KAMUSEN: Biz de isteriz!

KAMUSEN: Biz de isteriz!

KAMUSEN: Biz de isteriz!

KRİZ, kamu çalışanını da isyan ettirdi: AKP açıkladığı paketlerle, afla, teşvikle 54 milyar lirayı sermayeye dağıttı. Dar gelirliye kuruş vermedi. Biz de ‘harcama çeki’  istiyoruz!    

 

Harcama çeki istiyoruz!
Hükümetin şimdiye kadar açıkladığı paketlerin maliyetinin 54 milyar TL’yi aştığını hatırlatan Kamu-Sen Başkanı Bircan Akyıldız, “Bu paradan dar ve sabit gelirli vatandaşa kuruş dahi yok. Bu ayrımcılığa artık son verilsin” dedi

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, ekonomik yıkımın yaşandığı ülkemizde, krizden en çok etkilenen kesimin dar ve sabit gelirliler olduğunu vurgulayarak, krizin sadece işverenleri ve sanayicileri etkilediği izlenimi verilmesini eleştirdi. Krize karşı alınan tedbir paketlerinin maliyetinin 54.3 milyar TL olduğunu hatırlatan Akyıldız, “Ne yazık ki, bu paranın bir kuruşu bile dar ve sabit gelirlilere verilmeyecektir. Siyasi irade memur, işçi, işsiz, emekli gibi dar ve sabit gelirlilere ekonomik ayrımcılık uygulamaktadır. Ülkemizin sahip olduğu sınırlı kaynaklar içerisinde 54,3 milyar TL, vergi indirimi, teşvik, af gibi uygulamalarla sermayeye dağıtılmakta, yıkılan ekonominin enkazı altında ezilen memur, işsiz, işçi, emekli, dul ve yetimlerin feryadı yetkililerce duyulmamaktadır.Bu durum sağ duyulu ve gerçeklerin farkında olan sanayicilerimizi bile isyan noktasına getirdi” dedi..

Yangın tüketicinin cebinde
Ekonomik ayrımcılığa son verilesini isteyen Akyıldız, ülkenin krizden tek çıkış yolunun “Harcama çeki” olduğunu bildirdi.  Akyıldız, “Yangını söndürmek istiyorsanız, önce tüketicilerin cebindeki yangını söndürmekten işe başlamalısınız. Çünkü yangının kaynağı orasıdır.” diye konuştu. Akylıdız, AKP’nin iktidara galdiğinden itibaren gösterdikleri iyi niyeti suistimal ettiğini söyleyerek, “Bizim uzlaşmacı yaklaşımımız bazı çevrelerce acziyetimiz gibi algılanmış olacak ki artık verilen sözlerin tutulmadığı, imza altına alınan metinlerin esamesinin  okunmadığı, yandaşların açıkça desteklenerek kutuplaşmaların yaratıldığı bir süreç yaşanmaktadır. 2008 yılı toplu görüşmelerinde imzalanan mutabakat hükümlerinin üzerinden 1 yıla yakın zaman geçmiş ama hala tam olarak hayata geçirilmemiştir. Siyasi iradeden isteğimiz, kendi belirlediği kesimlerin değil, tüm ülkemizin hükümeti olmasıdır” ifadelerini kullandı