CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker ise belediyelerin yapması gereken atık su arıtma görevinde bile yap-işlet-devret yöntemine geçilmesine karşı çıkarak "Atık suyu arıtacak firmalara da kanalizasyon garantisi mi vereceksiniz?" diye sordu. Atık su arıtma işlerinin özel sektöre yaptırılıp firmalara gelir garantisi verilmesi halinde, bu garantinin nasıl uygulanacağı ise merak konusu oldu.
Sözcü'den Erdoğan Süzer'in haberine göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 2019 yılı bütçesi Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülürken konuşan Bakan Kurum, ev ve işyerlerinden çıkan atık suların arıtılarak ortama verilmesinin çevre kirliliğinin önlenmesi ve sınırlı olan su kaynaklarının korunması açısından önemli olduğunu anlattı.
Kanalizasyon şebekesi ve atık su arıtma tesisiyle hizmet verilen belediye sayısında ve nüfusta önemli artış olduğuna işaret eden Kurum, "Atık su arıtma yönetimlerini teşvik etmek amacıyla 2011-2017 yılları arasında atık su arıtma tesisinden enerji giderlerinin yüzde 50'sine tekabül eden 279 milyon TL bakanlığımız tarafından karşılandı. Bu tesislerin inşaatı ve işletmesinde KÖİ modelinin uygulanabilmesi için de çalışıyoruz" dedi. Kurum'un belediyelerin yapması gereken atık su işlerinin halen otoyollar, köprüler, tünellerde uygulanan KÖİ yöntemiyle yapılacağını açıklaması komisyonda tartışmalara neden oldu.
"Dışkının garantisi mi olur, millet kabız olsa ne yapacaksınız?" diye soran Ali Şeker, "AKP'nin her şeyi yandaşa yaptırma politikasının geldiği en vahim nokta. Vatandaşın dışkısını da mı ranta çevirecekler? İşin artık suyu çıktı" dedi.