Perelman Tıp Fakültesi’nden bir ekip tarafından yapılan ve Journal of the National Cancer Institute’da yayınlanan araştırma, 2023 yılında yaşanan cisplatin ve karboplatin gibi jenerik platin kemoterapi ilaçlarındaki eksikliğin, ileri seviye kanser hastalarının hayatta kalım oranları üzerinde olumsuz bir etki yaratmadığını gösterdi.
İLAÇ EKSİKLİĞİ VE KULLANIM ORANLARINDAKİ DEĞİŞİM
Cisplatin ve karboplatin, akciğer, baş-boyun, meme, mesane, yumurtalık ve testis kanserleri gibi çeşitli kanser türlerini tedavi etmek için kullanılıyor. ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) Şubat 2023’te cisplatin eksikliğini, Nisan 2023’te ise karboplatin eksikliğini duyurmuştu. Bu eksiklikler, jenerik ilaç tedarikindeki sürekli sorunları tekrar gündeme getirirken, onkoloji toplulukları alternatif ilaç kullanımı ve önceliklendirme stratejileri önermişti.
Araştırma, ABD genelinde ileri seviyede katı tümörlere sahip 11.797 hasta üzerinde gerçekleştirildi. Bu hastalar, platin bazlı kemoterapilerin öncelikli tedavi olduğu durumlarda bir yıl boyunca tedaviye başlayan bireylerden oluşuyordu. Verilere göre, Şubat 2023 ile Ocak 2024 arasında platin bazlı kemoterapi kullanım oranları bir önceki yıla göre yüzde 2,7 oranında azaldı. Eksikliğin en yoğun hissedildiği Haziran 2023’te ise bu düşüş yüzde 15,1„çe ulaştı.
Araştırmacılar, platin bazlı kemoterapi tedavisinde toplamda 1.000 hastanın etkilendiğini tahmin ediyor. Ancak bu azalış, özellikle tedavi edilebilir kansere sahip hastalara platin ilaçların öncelik verilmesi stratejisi sayesinde, ileri seviye kanser hastalarının genel hayatta kalım oranlarında bir değişikliğe yol açmadı.
ALTERNATİF TEDAVİLER VE ETKİLERİ
Araştırmanın lideri Dr. Jacob B. Reibel, ulusal anketlerin çoğu kanser merkezinin bu eksikliklerden etkilendiğini rapor ettiğini, ancak verilerin hasta üzerindeki etkilerin beklenenden daha az olduğunu gösterdiğini ifade etti. Alternatif tedavilerin etkili bir şekilde kullanılması, bu sonucun elde edilmesinde kilit rol oynadı.
“Bu sınırlı etkide, etkili alternatif ilaçların kullanılmasının önemli olduğunu gördük,” diyen Dr. Reibel, ayrıca kümülatif verilerin, jenerik ilaç eksikliklerinin şimdiye kadar beklenenin aksine düzeyde yönetilebildiğini belirtti.
Dr. Ronac Mamtani ise, eksikliklerin ciddi bir kriz yaratmamasının ulusal düzeyde oluşturulan stratejilerin bir başarısı olduğuna dikkat çekti. Bununla birlikte, jenerik ilaç eksikliklerinin tekrarlanmaması için uzun vadeli planlamaların gerekli olduğuna işaret etti.
İLERİYE YÖNELİK ÇIKARTILAN DERSLER
Araştırma ekibi, bu eksikliğin etkilerini en aza indirgemede özellikle ulusal onkoloji topluluklarının çağrıları ve önerilerinin etkili olduğuna vurgu yaptı. Eksiklikler sırasında geliştirilen stratejilerin gelecekte benzer krizlerin daha etkili yönetilmesinde örnek teşikil edeceği belirtiliyor.
Araştırmanın ortaya koyduğu bu önemli bulgular, tıp dünyasında jenerik ilaç eksikliklerinin hasta tedavisi üzerindeki etkilerinin daha derinlemesine incelenmesini de tetikleyecek gibi görünüyor.