Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından düzenlenen TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ ile ayrı ayrı düzenlen ek protokol imza töreninde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ve TÜHİS Genel Sekreteri Adnan Çiçek yer aldı.
Mayıs 2023 tarihinde imzalanan sözleşmeyle işçilerin en düşük ücretinin 15 bin liraya yükseltildiğini hatırlatan Işıkhan, "Bu 15 bin lira ücretin üzerine 2023 yılı ilk 6 ayı için refah payı dahil olmak üzere yüzde 45 oranında zam yapılmış ve diğer kalemlerde de iyileştirmeler gerçekleştirilmişti. Bu dönemde işçi konfederasyonlarımız ve sendikalarımızın tam bir mutabakatıyla toplu iş sözleşmesini imza altına almıştık" dedi.
Toplu iş sözleşmelerinde başlangıç tarihlerinin, alınacak ücretin ve enflasyon farkının belirlenmesinde önemli bir etken olduğunu belirten Işıkhan, "Yıl içinde enflasyon oranlarının belirli aylarda farklılaşması, enflasyon farkının hesaplanması nedeniyle kamu işçilerinin farklı ücret artış almasına sebep olmaktadır. Bu nedenle ocak ayında kamu işçilerinin aldığı ücret artışlarının, yürürlük tarihi farklı dönemlerde olan kamu işçileriyle eşitlenmesine dair bir karar almış durumdayız. İşçi konfederasyonlarımızla yaklaşık bir aydır yürüttüğümüz çalışmalar neticesinde bu ek protokol ortaya çıkmıştır" diye konuştu.
Kamu işçilerine ocak 2024'te yapılan artıştan, süreleri henüz gelmeyen kamu işçilerinin de toplu sözleşme süreleri içinde yararlanmalarını sağladıklarını belirten Işıkhan, yeni dönem toplu iş sözleşmelerinde bir daha söz konusu farklılıkların olmaması için kamu işçileri toplu iş sözleşmelerinin yürürlük tarihinin 1 Ocak 2025 olması yönünde düzenleme yapılmasının da ek protokolle kararlaştırıldığını bildirdi.
"KAYBIN BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ ATTIĞIMIZ İMZA İLE GİDERİYORUZ"
TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ise yaptığı konuşmasında, bir süredir Türkiye'nin çalışma hayatının gündeminde vergi ve taşeron konusunun olduğunu vurguladı.
Atalay, işçilerin bir yılda aldığı maaşın iki ayının vergi kesintisine gittiğini belirtirken, bu sistemin bütün çalışanlar için aynı olduğunu ve sistemin sürdürülebilir olmadığını açıkladı.
Kamuda çalışan işçilerin bir kısmının TÜRK-İŞ'e, bir kısmının da HAK-İŞ'e üye olduğunu anımsatan Atalay, "Sayın Bakanımız, bu yaptığınız azımsanacak bir iş değil. Bu 230 bin işçiyi ilgilendiren bir mesele. Bu az bir şey değil. Sözleşme başlangıcı ocak ayı olanlar yüzde 32,57 aldı. Ocak ayında sonra sözleşme başlangıçları şubat, mart, nisan, mayıs, bu ağustosa kadar sürüyor. Bunların bu yüzde 32,57 alma imkanIarı yok, tablo onu gösteriyor. Ortalama en kötü ihtimalle yüzde 10 ila 14 puan arasında kayıp var. Bu kaybın büyük bölümünü, bugün attığımız bu imza ile gideriyoruz." dedi.
"TALEPLERİMİZİN HEPSİ KARŞILANMADI AMA BELLİ NOKTADA UZLAŞTIK"
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan da konuşmasında, ek protokolle ilgili sürecin başarılı bir şekilde sonuçlanmasında emeği geçenlere teşekkür ederek, geçen yıl tarihin başarılı kamu toplu iş sözleşmelerine imza attıkların ifade etti.
Arslan, "Mümkün olduğu kadar tabii ki toplu iş sözleşmelerimizin bitişini değil de başlangıcını 1 Ocak'a çekerek bütün enflasyon oranındaki zammın herkese uygulanması talebimiz vardı. 32,57'yi biraz daha yükselterek iyileştirme yapılması talebimiz vardı." dedi.
Taleplerinin, yaşanılan zorlukların, üyelerinin kendilerinden beklentilerinin sendikal hareketin en doğal sonucu olduğunu dile getiren Arslan, şunları kaydetti:
"Bu beklentileri karşılamak için de bizler mücadele ediyoruz. Türkiye'nin içinden geçtiği zor bir dönem var. Bütün bunları da dikkate alarak elde ettiğimiz rakamların da küçümsenmeyecek rakamlar olduğunu da bilerek bir uzlaşma arayışı içinde olduk. Zatıalinizle birkaç defa görüştük, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızla, TÜRK-İŞ ile koordineli bir şekilde çalıştık. Geldiğimiz noktada taleplerimizin hepsi karşılanmadı ama belli bir noktada da uzlaştık, yeni adımlar atıldı."
Bakan Işıkhan ve TÜHİS Genel Sekreteri Adnan Çiçek, ilk törende TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay ile ikinci programda ise HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan ile kamu işçisini ilgilendiren sözleşmenin ek protokolünü imzaladı.