Gürcistan’da yaşanan insanlık dramını sadece ekonomik ve siyasi boyutuyla ele alan aşağıdaki yazıdan dolayı okuyucularımızdan özür dilerim. Süper güçlerin ne Kosova’da ne de Kafkaslar’da maşa olarak kullandıkları etnik unsurları düşünmediği ortada.
ABD dış politikasını çıkarları üzerine kurduğunu açıkça deklare eden bir devlet. Rusya ise yeniden güçlendiğini ve eski nüfuz alanında kendisinden izinsiz siyasi ve ekonomik oluşumlara izin vermeyeceği mesajını Gürcistan üzerinden veriyor.
Önce Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Boru Hattı Projesi üzerinde küçük bir ayrıntı verelim. BTC’de asıl patron İngiliz BP şirketidir ve anlaşma ABD Başkanı Clinton’ın huzurunda imzalanmıştır. BP, Rusya’nın da dahil olacağı alternatif hatlara rağmen Amerika’nın baskısıyla BTC’yi kabul etmiştir. Ancak her zaman olduğu gibi temkinli olan İngiltere, BTC hattının “jeopolitik” değil, “ticarî” bir proje olduğuna sürekli vurgu yapar.
BTC hattı bugün sadece petrol değil, doğalgaz güzergâhına da dönüşmüştür. Burada önemli Türkiye’nin yüzde 6.53’lük payı değildir. Japonya’nın bile hak sahibi olduğu BTC’de Rusya’nın adı bile yoktur.
Türkiye, Rusya’ya rağmen girdiği BTC macerasını, Mavi Akım Doğalgaz İletim Hattı jestiyle dengelemeye kalkışır. Fakat bu kez de devrede ABD yoktur. Amerika’nın olmadığı bir anlaşmayı imzalayan hükümet kısa bir sürede çeşitli gerekçelerle devrilir ve anlaşmayı yüklenen ve destekleyen kesimler hakkında soruşturmalar açılır. Yine de Mavi Akım akmaya devam eder.
BTC bir daha çalışmayacak mı?
Rusya Parlamentosu Uluslararası İlişkiler Danışmanı Aleksandır Dugin, eğip bükmeden Rusya adına mesajı Cumhuriyet gazetesi aracılığıyla net bir şekilde veriyor: “Artık gerek dünya, gerekse bölge ülkeleri, enerji hatlarının güvenliğini NATO’nun değil, ancak ve ancak Rusya’nın sağlayacağını gördü. Bu bağlamda, Türkiye’nin enerji politikası konusunda da söylemek gerekiyor ki, Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı şu anda çalışmıyor ve bir daha da çalışmayacak.”
Dugin açıkça, yaşanan vahşetin arka planının siyasi ve ekonomik olduğunu itiraf ediyor. Rusya’nın Bakü Büyükelçisi Vasili Istratov’un, BTC’nin Gürcistan’dan geçen kısmına Moskova’nın zarar vermek niyeti olmadığını bildirmesine rağmen Rusya BTC’yi vuruyor. Refahiye’de sebebi bilinmeyen ve günlerce süren yangının da bununla ilgisi tespit edilemese de boru hattının durumunun önümüzdeki günlerde de dumanlı kalacağını söyleyebiliriz.
Türkiye süper güçlerin arasında bağımsız bir strateji üretebilir mi? Önümüzdeki günlerin en önemli sorunu da bu olacaktır. Şahsiyetli ve kırmızı çizgilerini kendisinin belirlediği bir yolda ilerleyen Türkiye’nin başına çok sayıda doğal olmayan afet gelecektir.
Akdeniz’de rotasını başka yönlere çevirirse Muavenet muhribi tam 12’den vurulur, Kuzey Irak’ta izinsiz operasyon yaparsa Eşref Bitlis gibi komutanlara suikastlar düzenlenir, Tezkere kararı çıkarılmazsa askerimizin başına çuval geçirilir... ve bunları yapandan bir özür bile alamazsınız...
ABD ile 600’e yakın dış askeri satış (FMS) kredisi kullanan ordumuzun tam bağımsız hareket edebilmesi ve askeri gücün stratejide etkin kullanılabilmesi için çok daha büyük ekonomik güçle beslenmesi ve dengeler arasında dikkatli bir çizgi belirlemesi gerekiyor.
Enerji hatları savaşında dökülen kan ve gözyaşı maalesef sadece arkada akan petrol ve gazı gizliyor...
