını belirten eski bakan Ersümer, “Döneminde bütün izinleri vereceksin, ancak bir türlü vermediğin Gayrisıhhi Müessese izni için şirket çalmadık kapı bırakmayacak! Aylar yıllar geçecek sonrada aniden vahiy gelmiş gibi, bir türlü vermediğin, ağaç kesimine, işletmeye geçmeye izin veren Gayrı Sıhhi Müessese iznini çıkartacaksın. Sonrada 18 yıl önceye gidip olmayan arama ruhsatının arkasına sığınmaya çalışacaksın! Ama oraya sığamazsın. Ayrıca hiçbir şey gizli kalmaz. Bir gün gelir bilenler bildiklerini açıklarlar. Birileri de kaçacak delik ararlar” ifadelerine yer verdi.
"MÜCADELEYİ SONUNA KADAR DESTEKLİYORUM"
“Ben Allah’a şükür inkâr etmeden, kimseyi suçlamadan kimsenin arkasına saklanmadan her attığım imzamın, her uygulamamın hesabını vererek, bu günlere geldim. Allah bütün siyasilere ve başta Bülent Turan'a bu hesabı verilme imkânını versin diye de dua ederek yüz akı içinde yaşamaya devam ediyorum. Çanakkaleli hemşerilerimin haklı mücadelelerini sonuna kadar destekliyorum.”
