Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluşunun 99. yıl dönümünü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutladı.
Karamollaoğlu, "Her şeye rağmen, 'İman var ise imkan da vardır' diyen bir grup vatansever, büyük emeklerinin sonucunda TBMM'yi kurdular. TBMM milli ve manevi değerlerimiz üzerinde yükselen millet iradesinin yegane tecelligahıdır" diye konuştu.
Güçlü Türkiye'nin en önemli güvencesinin güçlü bir meclis olduğunu vurgulayan ve TBMM'nin kurulduğu dönemde toplumun farklı kesimlerinden temsilcilerin aynı çatı altında toplanabildiğini belirten Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Sağcısından solcusuna, muhafazakarından liberaline her düşünceden kişiler bu mecliste yer almıştır. Milli Mücadele'nin başarılı olmasında belkide en büyük etken bu yapı olmuştur. Toplumsal uzlaşma başka bir şekilde sağlanamaz. Taban tabana zıt insanların bir araya gelerek müşterek bir davayı, özellikle ülkenin bütünlüğünü ve bağımsızlığını hedef alan çalışmalarda ittifak sağlayarak bütün güçlüklerin üstesinden gelinebileceğine inanıyorum. Sorunlarımız ancak böyle çözülür."
'İKTİDAR KULLANDIĞI DİLİ MUTLAKA YUMUŞATMALIDIR'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırı sonrasında Kılıçdaroğlu'nu ziyaret ettiğini hatırlatan Karamollaoğlu, "Bu ve benzer hadiselerin tekerrür etmemesi için üzerimize düşen vazifeleri birlikte mütalaa etmeli ve gerekeni mutlaka yapmalıyız" ifadesini kullandı.
"Ülkemizde el birliği ile bir Milli İttifak anlayışı oluşturulmalıdır" diyen Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
"Gerginliğin, kutuplaşmanın özellikle son birkaç ayda artmasının ne yazık ki kötü bir sonucu ile karşı karşıya kaldık. CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bir şehit cenazesine katıldığı sırada saldırıya uğradı. Ben kendisine bizzat geçmiş olsun dileklerimi ilettim, bir kere daha geçmiş olsun dileklerimi buradan iletmek istiyorum. Bu yaşanan saldırı ne yazık ki siyasette kullanılan üslubun bir sonucudur. Türkiye’de muhalefetin tamamının medya algısı ile şeytanlaştırılmaya çalışılmasının bir sonucudur. Yaşanan bu hadise hepimizi derinden üzmüştür. Esas olan bu tür bir hadisenin bir daha yaşanmaması için herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Bu konuda Saadet Partisi olarak önerilerimiz bellidir ve şunlardır: İktidar kullandığı dili mutlaka değiştirmeli, yumuşatmalıdır. İktidar ortağı kullandığı üslubu muhakkak değiştirmeli, bir siyasi partiye yakışır bir tavır sergilemelidir. Sayın Cumhurbaşkanı bütün siyasi parti liderleri ile görüşmelidir. Ülkemizde el birliği ile bir Milli İttifak anlayışı oluşturulmalıdır."
