AKP’nin “turizmi teşvik” gerekçesiyle Meclis’e sunduğu “torba öneri” ile kamuya ait taşınmazların elden çıkarılmasının önü açılıyor. Öneriye göre, Hazine arazileri turizm amaçlı tahsis edilebilecek. Ayrıca ormanlık alanlarda bulunan kamuya ait tesisler ile mesire yerlerindeki yine kamuya ait tesisler, turizm gerekçesiyle yatırımcılara yani şirketlere tahsis edilecek.
Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, AKP’nin önerisindeki bazı maddeler şöyle:
Kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgeleri ile turizm merkezlerinde bulunan turizm amaçlı değerlendirilmesinde yarar görülen yerler, turizm amaçlı kullanılabilecek. Hazine’nin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazlardan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uygun görülenler 2 ay içerisinde turizm amaçlı tahsis edilecek. Tescil harici yerler ile kapanan yollar ve yol fazlaları ise talep tarihinden başlayarak en geç bir ay içinde Hazine adına tescil edilecek ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’na verilecek.
KAMU TESİSLERİ VERİLECEK
Orman Genel Müdürlüğü’ne ait ormanlık alanlar üzerinde bulunan tesislerden konaklama amaçlı kullanılması mümkün olanlar ile mesire yerleri içindeki her tür konaklama tesislerini tahsis yetkisi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na verilecek. Bakanlık tarafından da yatırımcılara yani şirketlere tahsis edilecek. Öneriye göre, askeri yasak bölgeler ve güvenlik bölgelerinde Milli Savunma Bakanlığı’nın uygun görüşü alınarak turizm ve sportif amaçlı dalış yapılabilecek.
Turizm tesislerinde çalışan personel için “personel lojman alanı” oluşturulacak. Gerekçede, tesislerde çalışacak personel için yeterli alanın ayrılmaması nedeniyle personelin tesisten faydalanan turistler ile aynı yerde konaklamasının getirdiği bazı sakıncalar gösterildi. Barınma ihtiyacını yeterli ölçüde karşılamayacak nitelikte ev ya da oda kiralanması gibi uygulamalar yapıldığı belirtildi. Tesiste çalışan personelin, yeterli hijyen koşullarının sağlanamadığı vurgulandı.
Yabancı bayrakları yatların ticari faliyetleri nedeniyle vergi kaybı oluştuğu gerekçesiyle düzenleme yapıldı. Değişiklik ayrıca Türk bayraklı yatların rekabet gücünün de azaldığı gerekçesine dayandırıldı.
