21 Ağustos günü, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi kırsalındaki Tavşantepe Mahallesi'nde meydana gelen olayda, Kur'an kursundan dönen Narin G.'nin eve dönmemesi üzerine ailesi kendi imkanlarıyla arama başlattı.
21 Ağustos günü, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi kırsalındaki Tavşantepe Mahallesi'nde meydana gelen olayda, Kur'an kursundan dönen Narin G.'nin eve dönmemesi üzerine ailesi kendi imkanlarıyla arama başlattı.
Ancak yapılan aramalar sonuçsuz kalınca, baba A.G., saat 20.00 sularında jandarma karakoluna giderek kızının kaybolduğunu bildirdi.
ARAMA OPERASYONU BAŞLATILDI
İhbar üzerine bölgeye Bağlar İlçe Jandarma Komutanlığı, Bağlar Asayiş Komando Bölük Komutanlığı, Jandarma Özel Harekat timleri, Jandarma Suç Araştırma Timleri (JASAT), İstihbarat Şube Müdürlüğü, Köpek İz Takip Timi ve Su Altı Arama Kurtarma Timi'nin yanı sıra sağlık, AFAD ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Su Altı Arama ekipleri sevk edildi. İlçe belediyelerinden de destek ekipler arama çalışmalarına katıldı.
HAVADAN VE KARADAN ARAMALAR DEVAM EDİYOR
Arama çalışmalarına jandarma ve İl Emniyet Müdürlüğü'ne ait helikopterle havadan destek sağlandı. Narin’in kaybolduğu saatlerde bölgeden geçtiği tespit edilen yaklaşık 150 araç sorgulandı ve mahalledeki evler ile köye giriş yapan araçlarda detaylı aramalar yapıldı.
Bugüne kadar 12 bin 565 araç arandı, 130 kişinin ifadesine başvuruldu, 32 bin 952 kişi kontrol edildi ve 7 iz takip köpeğiyle 11 bin dönümden fazla alan tarandı.
GÖZALTINA ALINAN AĞABEY SERBEST BIRAKILDI
Soruşturma kapsamında, Narin'in ağabeyi E.G. (18) gözaltına alındı. Kollarında ısırık izleri bulunan E.G., İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk edildi. Yapılan incelemede ısırık izlerinin Narin’e ait olmadığı tespit edildi. Bu gelişme üzerine E.G., jandarmadaki işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.
YAYIN YASAĞI KARARI
Olayla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, Diyarbakır 5. Sulh Ceza Hakimliği tarafından soruşturma tamamlanıncaya kadar yazılı, görsel, sosyal medya ve internet ortamında her türlü haber, röportaj ve eleştiri yapılması yasaklandı. Bu karar, soruşturmanın gizliliği, tanık ve ilgili kişilerin güvenliği, delillerin karartılmasının önlenmesi ve kamu düzeninin korunması gerekçeleriyle alındı.
